Konu ile ilgili olarak değerlendirmede bulunan Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op.Dr.Bahadır Baykal önemli bilgiler verdi. Op.Dr. Bahadır Baykal, “Burun tıkanıklığı toplumda oldukça sık rastladığımız ve pek çok sebebe bağlı gelişen bir rahatsızlıktır. Çocuklarda ve erişkinlerde farklı sebepleri olabilir. Burun kemiği eğrilikleri, burun eti büyümesi, alerji yetişkinlerde en sık karşılaştığımız nedenlerdir. Burun içinde olmaması gereken et büyümeleri de (polip) burun tıkanıklığı yapabilir. Özellikle sigara içenlerde burun içi dokularda kronik yangı olacağından dokular daima şiştir. Sigara içimine bağlı gelişen bu durumda burun tıkanıklığının önemli sebeplerinden birisidir. Çocukluk çağında ise geniz eti büyümesi hem burun tıkanıklığı hem de sık sık üst solunum yolu enfeksiyonuna neden olur. Burun tıkanıklığının tanısını koymak için ayrıntılı bir Kulak Burun Boğaz muayenesi şarttır.'' diye konuştu.
HAMİLELİK DÖNEMİNDE NEFE ALABİLME
“Hamilelik döneminde östrojen seviyesi kanda yükselir ve bu durum burun içindeki dokuların (mukoza) şişmesine neden olur. Ayrıca burunda inanılmaz bir salgı artışı da başlar. Boğazda kuruluk hissi, inatçı öksürük de burun tıkanıklığı şikayetine eşlik edebilir. Özellikle hamileliğin son 6 haftasında yada ikinci ayında ortaya çıkar ve hamilelik nezlesi diye isimlendirilir.” diyen Op.Dr. Bahadır Baykal, daha sonra şunları kaydetti;
POZİSYONYLARA GÖRE HAREKET
“Hamilelik nezlesi yatar pozisyondayken daha fazla rahatsız edebilir. Bu nedenle başın yükseltilmesi burundaki dolgunluğu azaltacağından burun tıkanıklığı ile başa çıkmak için gereklidir. Bol sıvı alımı hem boğaz belirtilerinin rahatlamasını sağlar hem de salgıların kurumasını önler. Ayrıca sıcak banyo ve buhar solunması da faydalıdır. Ben hastalarıma bol bol yürümelerini tavsiye ediyorum. Tuzlu su spreylerinin tekrarlanan ama aşırıya kaçmayan kullanımları da uygundur. Ancak unutmamak lazım ki; bazı burun spreylerinin bilinçsiz kullanılması bebeğe zarar verebileceğinden mutlaka doktor kontrolünden sonra gerekli ilaçlar kullanılmalıdır.
Burundan nefes almakta zorlanan bir kişinin yaşam kalitesi ebette düşer ama daha önemlisi burun eğriliği burun, sinüs ve kulak fonksiyonlarını da etkileyen süreçleri tetikleyebilir. Burun boşluğunu ikiye ayıran burun iç kısmında kıkırdak ve kemikten teşekkül etmiş bir duvar vardır. Bu duvarın eğri olması elbette kişinin nefes almasını zorlaştırarak sağlık açısından sıkıntı yaratır. Horlama, uykuda soluk durması ve sinüzite zemin hazırlar. Burun eğriliği bazen burnun dış kısım eğriliğini de kapsayabilir. Bu durum hem fonksiyon hem de görsel olarak kişiyi etkiliyebilir. Bazen burun şeklinin bozuk olduğu kişilerde burun estetiğini estetik amaçlı değil tamamen sağlık açısından fonksiyon gören bir burun elde etmek için yapmak zorunda kalıyoruz. Burun tıkanıklığınız varsa zaman içinde hem horlama hem de uykuda solunumun durması ile karakterize uyku apnesi gelişebilir. Genizde aşırı vakum oluşur, böylece horlama görülmeye başlar.
AĞIZ SOLUNUMU YAPABİLMEK
Ağız solunumu yapmak zorunda kalan bir kişide uyku esnasında boğaz ve yutak bölgesinde gevşemiş olan yumuşak dokular hava akımı tarafından titreştirilir. Bu olay ne kadar ağırlaşırsa horlamanın şiddeti ve gürültüsü de o kadar artar. Bu nedenle burun tıkanıklığının giderilmesi horlamanın tedavisinde oldukça önemlidir. Sadece burun tıkanıklığının sebep olduğu horlama mevcutsa, burun tıkanıklığının tedavi edilmesi ile horlamada oldukça güzel sonuçlar alınabilmektedir. Hamilelik döneminde fizyolojik olarak burun tıkanıklığına meyil olduğundan burun kemiği eğriliği ya da burun et büyümesi olan kişilerde horlama can sıkıcı bir sorun olmaya başlayabilir. Bu sebeple hamilelik öncesi burun tıkanıklığınız varsa uzman kontrolünden geçmeniz ve gerekli önlemleri zamanında almanız bu dönemi daha rahat, konforlu geçirmenize yardımcı olacaktır.”
Kaynak: Diyarbakır Söz