Manuel tedavinin masajla hiçbir ilgisinin bulunmadığını ifade eden Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ali Şahabettinoğlu, halk arasında kırıkçı-çıkıkçı denilen kişilerin insan anatomisini, fizyolojisini, hastalık, teşhis ve tedavilerini bilmeden, rastgele uygulamalarının sakatlıklara davetiye çıkardığını söyledi.
"Tedavi olayım" derken sakat kalmayın
Aşırı kilo, az hareketli yaşam, stres ve kas zorlamaları yüzünden, bel ve boyun ağrısı şikâyetlerinin her geçen gün arttığını belirten Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ali Şahabettinoğlu, özellikle bel ve boyun fıtıklarının yaşam kalitesini etkilemesi açısından ayrı bir önem taşıdığını söyledi.
Bel fıtığında, bel veya bacağa yayılan ağrı-uyuşma, hareket kısıtlılığı, ileri vakalarda kas gücü azalması, hatta küçük veya büyük abdest tutamama gibi belirtilerin olduğunu ifade eden Şahabettinoğlu, “Boyun fıtığında ise ense veya kollara yayılan ağrı-uyuşma, baş dönmesi, kulak çınlaması, konsantrasyon bozukluğu, unutkanlık, ellerde güç kaybı ve dengede bozulma belirtileri görülmektedir. Fizik tedavisi aletli ve manuel tedavi yöntemleri olmak üzere iki şekilde yapılmaktadır. Manuel tedavinin masajla hiçbir ilgisi yoktur. Manuel tedavide, rahatsızlığın bulunduğu bölgeye ellerle bir takım germe, bastırma, döndürme manevraları uygulanmaktadır. Tedavi hastalığın derecesine göre 2 ile 10 seans arasında sürebilir” diye konuştu.
Manuel tedaviyle dikkat edin
Hastaların yüzde 98’inin ameliyatsız fizik tedavi yöntemleriyle iyileştiğini, sadece yüzde 2’sinde ameliyat gerektiğini belirten Dr. Şahabettinoğlu, “Tedavi sırasında genellikle herhangi bir ilaç kullanılmamaktadır. Manuel tedavi, uzman bir hekim tarafından doğru ve tam bir teşhis sonrası yapılması gerekir. Teşhis koyma ve tedaviyi planlama yetkisi sadece hekimlere aittir. Burada unutulmaması gereken husus, halk arasında (kırıkçı-çıkıkçı) denilen kişilerin insan anatomisini, fizyolojisini, hastalık, teşhis ve tedavilerini bilmeden, rastgele uygulamalar ile yol açtıkları sakatlıklardır. Bu sakatlıklar ya da komplikasyonlar, eklem bağ- tendon gibi yumuşak doku zedelenmelerinden, ilerleyen nörolojik bulgu ve felçlere kadar ilerleyebilir. O yüzden bu tür tedavilerin deneyimli uzman ve rehabilitasyon hekimlerine yaptırılması gerekir” dedi.
Manuel tedaviyi 30 yıldır uygulayan ve bilinirliği için uğraş veren Dr. Ali Şahabettinoğlu, “Manuel tedavi kesinlikle klasik batı tıbbı tedavisidir. Alternatif tedavi yöntemi değildir. Türk tıbbında resmi ve bilimsel olarak yıllardır yer almasına rağmen bilinirliliği ve popülaritesi ancak son yıllarda artmaya başlamıştır’’ şeklinde konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz