Yapay zekanın insan hayatında gitgide daha çok yer almaya başlamasıyla beraber dünyayı etkisi altına alan korona virüs tedavisinde de gündeme geldi. Pandemi sürecinde yapay zeka teknolojisinin önemli bir yardımcı olduğunun altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Şebnem Özdemir, "Yapay zekanın veriden öğrendiğini unutmazsak ve pek çok teknolojiyi kullandığımızı varsayarsak bu noktada biraz dikkatli olmamız gerektiğini tavsiye ederim. Elimizdeki yapay zekanın ciddi bazı sınırlılıkları var. Yapay dar zekaya sahip olduğumuz için yani veriden beslenen yapay zeka ile süreci yürütmeye çalıştığımız için her şeyden önce verinin doğru ve kaliteli olması gerekir" diye konuştu.
"KORONAVİRÜS AYDA İKİ KEZ MUTASYONA UĞRUYOR"
Çin'deki ya da Uzak Doğu'daki yapay zekanın hastalığın teşhis ve tedavisinde kullanılmasının yalnızca o ülkeler için yeterli olacağını hatırlatan Dr. Şebnem Özdemir, şu değerlendirmede bulundu:
"O ülkenin sınırları içerisindeki hastanelerdeki vakalardan toplanan verilerden öğrenen bir yapay zekadan bahsediyoruz. Bu yapay zekayı İtalya'ya transfer edersek ne olur? 1 Nisan'da Stanford Üniversitesi İnsan Merkezli Yapay Zeka Enstitüsü'nün düzenlediği konferansta çok net olarak yapay zekanın merkeze değil problemin merkeze alınması gerektiğini ve ne yazık ki koronavirüsün ayda 2 defa mutasyona uğrağı ifade edildi. Bu durumda Çin'den transfer edilen yapay zeka uygulaması İtalya'daki hastaların (mutasyon anlamında) nerelere ulaştığını öğrenmeden maalesef yeterli sonuçları üretemeyebilir. Çünkü elimizdeki yapay zekaya bir problem verdiğimizde probleme ilişkin topladığımız verinin göstermiş olduğu ölçüde çözüm üretebilme kapasitesine sahip. Eldeki veriyle sınırlı olduğu için bu anlamda verisini doğru toplayan, işleyen ülkelerin teşhis ve tanıda kendileri için faydalı sonuçlar üretebileceğini söyleyebiliriz. Bu ülkelerin geliştirdiği yapay zeka uygulamalarının diğer ülkelerde başarılı sonuçlar üretip üretemeyeceğini de bilemeyiz. Çünkü her şeyden önce yapay zekanın o ülkedeki yeni verilerden yeni durumlardan yeniden öğrenmesi gerekir."
ÜLKENİN POLİTİKASI VE İNSANLARIN ALIŞKANLIKLARINA DİKKAT
2019'da İngiltere'de yaşanan bir süreci paylaşan Dr. Şebnem Özdemir, "Göğüs kanserinin teşhisinde Amerika'da gerçekleştirilen yapay zeka İngiltere'ye getirildiğinde başarılı sonuçlar vermedi. Bunun ana nedeni ise göğüs kanserinin Amerika'da ortaya çıkış biçimi, parametreleri, kültürel değişkenlerden kaynaklı olarak yapay zekanın öğrenme biçimiydi. Kaggle tarafından paylaşılan verilere göre, bir ülkede koronavirüse ait süreçlerde en önemli kriter, ilk vakanın ortaya çıktığı günden sonraki gün sayısı. İkinci önemli kriter ülkenin politikası ve o ülkedeki sosyal kültürel davranışlar, insanların alışkanlıkları. Dolayısıyla siz Uzak Doğu'daki veri setinden öğrenmiş olan yapay zekayı Avrupa'da kurgulamaya çalışırsanız çok da sağlıklı bir sonuç alamayabilirsiniz" ifadelerini kullandı.
"SARS VE KORONA DİKKATLİCE İNCELENMELİ"
Yapay zekanın hastalığın teşhisinde de etkili olacağının altını çizen Dr. Özdemir, "Tedavi süreçlerinde aşı geliştirilmesi konusunda pek çok şirketin bazı iddiaları oldu. Ancak henüz piyasaya çıkmış bir aşı söz konusu değil. Piyasada yapay zeka ile ilgili çare olacak yönündeki iddialı uygulamalarının hangi kümeden öğrenecek ve nasıl bir tedavi üretecek, mimarisi nasıldır sorularına cevap verebilir olması lazım. Eğer biz dünyadaki virüslerin mutasyonları üzerinden öğrenen ve bu virüsleri tedavi etme biçimlerimizi öğrenen bir tedavi uygulamasından bahsediyorsak SARS ve korona ailesinin dikkatli biçimde incelenmesi gerekiyor.
KİŞİSEL VERİLERİ PAYLAŞIRKEN ÖNLEM ALIN
Son olarak güvenlik uyarısında bulunan Yönetim Bilişim Sistemleri Bölümü Bölüm Başkanı Dr. Şebnem Özdemir, "Yapay zeka hastalığın teşhis ve tedavisinde belli ülke sınırları içerisinde kullanılmak kaydıyla verimli sonuçlar üretir. Özellikle tedaviyi düşündüğümüzde, kimyasallar farklı ülkelerde farklı amaçlarla kullanılıyor olmasına rağmen eğer o kimyasalların vücut ve bağışıklık sistemi üzerindeki belirtilerine dair doğru veriler toplanmışsa, bu veriler üzerinden yapay zeka koronanın nasıl engelleneceğini, nasıl bir yol izlediğini bizlere söyleyebilir. Son olarak pandemi süreci bir gün sona erecek, bunu unutmayalım. Ancak bizler aplikasyonlarla toplanan kişisel verilerimiz nedeniyle corona sonrasında bazı durumlarda zor durumda kalacağız. Mahremimizin bu kadar başka şirketler tarafından bilinmesini istemiyorsak lütfen uygulamaların bizlerden ne tür veriler topladığına dikkat edelim" uyarısında bulundu.
Kaynak: Diyarbakır Söz