Türkiye'de geçen yıl ölüm sayısı, bir önceki yıla göre yüzde 4,2 artarak 422 bin 135 oldu. 2016'da yaşamını yitirenlerin yüzde 54,8'ini erkekler, yüzde 45,2'sini kadınlar oluşturdu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2016 yılına ilişkin ölüm istatistiklerini açıkladı.
Buna göre, geçen yıl ölüm sayısı bir önceki yıla göre yüzde 4,2 artarak 422 bin 135 oldu. Ölenlerin yüzde 54,8’ini erkekler, yüzde 45,2'sini kadınlar oluşturdu.
2015'te binde 5,2 olan kaba ölüm hızı, geçen yıl binde 5,3’e yükseldi. Diğer bir ifadeyle, önceki yıl bin kişi başına 5,2 ölüm gerçekleşirken, geçen sene bu rakam 5,3 oldu.
Bir önceki yıl bebek ölüm sayısı 13 bin 654 iken, 2016 yılında 13 bin 36 olarak kayıtlara geçti. Bin canlı doğum başına düşen bebek ölüm sayısını ifade eden bebek ölüm hızı ise 2015 yılında binde 10,2 iken 2016 yılında binde 10'a geriledi.
Bebek ölüm hızı illere göre incelendiğinde, 2016 yılında bu hızın en yüksek olduğu il binde 18,2 ile Bingöl oldu. Bingöl'ü binde 18 ile Şanlıurfa, binde 15,3 ile Hakkari ve binde 15 ile Muş izledi. Bebek ölüm hızının en düşük olduğu il ise binde 3,1 ile Tunceli oldu. Bu ili binde 5,5 ile Artvin, binde 5,8 ile Gümüşhane ve binde 5,9 ile Karabük izledi.
- Ölen bebeklerin yüzde 87,4’ü 5 ayını tamamlayamadı
Bir ayını tamamlayamadan ölen bebeklerin oranı 2015 yılında yüzde 64,2 iken 2016 yılında yüzde 64,8 oldu. Ölen bebeklerin yüzde 13,6’sının ilk gün, yüzde 30’unun 1-6 günlükken, yüzde 21,2’sinin ise 7-29 günlükken yaşamını yitirdiği görüldü. Ölen bebeklerin yüzde 64,8’i bir ayını, yüzde 87,4’ü ise 5 ayını tamamlayamadan hayatını kaybetti.
Doğumdan sonraki 5 yıl içinde ölme olasılığını ifade eden 5 yaş altı ölüm hızı, revize edilen 2015 yılı verisine göre binde 12,4 iken, 2016 yılında binde 12,1 olarak gerçekleşti.
Ölümle sonuçlanan intihar sayısı ise 2016 yılında yüzde 5,6 azalarak 3 bin 64 oldu. İntihar edenlerin yüzde 76,1’ini erkekler, yüzde 23,9’unu ise kadınlar oluşturdu. Yüz bin nüfus başına düşen intihar sayısını ifade eden kaba intihar hızı, 2016 yılında yüz binde 3,86’ya geriledi.
Kaynak: Diyarbakır Söz