Diyarbakır'da doğuştan kalbi delik Zuhal Yıldız, koltuk altından gizli kesi yöntemiyle yapılan operasyonla sağlığına kavuştu.
Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesinde uygulanmaya başlanan yöntem ile kalbindeki delik kapatılan Yıldız (25), yaptığı açıklamada, sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi.
"Ameliyat çok rahat geçti. Kısa sürede ayağa kalkıp, çocuğunu emzirmeye başladım." diyen Yıldız, ameliyatı gerekleştiren ekibe teşekkür etti.
Ameliyatı gerçekleştiren Doç. Dr. Utkan Sevük, koltuk altından yapılan kalp ameliyatın tekniğinde herhangi bir kemiğin kesilmediğini belirtti.
Açık kalp ameliyatlarının göğüs ön duvarında, 30-35 santimetrelik kesi ve kemiğin kesilmesiyle yapıldığını ifade eden Sevük, ameliyattan sonra o bölgenin çelik tellerle kapatıldığını, kemik kırığının iyileşme sürecine benzer şekilde 8 haftalık kemik kaynama periyodunda, bu bölgeye ağır yük binmemesi gerektiğini vurguladı.
- "Ameliyat sonrası iyileşme dönemi daha kısa"
Sevük, hastaların ameliyattan sonra yan yatamadığını, araba kullanamadığını, ağırlık taşıyamadığını dile getirerek, kişinin iş ve sosyal hayatına dönmesinin de zaman aldığını aktardı.
Koltuk altı kalp ameliyat tekniğinde ise herhangi bir kemiğin kesilmeden kalbe kaburga kemiklerinin arasından ulaşılarak ameliyatın yapıldığına işaret eden Sevük, şöyle devam etti:
"İçeride standart kalp ameliyatı yapılır. Herhangi bir kemik kesilmediği için ameliyat sonrası iyileşme dönemi ve normal hayata dönme süreci daha kısadır. Yara koltuk altında kaldığı için kolay görünmez ve estetik açıdan klasik yönteme göre daha avantajlıdır. Enfeksiyon riski düşüktür, gelişebilecek bir enfeksiyon daha kolay atlatılır. Standart ameliyatta 2 ay yan yatmaya izin verilmezken, koltuk altı ameliyatlarında hasta istediği pozisyonda yatabilir. Hasta 1 hafta sonra araba kullanabilir, ağrısı olmadan emniyet kemeri takabilir. Bu ameliyat tekniği hem kadın hem de erkeklerde tercih edilebilir."
Koltuk altından yapılan ameliyatta 8-10 santimetrelik küçük bir kesi oluştuğunu, normal kalp ameliyatında ise bu kesinin ortalama 30-35 santimetreye kadar çıktığını anlatan Sevük, yara küçüldükçe kanama ve enfeksiyon riskinin daha düşük olduğunu, iyileşme sürecinin de hızlı olduğunu kaydetti.
Sevük, bu teknikle kalp deliklerinin kapatılması, kalp kapaklarının onarılması ve değiştirilmesi ile bazı bypass ameliyatlarının yapılabildiğini ifade ederek, "Bu teknik kronik akciğer hastalığı olanlarda, daha önce sağ taraftan akciğer ameliyatı geçirmiş, göğüsün sağ tarafına radyoterapi yapılmış hastalarda uygun bir yöntem olmayabilir." diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz