TIP dünyasında ilk! Bel fıtığı için ameliyat devri, ameliyatsız tedavi yöntemi ile çözüldü!

Ani hareketler ya da iş yaşamının gerekçeleri sebebiyle ortaya çıkan bel fıtığı rahatsızlığında, tıp tarihinde bir literatür haline gelecek yeni tedavi yöntemi bulundu. Bel fıtığı ameliyatı olmaktan çekinen ve bel fıtığı ameliyatı olduktan sonra rahatsızlığı nükseden bireylere özel haberimizde ameliyatsız çözüm yönteminin bulunduğunu konu aldık

TIP dünyasında ilk! Bel fıtığı için ameliyat devri, ameliyatsız tedavi yöntemi ile çözüldü!

Ani hareketler ya da iş yaşamının gerekçeleri sebebiyle ortaya çıkan bel fıtığı rahatsızlığında, tıp tarihinde bir literatür haline gelecek yeni tedavi yöntemi bulundu. Bel fıtığı ameliyatı olmaktan çekinen ve bel fıtığı ameliyatı olduktan sonra rahatsızlığı nükseden bireylere özel haberimizde ameliyatsız çözüm yönteminin bulunduğunu konu aldık

Opr. Dr. Cafer Abbasoğlu, bel fıtığı olan hastaların artık ameliyat olmadan lazer ışınları ile tedavisinin yapıldığını söyledi.

Abbasoğlu, bel fıtığının omurlar arasındaki disk denilen yapının, zorlanma, ağır kaldırma gibi aktiviteler sonrasında etrafındaki liflerin yırtılarak sinir kanalına doğru çıkıntı yapması olduğunu belirterek, “Bel fıtığı, MR ile teşhis kesinleştirilmelidir. Bel fıtığının teşhisinde MR fıtığın hangi derecede ve hangi seviyede olduğunu gösterir. Belirtileri ise, bacağa doğru yayılım gösteren uyuşukluk, ağrı, hissizlik, bazen kısmi felç, idrar kaçırma ve büyük abdest çıkarmaktır. Bel fıtığı sinir köküne baskı yaparak, sinir kökünde iltihap ve ödem meydana getirir. Bacağa vuran ağrı ve uyuşmanın nedeni işte bu sinir kökü iltihabı ve ödemidir. Düşük enerjili lazer tedavisinde özellikle yeşil lazer tedavisinde kısa sürede ameliyatsız bıçaksız ve hastanelerde yatış olmadan bölgedeki ödemi çözerek kaslardaki gevşekliği sağlayarak hastanın şikayetleri büyük ölçüde giderilmektedir” dedi.

Ameliyat gereken bir durum yoksa ilk yapılması gerekenin sinir kökü hasarı ve fıtığa bağlı ağrının giderilmesi olduğunu kaydeden Opr. Dr. Abbasoğlu şunları söyledi:

“Bunun için, ağrı kesici, kas gevşetici ilaçlarla beraber sinir kökündeki ödemi ve iltihabı giderici ilaç tedavisi uygulanır. Akut dönem, bahsettiğimiz tedavilerle geçirildikten sonra bel fıtığına yönelik esas tedavi başlar. Fiziksel tedaviler ve rehabilitasyondur. Fiziksel tedavilerden elektrik, ağrının azaltılmasında; yüzeysel ve derin ısıtıcılar ile lazer, dokuların esnekliğinin tekrar kazanılmasında; traksiyon ise fıtığın geri itilmesinde etkilidir. Tedavi edici egzersizler adının verdiğimiz özel egzersizler, fizyoterapistler tarafından her hastaya özel olarak belirlenir. Bu egzersizler, bel çevresi kasları ve bağların yeniden şekillenmesini sağlayarak fıtığın tekrar çıkmasını önleyici etkiye sahiptir. Sırasıyla ilaç tedavisi,enjeksiyon tedavileri, korse, istirahat, belden iğne tedavileri, manuel terapi, fizik tedavi, egzersiz, cerrahi, düşük enerjili lazer tedavisi tedavi uygulanmaktadır. Hastaların geçmeyen ağrısı, şikayetleri uygulanan bütün tedavilere rağmen devam ediyorsa bizim kliniğimizde düşük enerjili lazer tedavisi en önemli alternatif tedavilerden biri sayılmaktadır.”

DÜŞÜK ENERJİLİ LAZER TEDAVİSİNİN BEL FITIĞINDA ETKİLERİ

Bel fıtığı hastalarında fıtık ve çevresinde kan damarları olmayan ve difüzyon ile beslenen diskin beslenme bozukluğu fıtık ve şikayetlere neden olduğunu aktaran Abbasoğlu, "Düşük enerjili lazer tedavisinde hekim fıtığın derecesine ve bölgesine göre düşük enerjili lazerlerin dalga boylarına ve güçlerini seçerek tedavi uygulamaktadır. Bu tedavide disk çevresinde ana amaç diskte kansızlığa bağlı meydana gelen harabiyet ve dejenerasyonlar çevredeki dokularda kanlanmayı perfüzyonu ve difüzyonu arttırarak kansız bölgelere kan vererek tedavi etmektedir. Böylelikle hastalıklı olan disk kanlanarak ve canlanarak fıtıklaşmayı azaltarak hastanın şikayetleri büyük ölçüde yok edilmektedir. Hastaya ameliyatsız ve konforlu bir yaşam sunulmaktadır. Böylelikle düşük enerjili lazer tedavisi fıtık olan bölgeye uygulandığı zaman seanslar şeklinde fıtığın çevresindeki kanlanmayı ve perfüzyonu arttırdığı için hastanın şikayetleri ve sorunları giderilmektedir” şeklinde konuştu. (İHA)

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler