Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Derneği Tiroid Çalışma Grubu Başkan Yardımcılığını yürüten İzmir Kent Hastanesi Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehtap Çakır tiroid hormonunun vücutta bütün organların işlevini etkileyen hayati bir hormon olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Çakır, tiroid hormon eksikliğinin tiroid bezinin dokuların ihtiyacını karşılayacak düzeyde hormon üretememesi halinde ortaya çıktığını söyledi. Uluslararası Tiroid Federasyonu'nun bu yıl 23-29 Mayıs tarihleri arasını Dünya Tiroid Farkındalık Haftası olarak belirlediğini ve bu yılın teması olarak "hipotiroidi" yani tiroid hormon eksikliği konusu seçildiğini hatırlatan Prof. Dr. Çakır, tedaviye rağmen bazı hastaların düştüğü yanlışa dikkat çekti. Çakır şunları söyledi:
"Tiroid hormon eksikliğinde hastanın herhangi bir şikayeti olmayabileceği gibi, eksikliğin derecesi ile bağlantılı olarak halsizlik, soğuğa tahammülsüzlük, cilt kuruluğu, uyuma isteği, ses kısıklığı, kas ağrıları ve krampları, kabızlık, adet düzensizliği gibi bulgular olabilir. Ancak tiroid hormon eksikliğinin düzeyi de burada önemlidir ve hafif hipotiroidilerde bu bulguların çıkması beklenmez. Bunun yanında stresli hayat tarzı, yeterli dinlenememe, düzensiz beslenme, egzersiz yokluğuna bağlı olarak da halsizlik, saç dökülmesi, uyuma isteği, kabızlık, kilo alma gibi şikayetler olabilir. Tiroid hormon eksikliği nedeniyle tiroid hormonu kullanmakta olan ve tiroid hormonları ilaç ile tıbbi olarak yeterli bir süreden beri normal aralıkta tutulan hastalarda bu şikayetler olsa bile hastalığa bağlanmamalıdır. Yani hipotiroidi hastasının tedavi ile hormon düzeyleri normal aralıkta ise, sağlıklı insanlardan farkı kalmamıştır. Kilo verememeyi, saç dökülmesini ya da kabızlığı hipotiroidiye bağlamak yanlış olur. Bu şikayetlerin kaynağı hipotiroidi dışında aranmalıdır. Hipotiroidisi olan kişilerde iyot kısıtlaması yapılmamalıdır. Bu kişiler normal bir şekilde beslenebilirler."
Kaynak: Diyarbakır Söz