Annelere pet şişelerde satılan temizlik maddeleri için büyük uyarı. Özellikle de mutfaklarınız da sakladığınız pet şiş içindeki kimyasal madde, özellikle de çocukların su içerek zehirlenmelerine mahal verirken, uzmanlar bu konudaki uyarılarını gün be gün yinelemekte
Asıl tehlike pet şişelerde |
Yıllardır yaşanan olumsuz vakaların sıklığına rağmen, kolay ulaşabilecek yerde saklanan asit ve alkali içeren temizlik maddelerinin çocuklarda yol açtığı yaralanmalarda azalma sağlanmadı. Uzmanlar, açıkta satılan, meşrubat ya da su şişesi gibi kaplara konulan kostik maddelerin alınmaması uyarısında bulundu.
Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Cerrahisi Kliniği Uzmanı Dr.Hasan Özkan Gezer, alınacak basit önlemlerle ciddi yaralanmaların önüne geçilebileceğini bildirdi. YAĞ VE KİREÇ ÇÖZÜCÜLERLE, LAVABO AÇICILAR EN TEHLİKELİLERİ Yemek borusu yanığının, çocuklarda, mutfaklarda kireç çözücü (asit) ve yağ çözücü(alkali) olarak kullanılan temizlik malzemelerinin yanlışlıkla, az miktarda da olsa içilmesi sonucu geliştiğini belirten Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Hasan Özkan Gezer, sıvı (yağ, kireç çözücü) veya katı (lavabo açıcı) halde mutfaklara girmiş olan alkalilerin sindirim sisteminde derin yaralanmalara yol açtığını kaydetti. Gezer, yağ çözücü ve kireç çözücünün dışındaki, çamaşır suları ve diğer deterjan tipi temizlik malzemesinin içilmesi sonucu gelişebilecek yanıkların ise nispeten, kalıcı hasar yaratmayacak yüzeysellikte gelişebileceğini söyledi. Uzman Dr. Gezer, çocuğun yanlışlıkla ağzına aldığı maddenin yakıcı tadını fark edinceye kadar birkaç mililitre kostik sıvı, yutma refleksiyle yemek borusuna doğru hareket edeceğini belirterek, “Yutulan madde ve miktara bağlı olarak çocuğun yemek borusunda çeşitli derecelerde yanıklar oluşur. Erken dönemde hiçbir belirti olmayabileceği gibi, hastanın tükürüğünü dahi yutamaması, ağız ve hatta göğüs çevresi ciltte yanık yaraları gibi ciddi belirtiler de görülebilir. Eğer kostik madde hava yolu ile temas etmişse solunum güçlüğü belirtileri ön plana çıkabilir” dedi. EN KÜÇÜK ŞÜPHEDE BİLE DOKTORA GÖTÜRÜLMELİ Bu tür vakalarda ana belirtinin ağız yaraları ve tükürüğün yutulamaması olduğunu ifade eden Dr. Gezer, “Ancak eğer aile çocuğun içtiğinden şüpheleniyorsa; bu bulguların olmaması, yemek borusu yanığı olmadığı anlamına gelmez. Bu durumda çocuk mutlaka uzman hekime götürülmelidir. Çocuk kostik madde almış veya aldığından şüpheleniliyorsa asla kusturulmamalı, yoğurt, süt gibi gıdalar verilmemelidir. Vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna götürülmelidir” diye konuştu. Yemek borusunun yanıp yanmadığının anlaşılmasının tek yolunun endoskopi ile yemek borusu ve bazen de midenin değerlendirilmesi olduğunu ifade eden Dr. Gezer, “Kostik madde içtiği belirtilen çocuklar endoskopi yapılana kadar yanık olarak kabul edilmelidir. Çocuğun fizik durumu uygun olur olmaz ilk 48 saat içinde yapılması gereken endoskopi sonucuna göre tedaviye devam edilir veya hasta beslenerek taburcu edilir. Eğer hastada ciddi yanık tespit edilirse, tedavinin en önemli basamağı ‘yemek borusundaki yanık bölgesine herhangi bir besinin temas etmemesi’ olduğundan, bu hastalar, mideye sonda yerleştirilerek beslenir.Bu nedenle hastanede yatmaları gerekir” bilgisini verdi. TEDAVİDE, BALON GENİŞLETME YÖNTEMİ BAŞARILI Bu hastalarda medikal tedavinin 1 haftaya tamamlandıktan sonra kontrol endoskopi yapıldığını, yanık alanları düzelmiş ise hastanın sondasının çekilerek beslenme başlatıldığını ve hastanın taburcu edildiğini söyleyen Dr. Gezer, şöyle devam etti: “Üçüncü haftanın sonunda yanığa bağlı gelişebilecek geç komplikasyonlardan olan yemek borusu veya mide çıkışında darlık araştırılması amacı ile ilaçlı yemek borusu ve mide filmi çekilir. Darlık gelişmiş ise buna yönelik tedavi programı yapılır. Darlık tedavisine, bir çok yöntem kullanıldı. Ancak Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Cerrahisi Kliniği olarak, bu hastalarda balon genişletme yöntemini kullanıyoruz. Bu yöntemdeki başarı oranlarımız da diğer yöntemlerle kıyaslandığında oldukça yüksek.” Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Özkan Gezer, lavabo açıcılar, fırın, tuvalet, ev temizleyicileri, beyazlatıcı ürünler, bulaşık deterjanları, clinitest tabletler, saat pilleri, saç düzleştiricilerin alkali yapıdaki; metal temizleyiciler, havuz temizleyicileri, pas önleyiciler, pil sıvılarının da asitik yapıdaki maddeler olduğunu söyledi. MEVSİMSEL TEMİZLİK ZAMANLARINDA SIK RASTLANIYOR Kostik madde alımının, ev kazaları içinde çok önemli bir yer tuttuğunu, özelikle mevsimsel temizliğin sık yapıldığı zamanlarda ciddi ölüm ve kalıcı sakatlığa neden olduğunu kaydeden Dr.Özkan Gezer, yapılan tüm uyarılara ve aydınlatıcı çalışmalara rağmen bu kazaların şimdiye kadar önüne geçilemediğinden yakındı. Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Özkan Gezer, “Eğer yanık oluşmuşsa, bu kazanın meydana getirdiği olumsuz sonuçları, hasta çocuk ve ailesi ömürlerinin sonuna kadar çekmektedirler” diyerek, bu tip kazalara karşı toplumun duyarlılığının sağlanması gerektiğine vurgu yaptı. Gezer, “Ailelerin basit ama etkili önlemler almaları bu kazaları ortadan kaldıracaktır. Bunun için; açıkta satılan, meşrubat ya da su şişesi gibi kaplara konular kostik maddeler alınmamalı, çocukların kolaylıkla ulaşabilecekleri yerlere konulmamalı, asla dolaplarda diğer içeceklerin yanında saklanmamalı, çocukların açamayacakları kapaklarla kapatılmalıdır” uyarılarında bulundu.
Kaynak: Diyarbakır Söz