Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Ömer Karadaş, kadınlarda erkeklere göre üç kat daha fazla olmakla birlikte her 6 kişiden birinin migren baş ağrısı çektiğini söyledi.
Migrenin, bireylerin günlük yaşam kalitesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen ve toplumsal yükü yüksek olan, sık görülen bir ağrı türü olduğunu belirten Karadaş, tedavide kullanılan ilaçların yan etki profilinin de çok geniş olduğunu ifade etti.
Doç. Dr. Karadaş, bu etkiler arasında kişilerde tansiyon değişiklikleri, kilo alımı, kilo kaybı, sersemlik ve uyuşukluk hissi, kalp ilişkili sorunlar, konsantrasyon bozukluğu, gün içi uykululuk hali gibi etkilerin görüldüğünü aktardı.
Baş ağrılarının 4 ila 72 saat arasında sürmesi, tek taraflı, zonklayıcı, şiddetli olması, fiziksel aktivite sırasında artış göstermesi, bulantı veya kusma, ışık ve ses hassasiyetlerinin migrenin öncelikli belirtileri arasında yer aldığına işaret eden Karadaş, bunların görüldüğü kişilerin hemen tedaviye başlamaları gerektiğini söyledi.
Migren ve gerilim tipi olan birincil baş ağrılarının tedavisinde ilaç olmayan tedavi yöntemlerinin de kullanılmaya başladığını ifade eden Karadaş, bununla birlikte son zamanlarda "lokal anestezi" uygulamalarının da yapıldığını kaydetti.
Baş ve boyun bölgesinde ağrı taşıyan sinir liflerini tespit ettiklerini ve bu noktalara lokal anestezi uyguladıklarını aktaran Karadaş, "Türkiye'nin her köşesinden hastamız var. Yan etkisi olmayan bu uygulama en çok ilaç kullanmaması gereken hamileler tarafından tercih ediliyor. Hasta gün içerisinde tekrar işine geri dönebiliyor. En büyük etkilerinden birisi de bu. Uygulama, ağrıyı anında kesiyor. Hastalarımızın aylarca atak geçirmediğini, atakları arasındaki sürenin uzadığını ve ağrı şiddetinin azaldığını tespit ettik. Bunu birçok bilimsel dergide de yayımladık." diye konuştu.
- "10 dakikada ağrı sona eriyor"
Doç. Dr. Karadaş, migren hastaları için uygulanan ve başarılı sonuçlar veren sinir blokajı yöntemininin sadece 10 dakika sürdüğünü vurgulayarak, hastanın bu işlem sırasında herhangi bir acı hissetmediğini vurguladı.
Yatar durumundaki hastaya, ince bir iğneyle çok düşük doz lokal anestezik maddenin sinir alanına uygulandığını aktaran Karadaş, işlem sonrası hastanın kısa süreli gözlem altında tutulduğunu söyledi.
Sinir blokajlarının migren başta olmak üzere, servikojenik baş ağrısı ve küme baş ağrısı gibi birçok ağrı tipinde kullanıldığını belirten Karadaş, "Özellikle ilaç kullanamayan veya ilaçların yan etkilerinin fazlaca görüldüğü hastalarda, aşırı ilaç kullanımı olanlarda, karaciğer ve böbrek yetmezliği olanlarda, hamilelerde ve emziren annelerde, diğer ilaçların etkisiz olduğu hastalarda uygulanabilmektedir." dedi.
Doç. Dr. Karadaş, sinir alanlarına uygulanan anestezik maddenin, ağrı yollarındaki fonksiyon bozukluğu üzerine düzenleme yaptığına dikkati çekerek, "Bu düzenleme ile sinir uyarılabilirliği azaltılarak, ağrılar çok büyük ölçüde ve uzun süreli önlenmektedir. Birkaç seans yapıldığında etki daha da artmaktadır. Yapılan çalışmalarda güvenilirliği ve etkinliği gösterilmiştir." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: Diyarbakır Söz