Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Murat Hamit Aytar “Günümüzde kronikleşmiş, uzun dönemli ve tekrarlayıcı omurga sorunlarıyla çok sık karşılaşıyoruz. Kişinin günlük yaşam kalitesini iyice düşüren bu sorunlar özellikle sonbahar ve kış aylarında daha da fazla karşımıza çıkıyor. Omurganızda sorun var ise soğuk hava hemen her zaman olumsuz etkileyecek ve bu şikayetlerde artışa neden olacaktır” diyor. Yrd. Doç. Dr. Murat Hamit Aytar bel-boyun ve sırt ağrılarının soğuk havalarda neden artış gösterdiğini anlattı, korunma yollarına yönelik önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
ÖNLEM ALMAK, TEDAVİDEN DAHA ETKİLİ…
Modern çağın en sık karşılaşılan sorunları arasında şüphesiz bel, boyun ve sırt ağrıları geliyor. Gerek kendimiz gerekse çevremizde gün geçmiyor ki ‘her yanım ağrıyor’ sözlerini duymayalım. Özellikle çağımızın genel hali olan masa başında saatlerce bilgisayar ekranına kilitlenmiş halde çalışma, omurgamızın akıllı telefon, tablet, laptop ve bilgisayar kullanırken neredeyse şekilden şekile girmesi, klima önünde kalma ve ağır poşetler taşıma gibi pek çok faktör farkında olmadan omurgamıza zarar vermemize neden olabiliyor!
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Murat Hamit Aytar “Kronikleşmiş bel, boyun ve sırt ağrılarının altında disklere ait yıpranma ve fıtıklardan omurgada kaymaya bağlı sinir sıkışmalarına dek çeşitli nedenler yatmakta. Birçok kişinin şikayetleri ilaç ve dinlenme ile kısa sürede geçebilirken, hatırı sayılır bir grup ise kronikleşmiş, uzun dönem, tekrarlayıcı omurga sorunları yaşıyor ve bu grup hastalarda her şey yolundayken ağrı, tutukluk, hareket kısıtlılığı, kola, bacağa yayılan ağrı ve uyuşma atakları soğuk havalarda tetikleniyor” diyor.
SOĞUK HAVADA NEDEN AĞRILAR ARTIYOR?
Sonbahar ve kış ayları bu sorunların birdenbire rahatsızlık yaratmaya başladığı dönemler. Peki neden soğuk havalarda bizleri doktorlara gidecek kadar ağrıtan omurga sorunları yaşıyoruz? Yrd. Doç. Dr. Murat Hamit Aytar bunun nedenlerini şöyle açıklıyor: “Çünkü sorunlu, düzenini korumakta zorlanan omurgamız sıcak ortamda daha rahat oluyor. Kaslak daha gevşiyor ve mekanik olarak omurgamızın hareketleri kolaylaşıyor. Sorunlarıyla daha kolay baş ediyor ancak omurganızda sorun var ise soğuk hemen her zaman olumsuz etkileyecek ve şikayetlerde artışa neden olacaktır. Çünkü soğuklarla birlikte spazmlar, gerginlik ve hareket yeteneğinde azalma omurganın toleransını da azaltıyor, klima önünde uzun süre kalmak, açık araba camından gelen rüzgar, özellikle de terlemiş birisinde kaslarda spazma, omurgada katılık, gerginlik ve ağrılara yol açıyor.” En ufak ters bir hareketin bile ‘bardağı taşıran son damla etkisi’ yapabildiğini belirten Yrd. Doç. Dr. Hamit Aytar “Omurgalar güçlü olmadığı zaman, sabah lavabo önünde el yıkamak için ufak bir eğilme hareketi, bir kuvvetli hapşırık, masanın üzerindeki bardağı eğilip alıvermek bile belde, boyunda tutulma ve sırtta bıçak saplanır ağrıyla kişileri biz beyin cerrahlarına getirebiliyor. Unutmayalım ki omurga sağlığımızı korumak, sorunların farkında olmak tedavi seçeneklerinden çok daha önce geliyor” diyor.
BEL, SIRT VE BOYUN AĞRISINA KARŞI 9 ETKİLİ ÖNLEM
Omurganızı her zaman sıcak tutmaya dikkat edin, terledikten sonra soğuğa çıkmayın.
Fazla kilolarınızdan kurtulun, hatta ideal kilonuzda olmaya çalışın.
Hareketsiz kalmayın, çünkü hareketsiz bir yaşam tarzı omurganızı zayıflatıyor.
UZUN SÜRE AYNI ŞEKİLDE HAREKETSİZ KALMAYIN.
Düzenli egzersiz yapın. Boyun, sırt, bel ve hatta merkez bölgesi yani karın kaslarınızın gücü arttıkça omurganıza, özellikle bozuk disk yapılarınıza binen yük çok azalacak ve en önemli ilaçlarımızdan birisi olacaktır.
Klima önünde durmayın, otomobil camından sürekli rüzgar almayın.
Masa başında bilgisayar önünde uzun süre kalmak, omurgamızın en huzursuz olduğu, en kötü omurga pozisyonlarının başında geliyor. Bilgisayara eğilmekten kaçının.
Çalışma ortamınızı gözden geçirin ve ergonomik, bel destekli bir koltukta oturun.
Masa başında çalışırken mutlaka dik oturun, ‘iki büklüm’ dediğimiz halde tablet, laptop ve cep telefonu kullanımının omurganıza ne kadar zarar verdiğini unutmayın.
Kaynak: Diyarbakır Söz