BBC'nin haberine göre, DSÖ'nün dünyada büyük salgınlara yol açma potansiyeli en yüksek virüslerin neden olduğu ölümcül hastalıklar listesinin başında Ortadoğu Solunum Sendromu (MERS), Lassa ateşi ve Nipah bulunuyor.
DSÖ Genel Müdür Yardımcısı Doktor Marie Paule Kieny, Ebola gibi büyük salgınlara yol açan virüslerin tehlikelerinin bilindiğini fakat bu üç virüsün tanındığı halde daha az tehlikeli olarak değerlendirildiğini söyledi.
Kieny, söz konusu virüslerin mutasyona uğrayarak çok tehlikeli hale gelebileceğini ve o zaman gelmeden aşı geliştirmenin önemli olduğunu vurguladı.
Büyük ilaç firmalarının, bu tür az bilinen virüslerin tedavisine yeterince yatırım yapmadıklarını dile getiren Kieny, ilaç piyasasının yeni yeni önleyici tedavilere yatırım yapmaya başladığını aktardı.
Öte yandan, uluslararası özel ve kamu kuruluşlarının salgın hastalıklara karşı önleyici tedavi yöntemleri geliştirmek için oluşturduğu Salgına Hazırlık İnovasyonları Koalisyonu (CEPI) bu üç virüse karşı üretilecek aşı çalışmalarını hızlandırmak için 460 milyon dolarlık yardım taahhüt etti.
Her bir virüs için deneme niteliğinde iki yeni aşının 5 yıl içerisinde hazır olmasını amaçladıklarını ifade eden CEPI yetkilileri, Davos'ta gerçekleştirilen bu yılki Dünya Ekonomik Forumunda 500 milyon dolarlık daha bağış talebinde bulundu.
CEPI'ya bağışta bulunan kurumlardan biri olan dünyanın önde gelen tıbbi araştırma vakıflarından Wellcome Trust'ın Müdürü Jeremy Farrar modern dünyadaki kentleşmenin ve seyahatlerin salgın hastalıkların yayılmasını hızlandırdığına işaret ederek virüslere karşı daha hazırlıklı olunması gerektiğini kaydetti.
GELECEĞİN ÖLÜMCÜL VİRÜSLERİ
Bilim adamları bu tür salgınlarda, tıp dünyasının hazırlıksız yakalandığını hatırlatarak, sonrasında çok hızlı hareket etseler de hastalıklar dünyayı vurmadan aşı geliştirmenin çok daha yararlı olacağını düşünüyor.
Dünyada son yıllarda etkili olan iki büyük virüs salgını Ebola ve Zika'ydı.
Sivrisinek ısırması dışında kan ve cinsel ilişki yoluyla da bulaştığı ortaya çıkan Zika virüsüne, ilk kez 1947'de Uganda'nın Zika ormanlarındaki maymunlarda rastlanmıştı.
Çoğunlukla Afrika, Güneydoğu Asya ve Pasifikler'de rastlanan virüs, 2015 sonrasında Brezilya'da görülürken, yaklaşık 3-4 bin vaka tespit edildi. Günümüzde Zika virüsüne 21 ülkede rastlanıyor.
Zika virüsünün hamile kadınlara bulaşması halinde bebeklerde nöro-gelişimsel bozukluğu ifade eden mikrosefaliye neden olduğu düşünülüyor. Ateş, gözlerde kızarma, kusma, döküntü, baş, kas ve eklem ağrısı gibi belirtileri bulunan hastalığın özgün bir tedavisi ve önleyici aşısı bulunmuyor.
Ayrıca, ilk kez 1976 yılında Kongo'da ortaya çıkan Ebola, Aralık 2013'te Batı Afrika'da yeniden patlak vermişti.
Gine, Liberya ve Sierra Leone'de 2014-2015'te görülen salgında 28 bin kişiye Ebola virüsü bulaşmış, 11 bin 310 kişi virüs sebebiyle ölmüştü.
Kaynak: Diyarbakır Söz