Kış aylarında gribe karşı korunmada en etkili yöntemlerden birisinin grip aşısı olduğunu belirten uzmanlar, aşı yaptırmak için en uygun zamanın kasım ayı olduğunu belirtti.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr İlknur Bostancı, Dünya Sağlık Örgütünün "1 ile 18 yaş arasındaki tüm çocukların grip aşısı yaptırması gerektiği" uyarısını hatırlatarak, "Sık tekrarlayan orta kulak iltihabıyla rahatsızlanan, ayrıca astım, kalp ve böbrek hastası olan çocukların da mutlaka aşı yaptırmasını öneriyoruz" dedi.
Kasım ayının aşı için çok uygun olduğunu belirten Bostancı, geciken vakaların hekimlerine danışarak ocak sonuna kadar aşı yaptırabileceklerini söyledi.
"AŞI YAPTIRAN DA GRİP OLUR AMA ÇABUK ATLATIR"
Grip aşısı yaptıranların "hiç gribe yakalanmayacaklarını" sandıklarını ifade eden Bostancı, şunları ifade etti: "Bu sene grip aşısı olduğu zaman 2015 ya da 2016'da hiç grip geçirmeyecek anlamına gelmiyor. Aşı iki şeye engel oluyor, hastalığa yakalandığı zaman hastalığın süresini azaltmak, bir de yoğun bakıma yatacaksa yoğun bakımdaki kalış süresini ve hastalığın şiddetini azaltmak. Grip aşısı yaptıran hastalanmayacak beklentisi olursa hiç doğru olmaz. Grip aşısı sadece o sezonu koruyor. Bu sene yaptırdığımız aşı 2016-2017 sezonunda koruyucu etki göstermiyor." Prof. Dr. Bostancı, kalabalık ortamda fazla kalan çocukların meslek hastalıklarına yakalandığını vurgulayarak, okul gibi kalabalık ortamlarda çocukları bekleyen en büyük tehlikelerin viral enfeksiyonlar olduğunu belirtti. Çocukların hasta olmaması için ailelerin sık ilaç kullanmasının doğru bir yaklaşım olmadığının altını çizen Bostancı, bir çocuğun gece 2-3 defa öksürükle uyanması, balgamlı öksürük çıkarması, 10 günden fazla süren öksürük atakları gibi durumların "anormal öksürük" olduğunu anlattı. Bostancı, "Bu gibi durumlarda çocuğun ilgili branşa götürülmesi gerekir ancak 'Çocuğum hiç öksürmesin, gece uyanmasın' gibi bir yaklaşım yok. Önce ailelerin normal öksürükle anormal öksürüğü ayırt etmesi gerekiyor. Önümüz kış. Kışın bir soğuk algınlığı oluyor bir de grip oluyor."
"VİRAL MEVSİM NİSANA KADAR DEVAM EDİYOR"
Özellikle iki yaşın altındaki çocuklarda soğuk algınlığının ağır geçtiğini belirten Bostancı, şöyle dedi: "Onların da mevsimi şimdi başlayıp mart, nisana kadar devam ediyor. Viral mevsimi nisana kadar uzuyor. Çünkü biz Kuzey Yarımküre'deyiz. Viral hastalıklarda antibiyotiğin hiç yeri yok. Özellikle 5 yaş altındaki çocuklara ılık su, ıhlamur ya da ballı su verebiliriz. Bir yaşın altına diş gelişiminden dolayı tatlı gıda vermiyoruz. Okula giden çocukların sık hastalanmalarındaki en önemli neden ise el yıkamamak. 10 saniye içinde viral hastalıklar bulaşabiliyor. Eğer ben elimi ağzıma, burnuma, gözüme dokunduktan sonra 10 saniye içinde başkasının elini tutarsam hastalığı geçirmiş oluyorum. Hapşırma, aksırma ile de viral hastalıklar bulaşabiliyor ama onun viral yükü daha az. Kışın öksüren çocukları azaltmanın en önemli yolu el yıkamak." "NEMLİ ORTAMLARDAKİ KÜF, ÇOCUKLAR İÇİN RİSK"
Prof. Dr. İlknur Bostancı, kış aylarında çocukları bekleyen bir başka tehlikenin ise küf olduğunu söyledi. Nemli ortamlarda oluşan küfün özellikle okula giden çocuklarda risk oluşturduğunu belirten Bostancı, "Su tesisatları düzenli kontrol edilmiyorsa, tamir edilmemişse ya da boydan boya yapılan halılar. Özellikle kreşlerde her yer halı oluyor. Bu ortamdaki çocukların hastalanma olasılığı daha fazla. Özellikle çocukların yattığı yatak odalarında ve banyolarda küf olmaması gerekir. Hem okulda hem kreşte hem de evde küflü ortam çocuklar için çok uygun değil" ifadesini kullandı. Kaynak: Diyarbakır Söz