Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Cilt Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Fatma Elif Yıldırım, örümcek ağı estetiğinin (PDO-ameliyatsız iple yüz germe) ameliyatsız yüz germe, canlandırma ve form kazandırma işleminin klinikte başarıyla uyguladıklarını kaydetti. Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, yer çekimine ve ilerleyen yaşa bağlı olarak zaman içinde oluşan ince çizgilerin, kötü hava koşulları, sağlıksız beslenme ve sık kilo alıp vermeye bağlı olarak, daha da derinleştiğini belirterek, “Tüm bu süreç, özellikle yüz bölgesinde sadece çizgilerin oluşmasına değil, aynı zamanda yanakların ve gıdıkın sarkmasına, yüzün giderek ovalleşmesine neden olur” dedi.
Yüzünüzdeki değişimi eski resimlere bakarak çok daha net bir şekilde anlamaya başlarsınız diyen Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, örümcek ağı tekniğinin bu noktada estetik cerrahiye alternatif, ameliyatsız yüz gençleştirme uygulaması olarak ciltteki olası sorunları çözümlemeye yarar sağladığına vurgu yaptı.
Örümcek ağı estetiğin temel ilkesi
Örümcek ağı estetiği uygulamasında, yıllardır cerrahide kullanılan polidiaksanon iplerin ve bu ipleri cilt altına yerleştirmek için ince uçlu iğnelerin kullanıldığını anlatan Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, şöyle devam etti:
“Vücuda hiçbir yan etkisi bulunmayan bu medikal ipler, ince uçlu iğneler vasıtasıyla cilt alt dokusuna tıpkı örümcek ağı gibi işlenir. Ameliyatsız iple yüz germe uygulaması olarak da söyleyebileceğimiz örümcek ağı estetiğinin temelinde, azalan kolajenin yerine, bedenin tekrar kolajen üretmesine teşvik edici bir mekanizma yatmaktadır. Sorunlu alana işlenen ipler aynı zamanda güçlü bir lifting etkisi de sağlar. Vücut reaksiyon vererek, anında biyolojik fibroplast, kolajen ve elastin üretmeye başlar. Bu sayede lifting etkisi çifte katlanmış olur. Cilt canlanır, toparlanır, gerilir. Örümcek Ağı tekniği ile yüz germe işlemi, diğer iple yüz asma ya da iple yüz germe olarak geçen uygulamalardan, işte bu noktada ayrılmaktadır. Etki, yöntem ve işleyiş mekanizması farklıdır.”
Bu teknik kimler için uygun
Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, bu teknik için ideal adaylar arasında minimal yaşlanma etkilerini kendilerinde deneyimleyen kişilerin düşünülebileceğini ifade ederek, “PDO ip tedavisini tercih edenlerin çoğu 35-45 yaş arasında bayanlardır. Yüzün orta kısmında ve boyunda sarkma görüntüsü, gözaltındaki hafif torbalanmalar nedeniyle bu tedaviyi seçerler” ifadelerini kullandı.
Daha ileri yaşlardakilerin bu tedaviyi, daha agresif yüz toparlama prosedürleri süresince, yumuşak dokuya destek olması için tercih edebileceğini dile getiren Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, “Birçok Doktor PDO ip tedavisini cilt gençleştirmede özelleştirilmiş bir yaklaşım olarak farklı prosedürlerle kombine ederler. Buna çene, boyun ve kaş liftingi örnek verilebilir” diye konuştu.
Yeni yöntemin amaçları
Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Cilt Hastalıkları Kliniği’nde de uygulanan yöntemin avantajlarını, “Hızlı ve uzun süreli etki, lokal anestezi ile kısa operasyon süresi, anında gözle görülür gençleşme, hızlı iyileşme süresi, tekrarlanabilir olması ve uygun fiyat” olarak sıraladı.
Örümcek ağı estetiğinin kontredikasyonlarının hamilelik ve emzirme, neoplastik rahatsızlıklar, açık yaralar ve cilt lezyonları olduğunun altını çizen Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, komplikasyonlarının ise hafif ağrılar, şişlik, kızarıklık, enfeksiyon, hafif morluklar, iğne yara izi olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: Diyarbakır Söz