Aynı zamanda Diyarbakır Pandemi Kurulu Üyesi olan, DÜ Pandemi Hastanesi Koordinatörü Çelen pandemi süreci başladığından bu yana dönem dönem vaka ve ölüm sayılarında yükselmeler ve düşüşler yaşandığına işaret ederek, bunun salgının doğal seyri olduğunu belirtti.
Gebe kadınların da diğer vatandaşlar gibi maskeyi doğru bir şekilde kullanarak, sosyal mesafeye dikkat ederek, el yıkamaya özen göstererek sosyal yaşamlarına devam etmesi gerektiğini ifade eden Çelen, Kovid-19'a yakalanan hastaların içinde gebe kadınların da önemli bir rol teşkil ettiğini dile getirdi.
Çelen, "Gebeler zaten fizyolojik sistemin zayıflaması olarak adlandırdığımız, bağışıklık sistemi düşük olduğu hastalardır." dedi.
Gebelik sürecindeki Kovid-19 hastalarının bir kısmının takip ve gözlem altında izlendiğini anlatan Çelen, "Gebelerin çoğuna klinik seyrin daha hafif olması nedeniyle tedavi vermiyoruz ama bazılarına özelikle semptomatik olan gebeleri de kullanımda olan ilaçlarla tedavi ediyoruz. Bugüne kadar gebe olan hastalarımızın tamamı taburcu edildi. Pek bir sıkıntı yaşamadık. 3 hastamız doğumu hastanede gerçekleştirdi. Sezaryene alınan hastalarımız oldu." diye konuştu.
- "Bebeğin yakın mesafede olması bulaş riskini sağlıyor"
"Bebeğin yakın mesafede olması bulaş riskini sağlıyor. Bununla birlikte yenidoğan yaş grubunda bu hastalığın subklinik seyrettiğini ve ciddi bir semptoma yol açmadığını biliyoruz. Yine de bu riski almamak adına annelere önerilerde bulunuyoruz." diyen Çelen, Kovid-19 testi pozitif çıkan annelere bebeklerine anne sütü vermeleri konusunda tavsiyesinde bulundu.
Çelen, "Anne, test sonucu negatif oluncaya kadar bebeğine doğrudan hastalığı bulaştırma riskinin sözkonusu olması nedeniyle sütünün sağılarak başka bir ortamda bebeğe verilmesi, böylece bebeklerimizin anne sütünden mahrum kalmaması hedeflenmelidir. Kovid-19'a yakalanan annenin bebeğine süt vermesine engel bir durum söz konusu değil." ifadelerini kullandı.
Anne sütünün, bebeği çeşitli enfeksiyonlardan koruyan biyoaktif maddeler, büyüme ve gelişmeyi etkileyen hormon ve büyüme faktörleri, immün sistemini düzenleyen faktörler ve antienflamatuar maddeler içerdiğine işaret eden Çelen, şunları kaydetti:
"Gebelik döneminde Kovid-19'a yakalanan hastalarımız da çok sayıda oldu. Bunlardan biri kliniğimizde doğumu gerçekleştirdi ve bugün taburcu edildi. Bebeği de gayet sağlıklı. Gebeler ile diğer Kovid-19 hastalarını takip açısından hiçbir fark yok. Bu hastaların tamamı, gebe olmayan Kovid-19'a yakalananlar gibi teste, kan tetkiklerine tabi tutuluyor. Sadece gebelerde tomografi ve akciğer filmini mümkün mertebe çekmiyoruz. Bunun dışında hastaların takibi çok farklı değil."
Çelen, koronavirüsün emzirme yoluyla bulaştığının bilimsel olarak kanıtlanmadığına dikkati çekerek, anne sütünün önemi nedeniyle bebeğe mutlaka verilmesi gerektiğini belirtti.
- "Zatürre, grip aşısı Kovid-19'a karşı koruyuculuk sağlamamakta"
Mevsimsel değişiklerden dolayı risk altında bulunan insanların zatürre ve grip aşısına yoğun talep gösterdiğini belirten Çelen, şöyle konuştu:
"Ülkemizde şu an zatürre aşıları neredeyse tükendi. Grip aşıları da henüz gelmeden herkes soruyor. Bu kadar duyarlı olmamız son derece güzel fakat gözden kaçırdığımız bir şey var. Zatürre, grip aşısı Kovid-19'a karşı koruyuculuk sağlamamakta. Sanki zatürre ve grip aşısı kişinin Kovid-19'a yakalanmasını engelliyormuş gibi toplumda bir algı var. Öyle bir durum söz konusu değil. Risk gruplarına zaten zatürre aşısı önermekteyiz. Grip aşısını da herkese yıllardır önermekteyiz. Her yıl grip döneminin başladığı ekim ayından itibaren hastalarımıza aşıyı zaten önermekteyiz. Bu yıl da önceki yıllardan farklı bir durum söz konusu değil."
Kaynak: Diyarbakır Söz