Göğüs Cerrahı Doç. Dr. Bayram Metin göğüs bölgesinde görülen şekil bozuklukları ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Göğüs duvarı şekil bozukluklarını 4 ana kategoriye ayrıldığını söyleyen Metin, "Bunlardan birincisi toplumda ‘kunduracı göğsü’ diye bilinen ve göğüs duvarında içe doğru bir çöküntü olan (Pektus Excavatum), bir diğeri göğüs duvarının dışa doğru çıkık şekli olan ‘güvercin göğüs’ dediğimiz (Pektus Carinatum), üçüncüsü polant sendromu dediğimiz meme dokusunun bir tarafının olmaması, alttaki kas dokularının olmaması ve yapışık parmak kaburga anemileri ile birlikte olan anomali, dördüncüsü ise sternum dediğimiz iman tahtasında meydana gelen sorunlardır. Öncelikli olarak biz daha önceki dönemlerde kunduracı göğsü ve güvercin göğsü durumlarında açık ameliyat yapardık. Daha sonra kapalı ameliyat şekilleri (Nuss ve Abramson) ile ameliyat yöntemleri gelişti. Son yıllarda gelişen teknoloji ile birlikte özelikle vakum bel, ortez ve korse yöntemleri ile bu hastaları ameliyatsız bir şekilde tedavi etmeye başladık." dedi.
ERKEN TEŞHİS ÇOK ÖNEMLİ
Medikal ürünleri 16 yaşında küçük hastalar için kullandıklarını söyleyen Göğüs Cerrahı Bayram Metin, " Cerrahi yollarla tedavi uyguladığımızda ortalama hastane yatış süresi 5 gün, iyileşmesi de hastaneden çıktığı dönemden itibaren 1 ay sürüyor. Teknolojik ortez aletinde ve vakumda bir ağrı olmuyor. 16 yaşından küçük hastalara bu teknolojik aletleri takıyoruz. 6 hafta sonra çağırdığımızda yüzde 90 iyileşiyorlar. Burada önemli nokta 16 yaş. Çünkü ilerleyen yaşta kaburga ve iman tahtası arasındaki kıkırdak yapı kemikleşmeye başlayınca bu tedavide maalesef başarı şansı azalıyor. Özellikle bu şikayetleri olan hastalarımızın aileleri ile 16 yaşından önce bize müracaat etmelerini öneriyoruz" şeklinde konuştu.
MEDİKAL YÖNTEMLER ÖN PLANA ÇIKIYOR
Hastalığın tedavisinde göğüs duvarının durumuna göre vakum bel, ortez ve korse gibi medikal aletler kullandıklarını söyleyen Doktor Bayram Metin sözlerini şöyle sürdürdü;
"Özellikle kunduracı göğsünde göğüs duvarı içine dönük hastalıklarda vakum bel denilen teknolojik yöntemi kullanıyoruz. Güvercin göğsü dediğimiz hastalarda ise ortez yöntemine başvuruyoruz. Kaburga çıkıntısında ise korseyi kullanıyoruz. Bazı hastalarda her iki durum da birlikte olabiliyor. Bunda da vakum beli ve ortez birlikte kullanıyoruz. Bu yöntemlerle yüzde 90 üzerinde tedavi başarısı elde edilebiliyor. Ancak tedaviye erken başlanması çok önemli.”
FARKLI HASTALIKLAR DA EŞLİK EDEBİLİYOR
Hastalıklarının nedenleri konusunda henüz net bir bilimsel bilgi olmasa da, doğuştan oluştuğunu bildiklerini belirten Dr. Bayram Metin, “Bu hastalıklara eşlik eden farklı hastalıklar olabiliyor. Özellikle kunduracı göğsünde kalbe baskı nefes darlığı ve çarpıntı gibi şikâyetlerle gelen hastalar oluyor. Güvercin göğsünde ise kalbe daha ayrıntılı bir araştırma ile bakıyoruz. Kalplerde üfürüm, delik gibi anomaliler birlikte olabiliyor. Hastalığın görülme oranında cinsiyet belirleyici bir faktör değil. Kadın ve erkeklerde de yaklaşık aynı oranda görülüyor. " dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz