Erzurum'da polis memuru olan Çağlar ile ev hanımı Yeşim Yurdapan'ın tek çocukları olan Melek Naz'a 3 günlükken karnındaki şişkinlikle gittiği hastanede, daha çok İskandinav ülkelerinde görüldüğü için adına ''Fin tipi'' konulan Konjenital Nefrotik Sendromu teşhisi konuldu. Vücudunda yaygın bir şekilde ödem, idrarında yüksek miktarda protein bulunan ve kandaki albumin düzeyinin az olduğu minik Melek Naz, 12 gün süreyle Hacettepe Üniversitesi Hastanesi'nde tedavi gördü. Teşhis konulduktan sonraki 3.5 ay içerisinde her gün 6 saat ilaç tedavisi gören Melek Naz'ın durumu ağırlaşınca Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Burada 38 gün yoğun bakım ünitesinde kalan ve bir böbreği alınan Melek Naz, yoğun bakımdan çıkarıldıktan sonra da Erzurum'a dönerek burada ilaç tedavisine devam etti.
Büyüme geriliği nedeniyle 17 aylık olmasına rağmen yürüyemiyor
17 aylık kısa ömrünü hastanede ve evde ilaç tedavileri görmekle geçiren Melek Naz, bu süre içerisinde 5'i kateter takılması olmak üzere 6 cerrahi müdahale geçirdi. Hastalık nedeniyle büyüme geriliği de oluşan Melek Naz, 17 aylık olmasına rağmen yürüyemiyor. Sağlığına kavuşması için tek şansı böbrek nakli olması gereken minik Melek Naz'a annesi Yeşim Yurdatapan böbreğini vermek için gönüllü oldu. Nakil için Erzurum'dan Antalya'ya taşınan Yurtapan ailesi, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Enstitüsü'ne başvurdu.
Enstitü Müdürü Doç. Dr. Ayhan Dinçkan tarafından muayene edilen ve nakil için kilo alması gereken minik Melek Naz ve ailesi Antalya'da yaşamaya başladı. Melek Naz'ın 8 kiloya ulaşmasının ardından naklin yapılmasına karar verildi. Akdeniz Üniversitesi'nde sevimliliği ile organ nakli merkezi doktor ve hemşirelerin maskotu haline gelen minik Melek Naz, annesinden alacağı böbrekle sağlığına kavuşacağı günü bekliyor.
Melek Naz'ın babası Çağlar Yurdatapan, zor günler yaşadıklarını ve sıkıntılı süreci böbrek nakli olarak atlatacaklarına inandıklarını söyledi. Tek isteklerinin kızlarının yüzündeki gülümsemenin hiç bir zaman solmaması olduğunu anlatan Yurtapan, ''Kızımız ismini çok güzel taşıyor. Görenler kızımızın 'Melek'ler kadar güzel ve şirin olduğunu söylüyor. O sevimliliği ve afacanlığı ile herkesin sevgisini kazıyor. Sağlığına kavuşarak yaşıtları gibi yürümesini ve sağlıklı bir hayat sürmesini istiyoruz. Yüzündeki o sevimli gülümsemenin bir ömür boyu sürmesini hayal ederek yaşıyoruz'' dedi.
AA
Kaynak: Diyarbakır Söz