Aksoy, "venöz hastalık" olarak tanımlanan ama halk arasında daha çok toplardamar hastalığı olarak bilinen varis hakkında doğru bilinen yanlışları anlattı.
Varisin toplumda sıkça görülen bir hastalık olduğunu belirten Aksoy, "Yaş ilerledikçe neredeyse 5 kişinin 3'ünde kendini gösteriyor." dedi.
Bu derece sık rastlanan bir hastalık olduğu için basında ve toplumda varis hakkında bilgi paylaşımının oldukça fazla olduğunu dile getiren Aksoy, aktarılan bilgiler arasında kişiyi yanlış yönlendirecek içeriklerin de bulunduğunu söyledi.
Varisin sadece estetik bir problem olmadığını aktaran Aksoy, "Ciltten parmak gibi kabarık olarak gözüken damarlar olan varislerin en sık nedeni, toplardamarların içindeki kapakçıkların yetersizliğidir. Bu kapakçıkların yetersiz çalışması sonucunda ayak bileğine doğru kan basıncı artar ve ciltte değişiklikler olmaya başlayabilir ve genişlemiş damarların içinde pıhtı gelişebilir. Varis sadece estetik bir problem değildir, bir sağlık problemidir. Bu nedenle kapakçıkları bozuk olan damara müdahale edilmeden yapılan girişimler buz dağının sadece tepesini tıraşlar ama problem devam eder." dedi.
Toplumda "varis her zaman kendini belli eder" şeklinde bir algı bulunduğunu ancak bunun yanlış olduğunu vurgulayan Aksoy, "Sanılanın aksine venöz hastalık kendini her zaman göstermeyebilir ve beklenen varisler görülmeyebilir. Hastalık kendini sadece, sabahları olmayan ama akşama doğru artan bacaklarda ağrı-sızı ve şişlik şikayeti ile belli edebilir." ifadesini kullandı.
"Varisimde pıhtı olursa akciğerime atar ve ölebilirim." şeklinde yanılgıya düşenlerin sayısının da fazlalığına dikkati çeken Aksoy, "Bu bilgi de ilk bilginin tam aksine aşırı endişeli yaklaşımdır. Varislerde oluşan pıhtının akciğere atma ve hayatı tehdit etme ihtimali sıfır olmasa da oldukça düşüktür. Akciğere atan pıhtının kaynağı sıklıkla bacakların ana toplar damarlarıdır. Bu damarlarda pıhtı geliştiği zaman akciğer atma riski oldukça yüksektir." diye konuştu.
VARİSLERDEN KOLAY YÖNTEMLERLE KURTULMAK
İnternet başta olmak üzere çeşitli yayın organlarında "varisten krem kullanarak ya da basit yöntemlerle kurtulmanın mümkün olduğu" yönünde bilgi ve reklamların yer aldığına işaret eden Aksoy, varislerin krem kullanılarak ortadan kalkmasının mümkün olmadığını vurguladı.
Varisten kurtulmak için tek çözüm yolunun ameliyat olduğu söylemlerinin da hatalı olduğuna dikkati çeken Aksoy, şunları kaydetti:
"Damar içindeki basıncın artması sonucunda damarların genişlemesi söz konusu olduğu için varislerin krem kullanılması ile ortadan kalkması mümkün değildir. At kestanesi özü gibi bitkisel formüller içeren kremler bacaklardaki rahatsızlığı, ağrıyı azaltabilir ancak görüntünün düzelmesine imkan vermez. Bugün varislerin çözümünde lazerle, radyofrekans veya yapıştırıcı yöntemi ile ameliyata gerek olmadan çözüm bulmak mümkün. Bu noktada hastaların erken başvurması önemli. İhmal edilmiş varislerde girişimin boyutları da büyür. Bu nedenle erken başvurmak daha hafif çözümlere imkan tanır."
"Varis tedavisi sırasında baypasta kullanılan damar ortadan kaldırılır. Bu nedenle doktorunuzun değerlendirmesi önemlidir. Bu yedek damar bir baypas sırasında kullanılamayacak kadar deforme olduysa ortadan kaldırılması doğrudur. Bunun yanı sıra damarın diz altı bölümü varis ameliyatı sırasında yerinde bırakıldığı için ileride gerektiğinde kullanılabilir." diyen Aksoy, vücuttaki tek yedek damarın söz konusu damar olmadığını sözlerine ekledi.
Kaynak: Diyarbakır Söz