Böbrek taşı, böbreğin süzdüğü idrarın toplandığı ve vücut dışına doğru atıldığı kanalların içinde oluşan mineral içerikli partiküllerin farklı nedenlerle birleşmesi ve büyümesi sonrasında oluşan sert bileşikler olarak tanımlanıyor.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mansur Dağgülü, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde son zamanlarda aşırı sıcaklıklar nedeniyle vücutta sıvı kaybının çok fazla olduğunu, bu durumun özellikle çocuklarda böbrek taşının sık görülmesine yol açtığını söyledi.
Böbreklerde taş görülme sıklığının bölgelere göre farklılık gösterdiğini bildiren Dağgülü, "Ülkemizde de en sık Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde görülüyor. Bunun en önemli nedeni iklim, beslenme ve genetik faktörlerdir. Bölgede genelde kırmızı et ve hayvansal gıdaların tüketilmesi çok yaygın olduğundan ve hava sıcaklığının çok yüksek olmasına rağmen sıvı tüketiminin yetersiz olması, asitli içecekler, tuzlu yiyeceklerin fazla tüketilmesi taş oluşumunu artıran en önemli etkenlerdir." dedi.
Çocuklarda böbrek taşı riskini artırıyor
Doç. Dr. Dağgülü, "Böbrek taşı, çocuk ve bebek dâhil her yaş grubunda görülebilir. Çocuk ve bebeklerde huzursuzluk, bulantı, kusma, ishal, ateş, kilo kaybı, karın ağrısı, çocuğun sararması ve solması taş yönünden şüphelendirici şikâyetlerdir. 2000 yılından sonra çocuklarda taş hastalığında 34 kat artış olmuştur. Bu artış özellikle kız çocuklarında daha belirgindir. Artışın en önemli nedenleri; çocuklara verilen gıdalar, idrar yolu enfeksiyonlarının tam olarak tedavi edilmemesi, idrar yollarındaki anatomik bozukluklar, ailede taş hastalığının olması, metabolik bozukluklar ve bölgesel nedenlerdir." ifadelerini kullandı.
"Çocuklarda böbrek taşının erken teşhisi önemlidir"
Çocuklarda böbrek taşının erken teşhisinin önemli olduğunu vurgulayan Dağgülü, "Taşlar tıkama yapıyorsa beraberinde enfeksiyon oluşturabilir. Sonuçta devamlı enfeksiyon ve tıkanıklığa maruz kalan böbreklerde kaybedilme riski meydana gelebilir. Bu nedenle özellikle idrar yolunda tıkanıklığa yol açan taşlara bir an önce cerrahi yöntemle müdahale etmek gerekir." şeklinde konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz