Kanserin Reaktörde Üretilen Düşmanı

Erkeklere göre kadınlarda 2 kat daha fazla görülen tiroit kanserinin tedavisinde; “radyoaktif iyot yöntemi” ile kesin çözüm sağlanıyor. Prof. Dr. Mehmet Reyhan, yöntemin kolay uygulanabilir, ucuz, güvenli ve etkili olması nedeniyle tiroit kanserinin tedavisinde sıklıkla kullanıldığını belirtiyor.

Kanserin Reaktörde Üretilen Düşmanı

Kadınlarda erkeklere oranla iki kat daha fazla görülen bu kanser türünde, çoğu kanserde olduğu gibi tek bir neden yerine birçok neden sıralanabildiğini ifade eden Prof. Dr. Mehmet Reyhan, "Genetik yatkınlık, erken yaşlarda tedavi nedeniyle boyun bölgesinin radyasyona maruz kalması, kimyasal veya sanayi artıkları tiroit kanser riskini arttırır. Çernobil faciası gibi genel radyasyon kazaları da tiroit kanser riskini arttırır. Tiroit kanserleri her yaşta görülebilir" diye konuştu.

Prof. Dr. Mehmet Reyhan, tiroit kanserli çoğu hastada herhangi bir belirti veya şişkinliğin olmadığını söyledi. Reyhan, "Bazı hastalarda ise boyunda kısa sürede büyüyen ağrısız, sert şişlik ile fark edilir. Erken teşhis bu konularda çok önemlidir. Daha ilerlemiş vakalarda boyun lenf bezlerinin şişmesi, ses kısıklığı, çok nadiren de akciğer veya kemik metastazlarından tanıya gidilir. Tiroit kanser tanısı nodülden veya boyundaki kitleden yapılan ince iğne biyopsisi ile veya cerrahiden sonra konur. Kendi içinde çeşitlilik göstermekle birlikte tamamının ilk basamak tedavisi cerrahidir sonra ise ek olarak 'radyoaktif iyot tedavisi' ya da halk arasında bilinen ismiyle atom tedavisi yapılır" ifadelerini kullandı.

RADYOAKTİF İYOT TEDAVİSİ NASIL UYGULANIR?

“Radyoaktif iyot bildiğimiz tuz iyodunun radyasyon saçan bir formülüdür” diyen Reyhan, bu formülün nükleer reaktörlerde yapay olarak üretildiğini kaydetti.

Reyhan, 1940’ların ortalarından bu yana tüm dünyada yaygın olarak ve güvenli bir şekilde başvurulan tedavi yöntemin nasıl uygulandığını ise şöyle anlattı:

“Radyoaktif iyot, kapsül veya sıvı şeklinde ağızdan alınır. Uygulama öncesi 4-6 saat açlık gerekmektedir. Yutulan radyoaktif iyot mide-bağırsaklardan kana karışarak tiroit bezi tarafından tutulur ve cerrahi ile alınamayan normal tiroit dokusu veya kanserli doku harap edilir. Çok az bir kısmı diğer bazı organlar tarafından tutulur. Böylece vücudun diğer kısımları radyasyondan olabildiğince az etkilenir. Nükleer Tıp bölümünde radyoaktif iyot tedavisi uygulanacak hasta doktor muayenesi ve hastalığın evresini belirleyecek birkaç tetkikten sonra iki haftalık iyot kısıtlı diyetin ardından hastanede özel olarak ruhsatlandırılmış izole odada yatırılır. Bunun nedeni diğer insanları gereksiz radyasyondan korumadır. Birkaç gün içinde hasta ve yakınları radyasyondan korunma konusunda bilgilendirilir ve hasta taburcu edilir.”

BAŞKA BİR KANSERE YOL AÇAR MI?

Prof. Dr. Mehmet Reyhan, yöntemde genel olarak çok iyi sonuçlar elde edilmekle birlikte hastayı kısa ve geçici süreyle rahatsız edecek bazı yan etkilerin de görülebileceğini söyledi. Reyhan, "Ancak en çok merak edilen konulardan biri radyoaktif iyot tedavisinin diğer kanser türlerine neden olup olmayacağı. Bu konuda şu ana kadar herhangi bir somut delil yok. Yani atom tedavisi alan bir hastada ikinci bir kanser olma riski diğer insanlardan farklı değildir. Radyoaktif iyot tedavisi, gerekli olduğu takdirde güvenli bir şekilde belli aralıklarla tekrarlanabilir" diye konuştu.

Radyoaktif iyot tedavisinin hastanelerde Türkiye Atom Enerjisi Kurumu tarafından ruhsatlandırılmış özel tedavi odalarında nükleer tıp doktorları tarafından uygulandığını belirten Prof. Dr. Mehmet Reyhan, “Bu tedavi yöntemi Başkent Üniversitesi Uygulama Ve Araştırma Merkezi’nde 2003 yılından bu yana yaklaşık iki bin hastaya uygulandı. Şu anda merkezimizde üç ruhsatlı odamızda tedavi hizmeti devam etmektedir” açıklamasında bulundu.

Kaynak: Diyarbakır Söz