Kuvözdeki minik bedenler sağlıkçıların özenli bakımıyla hayata tutunuyor

 Prematüre bebekler, yenidoğan yoğun bakım ünitesinde sağlıkçıların şefkatli bakımı ve tedavisiyle yaşama bağlanıyor.

Kuvözdeki minik bedenler sağlıkçıların özenli bakımıyla hayata tutunuyor

Her yıl binlerce bebek, "düşük doğum ağırlığı"yla dünyaya erken geliyor. Anne karnında geçirmeleri gereken süreyi erken doğum nedeniyle kuvözde geçiren prematüre bebekler, yenidoğan yoğun bakım servisinde gelişimlerini tamamlıyor.

Erken doğanların yanı sıra çeşitli hastalıkları olan yeni doğmuş bebeklerin de kuvözlerde özenli bakım ve tedaviyle sağlığına kavuşması sağlanıyor.

Sağlıkçıların anne şefkatiyle baktığı bebeklerin gelişimini tamamlayıp, sağlıklarına kavuştukları zaman aileleriyle bir araya gelmesi sağlanıyor.

Sadece Diyarbakır'daki kamu hastanelerinde 2023 yılında 5 bin 248, 2024 yılının ilk 5 ayında ise 2 bin 78 bebek, yenidoğan yoğun bakım ünitesinde gelişimlerini tamamlayıp sağlıklarına kavuşarak anne kucağıyla buluştu.

Bebeklerimizi iyileştirip eve göndermek büyük bir gurur

Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi ek binasında görevli sağlık çalışanlarından Pediatri Uzmanı Doç. Dr. Nilüfer Okur, AA muhabirine, iki çocuk annesi olduğunu, yenidoğan yoğun bakım ünitesinde çocuklara da anne şefkatiyle yaklaştığını söyledi.

Bu meslekte çocukların yaşamına dokunmak istediğini ifade eden Okur, bu nedenle de yenidoğan yoğun bakım uzmanı olmayı tercih ettiğini belirtti.

"Prematüre bebekler, kalp hastaları, doğumsal anomaliler, beyin ameliyatı, çocuk cerrahi ameliyatları gibi birçok alanda hizmet etmekteyiz. Bu alanda bebeklerimizi iyileştirip eve göndermek bizim için büyük bir gurur." diyen Okur, hastanelerinde tüm imkanlara sahip olduklarını, bu imkanlarla bölgeye hizmet sunduklarını ifade etti.

Yoğun bakım sorumlusu olduğu için gece gündüz hastalarla ilgilendiklerini dile getiren Okur, mesaisi dışında evde olduğunda da hastaların sağlık durumu ile yakından ilgilendiğini söyledi.

Okur, "Evde de telefonumu hiç yanımdan ayırmıyorum. Her dakika, her saat arıyor arkadaşlar. Çağırıldığım zamanda bir dakika bile durmadan hastaneye gidip gerekli müdahaleleri yapıyoruz. Onlar aklımızın bir köşesinde duruyor. Burada onların anneleri, babalarıyız. Bu bir gönül işi." dedi.

Bebeklerin hayata tutunuşlarını izlemek muhteşem

İki çocuk annesi Uzman Dr. Buşra Varolgüneş Avınca ise bebeklerin, çocukların enerjisinin kendilerine enerji kattığını söyledi.

"Her çocuk ailesi için özeldir, bizler için de tüm hastalarımız özel." diyen Avınca, bir anne olarak, bir bebeğin sağlığına kavuşarak solunum desteğinden ayrıldığını görmenin, bir annenin kucağına çocuğunu yeniden vermenin mutluluğunu yaşadığını belirtti.

Kimi zaman duygusal anlar da yaşadıklarını, emeklerinin karşılığını görmenin sevindirici olduğunu dile getiren Avınca, şunları söyledi:

"Aslında bu meslekte bizi ayakta tutan aldığımız güzel sonuçlar. Bebeklerin hayata tutunuşlarını izlemek, ne kadar güçlü olduklarını görmek, çok düşük doğum ağırlığında olsalar bile büyümelerine şahit olmak muhteşem. Küçük bir bedende başlayan yeni bir yaşama şahit olmak güzel. Enerjimiz onlarla artıyor."

Kaynak: Anadolu Ajansı

Çok Okunan Haberler