Op. Dr. Bumin Örs, böbrek taşı tedavisi hakkında bilgiler verdi. Taşın oluşma mekanizmasının oldukça basit olduğunu ifade eden Op. Dr. Örs, "Örneğin hepimiz çay içiyoruz. İçine bir iki şeker attığımızda çözünüyor. Ancak üçüncü şekeri attığımızda yarısı çözünüyor, yarısı dibinde kalıyor ve dördüncü, beşinci şekeri de atarsak hiç çözünmüyor. Az su tüketen biriyseniz, vücut çok fazla su almadığı için kuruyor ve taş kristalleri böbreğin içinde birleşmeye başlıyor. O taş kanala düştüğü zaman tıkama yapıyor. Böbrek biriktirdiği idrarı dışarı atamıyor ve ağrıya sebep oluyor. Böbreğinde taş olan hastalarda önce fiziki muayene yapıyoruz. Başka bir hastalık ya da ağrı ile karıştırılmadığından emin olmaya çalışıyoruz. Daha sonra ultrason yapıyoruz" dedi.
"Çay ve kahve de bir idrar söktürücüdür”
Tedavi aşamasında tıkanıklığı açmak için çeşitli teknolojilerin geliştiğini belirten Op. Dr. Bumin Örs, "Tedavi için ameliyatlı ve ameliyatsız yöntemler var. Ameliyatsız yöntemlerde bazı ilaç tedavileri var. Hastalar bu ilaçları içip, bol sıvı alarak taşlarını düşürebiliyorlar. Diğer yöntem ses dalgalarıyla böbrek ya da kanal içindeki taşı kırmak için kullanılan yöntemlerden biri. Bu yöntemlerde başarı şansı oldukça düşük. Bunlar uygun taşlarda başarılı olabilir. Daha büyük taşlar için ameliyat öneriyoruz. Yoğun bir şekilde lazer kullanıyoruz. Vücuttaki doğal delikleri kullanarak, örneğin idrar yaptığımız deliği kullanarak taşa ulaşıyor, lazer yardımıyla taşı eritiyor ve küçük parçalar halinde dışarıya çıkartıyoruz. Yeni taşların oluşmasını önlemek için de ilaç tedavisi uyguluyoruz" ifadelerini kullandı.
Bol miktarda sıvı tüketmenin böbrek taşı oluşumunu engellemek açısından büyük önem taşıdığına dikkat çeken Op. Dr. Örs, "Hastaların sıvı alması çok önemli. Çeşmedeki musluk suyu da olsa sıvı alımı çok önemli. Dolayısıyla hastaların böbrek taşından kurtulmak için kilometrelerce uzağa gidip şifalı su aramalarına gerek yok. Bunun yanında çay ve kahve de bir idrar söktürücüdür" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz