Bebeğin ilk gıdasının anne sütü olduğunu ve çocuğun her ağladığında bebeğe anne sütü verilmesi gerektiğini belirten Soncu, bebeklerin altı aylık olana kadar katı gıdalara ihtiyaç duymadıklarını kaydetti. Bebeklerin üç ayı doldurmadan katı gıdaları yutamadıklarına işaret eden Çocuk Gelişim Uzmanı Zülfiye Soncu, "Bu döneme kadar emebilirler, ancak aktif olarak yutmazlar. Beş aylık olduklarında bütün gece uyuyabilmeleri veya gün içinde bir öğünden diğerine dayanabilmeleri için katı gıdalara ihtiyaç duymaya başlarlar. 8 aylıkken bebekler baş parmak ve işaret parmaklarını kullanarak küçük nesneleri yakalayabilir hale gelirler. Bu dönemde önüne küçük, yumuşak yemek parçaları koyarsanız, yakalamaya çalışıp, iyice etrafa bulaştırdıktan sonra nihayet ağızlarına götürebildiklerinde çok memnun olurlar. Kendi kendilerini besleyebiliyor olmaktan çok gurur duyarlar. Siz de bu arada ona ezilmiş yemeklerini yedirebilirsiniz. Birinci yılın sonuna doğru kendi kendine yemesine izin verilmeyen çocuklarda yeme problemleri belirebilir. İkinci yıla geçerken yemek saatlerinde başını sallayıp, ağzını sıkıca kapayarak ve size yemek fırlatarak bağımsız bir şekilde kendini beslemek istediğini anlatabilir." diye konuştu.
SİZİ OYUNA GETİRMEK İSTERLER
Çok sert olmadıkça, ebeveynlerin kendi yedikleri yemeklerden bebeklere de vermeleri gerektiğini vurgulayan Soncu, bebeğin İstemediği yemekleri yemesi için zorlanılmamasını tavsiye etti. İkinci yılda çocukların her şeye itiraz ederek sınırları denediklerini anlatan Soncu şöyle devam etti: "Yemeklerde hep sizden sofrada olmayanı isteyebilirler. Sizi oyuna getirmelerine izin vermeyin. Önemli olan yemeğin türü değil, oyunun kendisidir. Bu durumda kuralları net bir şekilde koymanızda fayda vardır. ‘Bu öğün yemeğimiz bu, diğer istediğini bir sonraki yemekte vereceğim’ denilmeli. Nasıl olsa bir sonraki öğünde verdiğinizde istemeyecek. 3- 4 yıl civarı sizi gözleyerek sofrada nasıl davranması gerektiğini öğrenmeye başlar. Bu konuda vereceğiniz nasihatlerin pek faydası yoktur. Ancak etrafı ne kadar batırabileceği konusunda kesin sınırları bilmelidir. Eğer çok olumsuz tutum içindeyse, önüne bir tabak yemek koymak yerine sadece iki parça verip, yiyip yemediğini gözleyin. Etrafa fırlatmaya başlarsa beslemeyi bitirip, sandalyesinden kaldırın. Bir sonraki öğüne kadar başka yemek vermeyin. Burada amaç ceza değil, çocuğunuza sınırları öğretmektir. Onun için tüm bunları kızmadan yapmanız önemlidir. Sakin bir biçimde sınırları belirtin ve o sinir krizi geçirse de sizin sakin kalabildiğinizi gözlemesine fırsat verin. Bu sayede sınırlarla karşılaştığında bunları kabul etmeyi öğrenir. Aksi taktirde sizin sınır koymada zorlandığınızı ve başa çıkamadığınızda kızdığınızı öğrenecektir."
Aileyle birlikte yemek yemenin çocuklar için çok önemli olduğunu dile getiren Zülfiye Soncu’ya göre; özellikle küçük yaşlarda çocuklar anne-babalarının tabağından yemek almaktan çok keyif alıyor. Çok sert olmadıkça, herkes ne yiyorsa çocuğun da onu yemesi gerektiğini belirten Soncu, çocuklar için özel yemek hazırlanmamasını tavsiye etti. Çocukların dönem dönem yeme davranışında değişiklikler olduğuna dikkat çeken Soncu, “Bu konuda bilgilenmek önemlidir. En iyi yiyen çocukların bile, içinde bulundukları gelişimsel dönemin özelliklerinden kaynaklanan yemedikleri dönemler olur. Örneğin 15 ay civarı çocuklar yemek konusunda bağımsızlık ve otonomi göstermeye başlamıştır. Kendi yiyemedikleri yemeklere itiraz edebilirler veya çok sınırlı yemekleri yerler. ‘Yeterince besleniyor mu?’ endişesine düştüğünüzde bunun en iyi cevabı, doktor kontrolünde boy ve kilosunun yaş normlarına uygun olup olmadığını gösteren rakamlardır.”
Kaynak: Diyarbakır Söz