En çok talep edilen estetik ameliyatlar arasında yer alan burun estetiği (rinoplasti), görselliğin yanı sıra sağlık bakımından da kişiye büyük fayda sağlıyor. Ameliyat sonrası burnun son şeklini almasının yaklaşık bir yıl sürebildiğini ve değerlendirmenin buna göre yapılması gerektiğini belirten Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Bölümü’nden Doç. Dr. Alper Ural, burun estetiği ameliyatı ve sonrasında dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Burun estetiği ameliyatları hem rahat nefes almayı sağlamak hem de kişinin yüzü ile en uyumlu olacak burun şeklinin oluşturulması için yapılmaktadır. Görselliğin yanı sıra sağlık açısından da en çok başvurulan cerrahiler arasında yer alan burun estetiği, yalnızca estetik görünüm isteyenlere de uygulanabilmektedir.
BURUNDAKİ SORUNLAR FARKLI NEDENLERDEN KAYNAKLANABİLİR
Burunda var olan problemler genellikle ergenlikte kemik ve kıkırdak yapılardaki aşırı gelişmeler, travmalar ve gelişimsel sorunlardan kaynaklanmaktadır. Rinoplasti ameliyatları ağırlıklı olarak; burnunda şekil bozukluğu bulunan, burun ucu görünümünden memnun olmayan, burun kemiğinde sorun ve eğrilik olan, burnunu küçültmek isteyen, burnu kırılan, burun kanatlarını daraltmak isteyen, solunum sorunu ile birlikte şekil problemi yaşayan, burun delikleri ciddi derecede asimetrik ya da büyük olan kişilere uygulanabilir.
ESTETİK İLE İLGİLİ BEKLENTİLER GERÇEKÇİ OLMALI
Burun ameliyatı, bu işlemi talep eden her kişiye yapılmamalı, görüşmelerde hastaların sosyal ve psikolojik durumları da değerlendirilmelidir. Estetik burun ameliyatı, işlem sonrasında aşırı mükemmeliyet isteyen, hayatının değişeceğini bekleyen, çok güzelleşeceğini düşünen ve her açıdan burnunun fotoğrafını çekip mükemmel simetri arayan kişiler için uygun değildir. Bununla birlikte beklentileri gerçekle bağdaşmayan, öz algı bozukluğu (somatiform bozukluk) gibi psikolojik sıkıntıları olan kişilere de cerrahi uygulanmamalıdır.. Rinoplasti için en uygun adayları; aşırı mükemmeliyetçi olmayan, dış görünümünde bir gelişme ve güzelleşme bekleyenler oluşturur.
FONKSİYON VE ESTETİK BİR ARADA ELE ALINMALIDIR
Burun estetiği için başvuran hastaların bir kısmı aynı zamanda nefes ile ilgili sıkıntılar da yaşamaktadır. Ameliyat öncesinde hastanın şikayeti olsun ya da olmasın burun içi muayene mutlaka gerçekleştirilmelidir. Fonksiyonel düzeltme de yapılabilen burun estetiğinde genellikle septum denilen ve burnu ortadan ikiye ayıran yapı, bir tarafa eğilerek hava yolunu daraltmışsa bunlar giderilir. Konka denilen etlerde bir büyüme varsa bunlar küçültülür, burun eti ve septum eğriliği gibi sorunlar ortadan kaldırılır.
KİŞİYE EN UYGUN AMELİYAT TEKNİĞİ BELİRLENİYOR
Estetik burun ameliyatı kapalı ve açık olarak adlandırılan iki temel yöntem kullanılarak yapılır. Birbirlerine üstünlüğü bulunmayan bu iki yöntem eşdeğer olarak kabul edilir ve hasta için uygun olan yöntem tercih edilir. Deformitesi çok olan olgularda ya da bağ doku yapısında zayıflık, eksiklik sebebiyle desteklenmesi gereken burunlarda açık yapısal (structural) rinoplasti yapılabilir. Son zamanlarda popülerlik kazanmış ‘preservation rinoplasti’ (koruyucu burun estetiği), ‘letdown’, ‘pushdown’, ‘karma rinoplasti’ gibi isimlerle anılan çeşitli teknikler de mevcut olup, bu teknikler hem açık hem de kapalı yöntemle uygulanabilmektedir. Bu tekniklerde nihai amaç, gerekli yapıları maksimum derecede koruyarak hedeflenen şekle ulaşabilmektir. Hastalar bu konuda sadece bilgilendirilmeli ve hangi tekniğin uygulanacağına cerrahlar karar vermelidir. Hastanın burun ve yüz yapısı en doğru şekilde değerlendirildikten sonra hangi tekniğin uygulanması gerekiyorsa o tercih edilir.
HEDEF DOĞAL VE GÜZEL BİR BURUNA ULAŞMAKTIR
Burun estetiğinde hastaların istekleri de baz alınarak altın oranın korunmasına özen gösterilmeye çalışılmakla birlikte mevcut varyasyonları da göz önünde bulundurulur. Hastaya bunu daha iyi anlatabilmek için estetik cerrahi uzmanları planladıkları burnu, çeşitli 2 boyutlu veya 3 boyutlu uygulamalarla gösterebilir. Her ne kadar hastanın istekleri öncelikli olsa da yüzün oranları dikkate alınarak hareket etmek gerekir. Rinoplasti ameliyatlarında temel hedef doğal ve yüz ile uyumlu bir buruna ulaşmak olmalıdır.
DEĞERLENDİRME İÇİN SON ŞEKLİNİ ALMASI BEKLENMELİ
Rinoplasti sırasında yapılan değişiklikler çok küçük olsa da bunlar, yüzün görünümünde ve ifadesinde büyük algısal farklar yaratabilir. Unutulmaması gereken konulardan biri de, burnun canlı bir organ olduğu ve her biri faklı iyileşme özellikleri gösterebilen kemik, kıkırdak, mukoza ve deriden oluşan özel bir bölge olduğudur. Ameliyatta verilen şeklin iyileşme süreci tamamlandıktan ve ödemler indikten sonra birebir aynısı olmayabileceği olasılığını bilmek önemlidir. Bu sebeple ikinci bir operasyonun gerekli olduğu durumlarda bile en az bir sene beklemek tavsiye edilmektedir. Örneğin burun derisinin kalın olduğu durumlarda, burun ucunun biçim alması daha uzun bir süreci gerektirir.
AMELİYAT SONRASINDA NELERE DİKKAT EDİLMELİDİR?
Sigara, iyileşme sürecini olumsuz yönde etkileyebileceği için sigara kullanılıyorsa ameliyat sonrası bırakılmalı,
Ameliyat sonrası burun, travmalardan korunmalı ve şişlikleri azaltmak için baş mümkün olduğunca yüksek tutulmalı,
Kan sulandırıcı özellik gösteren ilaç, yiyecek ve içeceklerden uzak durulmalı,
Burun estetiği ameliyatı sonrasında bir süre spor yapılmamalı, 7-10 gün kadar aktivitelerden ve 1-2 ay kadar ağır sporlardan uzak durulmalı,
Ameliyat sonrası burnu koruyan alçı ya da atellerin ıslanmamasına özen gösterilmeli,
Doktorun tavsiye edeceği süre kadar gözlük kullanılmamalı, tavsiye edilen merhem ve spreyler kullanılmalı,
İyileşme sürecini hızlandırmak için düzenli uyku ve beslenmeye özen gösterilmelidir.
Kaynak: Diyarbakır Söz