Kan şekeri ayarının bozulması, oruç tutan şeker hastaları için pek çok rahatsızlığa yol açabiliyor. Bu nedenle diyabet hastalarının Ramazan ayında beslenme düzeni ve fiziksel aktiviteler konusunda bazı önemli noktalara dikkat etmesi gerekiyor.
Uz. Dr. Gökhan Yazıcıoğlu, diyabet hastalarına Ramazan ayı ile ilgili önemli önerilerde bulundu.
Sağlıklı olan kişilerde kan şekeri düşüklüğü vücut tarafından hafif belirtilerle kendini gösterebilirken, diyabet hastalarında bu durum bilinç kaybolması gibi hayatı tehdit edebilen ciddi sonuçlara kadar gidebilmektedir. Diyabet hastaları, oruç tutmaya başlamadan önce mutlaka doktorlarına danışmalı, kontrollerini yaptırmaları ve kendileri için çıkarılacak plana göre hareket etmelidir. Özellikle yüksek kan şekerini kontrol altına alan bazı ilaçlar ve insülin kullanan hastaların oruç tutması sakıncalıdır
Baş dönmesi ve baygınlık hissi görülebilir
Oruç nedeniyle uzun süre aç kalmak, kan şekeri seviyesinin tehlikeli sınırlara düşmesine neden olarak “Hipoglisemi” ataklarına yol açabilmektedir. Ayrıca oruç süresince susuz kalınmasından kaynaklanan dehidrasyon yani sıvı kaybı da diyabet hastalarında sorunlara neden olabilmektedir. “Hipoglisemi”, bulanık görme, baş ağrısı, baş dönmesi, terleme ve baygınlık hissi gibi belirtilerle kendini gösteren önemli bir sağlık sorunudur. Hipoglisemi, uygun müdahale yapılmadığı durumlarda bilinç kaybına neden olabilir. Şeker hastalarında sıklıkla karşılaşılan hipoglisemiyi; uzun süreli açlık, insülin ve bazı şeker ilaçlarının dozunun gereğinden fazla olması ve aşırı egzersiz yapılması tetiklemektedir.
Bu şikayetlere dikkat!
- Aşırı şeker düşmesi (hipoglisemi, kan şekerinin 60 mg/dl'nin altına inmesi)
-Aşırı su kaybı
-Kan şekerinin aşırı yükselmesi
-Aşırı kilo kaybı veya kilo alma
- Diyabet hastalığına bağlı organ hasarlarının ağırlaşması durumunda vakit kaybetmeden uzman yardımı alınmalıdır.
Sağlık sorunu yaşamamak için bunlara dikkat edin
İftarda çok hızlı yemek yemek kan şekerini birden yükselteceği için, besinler yavaş yavaş tüketilmelidir. İftara çorba ile başlanmalı, çorbadan sonra yemeğe 10-15 dakikalık ara verilip daha sonra devam edilmelidir.
Sulu sebze yemekleri tercih edilmeli ve aşırı ekmek tüketilmemelidir.
Sahurda ağır, vücudu zorlayacak yiyecekler tüketilmemeli, kahvaltılıklar tercih edilmelidir.
Oruç nedeniyle oluşan sıvı kaybı, şeker hastalarında sıklıkla görülen yüksek tansiyon için kullanılan ilaçlar ile birlikte vücutta sıvı ve bazı önemli minerallerin eksikliğine yol açabilmektedir. İftardan sahura kadar geçen süre içinde sıvı tüketimi iyi ayarlanmalıdır
Gün içindeki tuz kaybı mutlaka telafi edilmelidir.
Sıvı kaybının diyabet hastalarında böbrek sorunlarını ortaya çıkarabildiği unutulmamalıdır
Diyabetli kişiler gün içinde birkaç defa, iftara kadar, ölçüm cihazlarıyla kan şekeri düzeylerini kontrol etmelidir.
Kaynak: Diyarbakır Söz