Doç. Dr. Yıldırım, yaptığı açıklamada, meme, rahim ağzı, kolon, mide, akciğer ve yumurtalık kanserlerinin, kadınlarda en sık görülen kanserler arasında bulunduğunu vurgulayarak, “Çoğu genital kanser, taranmamış kadınlarda gelişir. Üreme çağındaki kadınlarda, kitle veya kist, adet düzeninin bozulması, ara kanama, rahim ağzı, vajina ve vulvada büyüyen kitle, ülser, yara, ilişki sonrası kanama, aniden ortaya çıkan işeme ve dışkılama bozuklukları görüldüğünde kanserden şüphelenilmeli. Menopozdaki kadınlar ise vajina kanamaları ve anormal akıntı durumunda doktora başvurmalı” dedi.
HER YIL 762 KADININ ÖLÜM SEBEBİ
Dünyada her yıl 274 bin kadının rahim ağzı kanseri dolayısıyla hayatını kaybettiğini ifade eden Yıldırım, “Her yıl 493 bin kadına ise rahim ağzı kanseri tanısı konuluyor. Türkiye'de her yıl rahim ağzı kanseri dolayısıyla beklenen ölüm sayısı 762. Her yıl beklenen olgu sayısı ise bin 364”diye konuştu.
BUNLAR KANSER BELİRTİSİ
Yıldırım, kanlı, sulu akıntı, ilişki sonrası lekelenme, ağrısız adet arası kanamalarının rahim ağzı kanseri belirtileri arasında olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:
“Rahim ağzı kanserinde risk faktörleri arasında HPV, erken seksüel aktivite, çoklu partner, AIDS, cinsel temasla geçen hastalık öyküsü ve sigara kullanımı yer almakta. Yapılan araştırmalar, rahim ağzı kanserine yol açan HPV DNA'sının, rahim ağzı kanseri hücrelerinin yüzde 99.7'sinde saptandığını göstermektedir.”
PAP SMEAR RAHİM AĞZI KANSERİNİN TESPİTİ İÇİN ETKİLİDİR
Rahim ağzı kanserine yol açan virüs olan HPV'nin önlenmesi durumunda, kanserin ortadan kalkma olasılığı bulunduğunu anlatan Doç. Dr. Yıldırım, “Rahim ağzı kanserinin erken tanısı için yıllık muayene aksatılmadan yaptırılmalıdır. Pap smear ve kolposkopi gereklidir. Pap smear, rahim ağzı kanserinin tespiti için etkilidir. Cinsel aktivite başladıktan sonra taramaya başlanabilir. Sonrasında da yıllık taramalara devam edilmelidir” dedi.
Yıldırım, rahim ağzı kanserinden korunmak için öncelikle hastalığın nedeninin önlenmesi gerektiğini vurgulayarak, hastalığın gelişmesi durumunda ise erken tanı ve tedavinin çok önemli olduğunu kaydetti.
TEK EŞLİLİK ÖNEMLİ
Rahim ağzı kanserinden korunmak için danışmanlık alınması gerektiğini belirten Yıldırım, “İlişkide prezervatif kullanılmalı, tek eşlilik tercih edilmelidir. Gerekli taramalar düzenli olarak gerçekleştirilmeli” diye konuştu.
Doç. Dr. Yıldırım, rahim kanserinin de en sık görülen genital kanserler arasında olduğunu ifade ederek, rahim kanserinin, genelde 60'lı yaşlardan sonra ortaya çıktığını, yine kadınlarda görülme sıklığı ön sıralarda olan yumurtalık kanserinin de genellikle ileri yaşlarda meydana geldiğini sözlerine ekledi.
Aşırı terleme stres yaratıyor!
Cilt Hastalıkları Uzmanı Dr. Vehip Ertuğrul yaz aylarında oluşan aşırı terlemenin toplumda kişiye endişe verdiğini, strese yol açtığını ve hastalık işareti olabileceğini söyledi.
Dr. Ertuğrul, aşırı terlemenin ciddi bir sağlık sorunu olduğunu, ancak yaşamı tehdit edici bir durumun olmadığını belirtti. Terlemenin, havanın sıcaklığına ve egzersiz durumuna göre vücut sıcaklığını düzenleyen fizyolojik bir mekanizma olduğunu ifade eden Ertuğrul, "Terleme kişinin koltuk altı, yüz, eller ve ayaklarında daha çok görülür. Vücudun her bölgesinde görülen terleme sinir sistemi tarafından kontrol edilerek dengelenir. Değişik sebeplerden dolayı terlemenin artmasına aşırı terleme (hiperhidroz) denir" dedi. Ertuğrul, vücudun günde 4-5 defa terlemesinin normal olduğunu kaydetti.
STRES YARATIYOR
Terlemenin egzersiz sırasında, sıcak veya soğuk havalarda vücut sıcaklığını ayarlamak için gerekli fizyolojik bir olay olduğunu dile getiren Ertuğrul, "Terlemenin normalden fazla olması kişiyi rahatsız edici bir duruma dönüşür. Terleme zaman zaman ortaya çıktığı gibi, sürekli de olabilir. Aşırı terleme fiziksel, psikolojik ve estetik problemlere neden olur. Kişinin sosyal hayatını olumsuz etkiler. Toplumda kişiye endişe verir, strese yol açar, utandırır ve cildin tahriş olmasına yol açar. Bu durumlar kişinin özel yaşamını ve iş hayatını olumsuz yönde etkiler" diye konuştu.
AŞIRI TERLEME
Aşırı terlemenin el, ayak, koltuk altı, yüz bölgelerinde yaygın olarak görülebildiğini anlatan Vehip Ertuğrul, "Yaygın terlemelerin altında yatan nedenler olabileceği için araştırılmalıdır. Diyabet, hipertiroid, menopoz, şişmanlık, böbrek üstü bezi hastalıkları, enfeksiyonlar, psikiyatrik bozukluklar aşırı terlemeye sebep olabileceği gibi nedeni belli de olmayabilir. Bu yüzden aşırı terleyen kişiler varsa öncelikle bir dermatoloji uzmanına başvurması gerekir" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz