Giray, akut önmenin önemli hastalıklardan biri olduğunu belirtti.
İnmenin kişileri engelli bırakma riski açısından birinci sırada yer aldığını belirten Giray, "Ölüm nedenleri arasında ise üçüncü sırada yer almaktadır. Akut inme yaşanma sıklığı 6 dakikada birdir." dedi.
Giray, ani gelişen akut inmede hızlı hareket edilmesi gerektiğine dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:
"Kolda ve bacakta tutmama, uyuşma, görme kaybı, konuşmada bozulma, dengesizlik, bayılma ve bilincin hızla kaybolması gibi klinik bulguları var. Bunlardan birini görüyorsak hızlıca hastayı acil servislere ve ilgili tedavinin yapıldığı hastanelere ulaştırmamız gerekiyor. Bu açıdan ilk 6 saat çok önemli. Özellikle ilk 4,5 saatte damar açıcı tedaviyi uyguladığımız zaman hastaların yaklaşık yarısında büyük bir iyileşme sağlıyoruz. Diğer yarısında damardan açılan tedaviye yanıt vermeyince anjiyo ile tıkalı damarları açıyoruz. Bu tedavi çok büyük yarar sağlıyor. Özürlülükte azalma oluyor. Ölüm riskini ciddi derecede azaltıyor ve hasta kısa sürede tekrar evine, ailesine, çocuklarına kavuşabiliyor."
Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın da aynı rahatsızlığı geçirdiğini anımsatan Giray, bunun akut inmenin Türkiye'de ve dünyada ne kadar sık görüldüğünün, hastaların hızlıca tedavinin yapıldığı merkezlere götürülmesi gerektiğinin kanıtı olduğunu belirtti.
Giray, hastalığın belirtilerinin fark edilmesi ve kişinin 112 Acil Servis ekiplerinin koordinasyonunda inme merkezlerine taşınmasının önemine işerat ederek, bunun hem tedavi açısından, hem de hastalığın ülke üzerindeki ekonomik yükünün azaltılması açısından çok önemli olduğunu ifade etti.
- Hareketsiz yaşamın etkisi
İnmeyi arttıran etkenlere işaret eden Giray, "Düzensiz yaşam, yoğun sigara, alkol kullanımı, kolesterolü artıracak beslenme, bizim gibi et tüketiminin fazla olduğu, yağ tüketiminin fazla olduğu bölgeler ile hareketsiz yaşamın ön planda olduğu bölgelerde inme yükünün de çok fazla arttığını görüyoruz." ifadesini kullandı.
Giray, 4 yıldır faaliyet gösteren merkezin Gaziantep'in yanı sıra, Adana, Hatay, Osmaniye, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya ve Elazığ'dan hasta kabul ettiğini anlatarak, şöyle devam etti:
"Saat kriterinin karşılaması ve nöro görüntüleme bulguları ışığında 10 saate kadar aldığımız ve kurtardığımız, damarını açarak klinik durumunu düzelttiğimiz vakalar oluyor. Türkiye'de yoğun çalışan 2-3 merkezden birisi durumundayız. 12-15 milyon nüfusa sahip bölgeye hizmet veren merkezimizde 15 kişilik nöroloji yoğun bakım ünitemiz, üçüncü basamak sağlık hizmeti veriyor. Girişimsel nörolojide 7 gün 24 saat bir profesör, bir yardımcı doçent, 2 uzman doktor ve eğitilmiş hemşire ve personel kadromuzla hizmet veriyoruz."
Giray, merkezlerine haftada 7-10 arasında hasta kabul ettiklerini belirterek, rahatsızlığı bulunanlara mümkün olan en son anjiyo teknolojisiyle müdahale ettilerini söyledi.
Prof. Dr. Giray, merkezin vakalardaki başarı oranının dünya standartlarıyla uyumlu şekilde yüzde 70 olduğunu dile getirerek, bu oranın hastanın sağlıklı hayatına dönme oranını göstermesi açısından da önem taşıdığını anlattı.
Merkezde görevli Yrd. Doç. Dr. Yusuf İnanç da sadece akut inme vakalarına değil, hastanın hayatını tehdit edebilecek damar darlıklarına da müdahale ettiklerini belirtti.
Kaynak: Diyarbakır Söz