Dünya Sağlık Örgütü ve UNICEF’in bebeklerin doğumdan itibaren ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmelerini, 7’nci aydan itibaren ek gıdalara başlanılmasını ve iki yaşına kadar emzirmeye devam edilmesini önerdiğini söyleyen Neonatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Kul, “Bebeğin ihtiyacı olan en uygun besin öğelerini vererek ideal büyüme ve gelişmeyi sağlamak, enfeksiyonlardan ve hastalıklardan korumak, bağışıklığı desteklemek bebek beslenmesindeki temel amaçlardır. Bunları karşılayan da bebeğin kendi annesinin sütüdür. Ayrıca emzirmek sadece bebek için değil anne için de çok faydalı” diye konuştu.
“ANNE SÜTÜ SAĞLIK SORUNLARININ ÖNÜNE GEÇEBİLİR”
Anne sütünün bebeğe yararlarını açıklayan Prof. Dr. Kul, “Anne sütü bebeğin büyümesi ve gelişmesi için emzirme süreci boyunca bebeğin tüm gereksinimlerini karşılar. Bebek büyüdükçe gereksinimlerine göre anne sütünün içeriği de değişir. Anne sütü kısa ve uzun vadeli birçok sağlık sorununun önüne geçebilir. Orta kulak iltihabı, solunum yolu enfeksiyonları ve ishale karşı koruduğu bilinen anne sütünün aynı zamanda diyabet, astım ve kardiyovasküler hastalıklar gibi bazı kronik hastalıklarında riskini azalttığı düşünülüyor. Anne sütü ile beslenen bebeklerin vücut ağırlık ve boy artışları formül süt ile beslenen bebeklere oranla daha fazla. Ayrıca anne sütünün nörolojik gelişme üzerinde de olumlu etkileri bulunuyor. Sadece anne sütü ile beslenen bebeklerin, görme fonksiyonlarının da daha iyi olduğu birçok çalışmada gözlenmiştir” dedi.
“EMZİREN ANNELER GEBELİK SONRASI FAZLA KİLOLARINI DAHA KOLAY VERİR”
Emzirmenin anne sağlığı içinde birçok yararı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kul, son olarak konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Öncelikle emziren anneler ebeveyn rolüne daha kolay uyum sağlar. Emziren annelerde diyabet, yumurtalık kanseri ve meme kanseri görülme oranı daha düşüktür. Ayrıca ileride ortaya çıkabilecek inme de dâhil birçok kardiyovasküler hastalık riskini azaltır. Emziren anneler gebelik sonrası fazla kilolarını daha kolay verir. Emzirmenin beden sağlığı kadar ruh sağlığı üzerinde de olumlu etkileri bulunmaktadır. Depresyon riskini azalttığını bildiren araştırmalar mevcuttur.”
Kaynak: Diyarbakır Söz