Yılmaz BEKLEYEN
DİYARBAKIR-Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Ayşe Şahin, çocuklara nasıl hitap edilmesi gerektiği hakkında bilgi verdi ve ailelere önemli tavsiyelerde bulundu.
Çocuğa nasıl yaklaşıldığı çok önemli
Çocuklara hitap edilirken ebeveynlerin tutumunun, çocuğa yaklaşımlarının, onunla konuşma şeklinin ve hatta bakışlarının bile çocuklar için çok önemli olduğunu vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Ayşe Şahin, “Çocuklar tüm bu durumlar sonucunda kendileri hakkında bazı düşünceler geliştiriyor. Dışarıdan gelen mesajların çocuk için karışık ve tutarsız olması çocuğun kendilik algısı, kişilik gelişimi ve benlik sınırları ile ilgili olumsuz bazı psikolojik sonuçlar doğurabilir.” dedi.
Bu hitaplar rol kavramına zarar veriyor!
Çocukların gelişim dönemi özellikleri açısından anneciğim, babacığım gibi hitapları anlamakta zorlandıklarını belirten Ayşe Şahin, “Anne olmadığı halde kendi annesinin ona ‘anneciğim’ şeklindeki söylemi, çocukta kim olduğuna dair kafa karışıklığına yol açar. ‘Anneciğim, teyzeciğim’ gibi hitap şekillerinin çocuğun rol kavramına ve kimlik bütünlüğüne zarar verdiği için psikolojik açıdan uygun olmadığını söyleyebiliriz.” diye konuştu.
Sevgilim, aşkım gibi hitaplar çok sakıncalı!
Çocuklara seslenirken kullanılan en doğru hitap şeklinin isimlerinin kullanılması veya ‘kızım, oğlum, çocuğum, yavrum, evladım’ gibi söylemler olduğunu aktaran Ayşe Şahin, “Bu hitaplar çocuklar için oldukça uygun ve yeterli. Bazı durumlarda çocuğa ‘canım kızım, canım oğlum’ denmesinin de bir sakıncası yoktur. Ancak ebeveynlerin çocuklarına ‘sevgilim, aşkım’ şeklinde hitaplarda bulunması oldukça sakıncalı. Bu söylemler çocuğun ruh sağlığına ve cinsel kimlik gelişimine zarar veriyor. Çocuklar özellikle cinsel kimlik evresi olan 3-6 yaşlarındayken ebeveynlerinden doğru mesajlar almalı.” İfadelerini kullandı.
Yücelten hitaplar ilişkilerini bozuyor
Klinik Psikolog Ayşe Şahin, ‘Aslanım, prensesim’ gibi çocukları aşırı yücelten hitapların da son derece zararlı olduğunu söyledi ve sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu şekilde hitaplar çocuğun sağlıklı benlik değerlendirmesi yapmasına engel olur, ilişkilerini bozar ve ilişkilerde sınır kavramını reddetmesine sebep olabilir. Bu çocuklar sadece çocukluk döneminde değil yetişkinlik döneminde de benzer problemler yaşayabilirler. Ebeveyn ve çocuk arasındaki ilişki ‘ebeveyn-çocuk’ ilişkisi sınırlarında olmalı ve bunun dışına çıkılmamalı. Sağlıklı hitaplar kullanıldığında çocuk bu ilişki içinde güvende hisseder ve gelişim basamaklarını sağlıklı bir şekilde tamamlar. Çocukta kafa karışıklığı yaşamadan sağlıklı bir kimlik kazanımı gerçekleşir.”
Kaynak: Diyarbakır Söz