Küçük kulak kiri, kulak zarında delinme, orta kulakta sıvı birikmesi, baş ve boyun bölgesindeki damar genişlemeleri, denge veya işitmeyi sağlayan sinirdeki bir tümörün kulak çınlamasına yol açabileceğini belirten Prof. Dr. Mete Kıroğlu, "Kulak çınlaması sürekli olduğunda kişinin hayatı çok olumsuz etkilenebilir. Her kulak çınlamasının farklı nedeni olabilir. Bu yüzden çınlamanın gerçek nedenini bulmak çok önemlidir" dedi.
ÖNERİLERİNİ PAYLAŞTI
Geçici ve kalıcı kulak çınlamasının oluşabileceğini aktaran Prof. Dr. Mete Kıroğlu, şunları kaydetti:
"Alerji, yüksek veya düşük tansiyon, şeker hastalığı, tiroid problemleri, baş ve boyun bölgesine gelen darbeler, bazı romatizma ilaçları, bazı antibiyotikler, sakinleştirici ilaçlar da tinnitusa neden olabilir. Tinnitus çoğunlukla işitme sinirlerinin uçlarında meydana gelen hasarlardan ötürü gelişir. Bu sinir uçlarının sağlıklılığı doğru ve kesin duymayı sağlar. Bunlarda meydana gelecek bir hasar işitme kaybı ve tinnitusa yol açar. Günümüzde yüksek ses tinnitus'un muhtemelen en sık rastlanan nedenidir. Tinnitusa karşı çoğu kez özel bir tedavi yoktur. Çınlamanın gerçek nedeni bulunursa ortadan kaldırmaya yönelik ilaç veya işitme cihazları gibi çeşitli tedaviler uygulanabilir. Kulak çınlamasına karşı çok sesli ortamlardan uzak durulması ve stereo kulaklıkla yüksek sesli müzik dinlenilmemesi gerek. Kan basıncını sürekli kontrol ettirin. Fazla tuz, dolaşım sisteminizi bozacağı için tuz alımını kısıtlayın. Tuzlu yiyeceklerden uzak durun ve yemeğinize tuz eklemeyin. Sinir sistemine uyarıcı etkisi olan kahve, kola ve sigaradan uzak durun. Kan akımınızı düzenleyen günlük egzersizleri ihmal etmeyin. Kulak çınlaması olumsuz etkisine karşın sağır olmanıza neden olmaz. Kulak çınlaması için mutlaka uzman bir doktordan yardım alın."
Kaynak: Diyarbakır Söz