Başbakan Binali Yıldırım, WOW Hotel Kongre Merkezi'nde düzenlenen "21. Avrasya Ekonomi Zirvesi"ne katıldı. Burada konuşan
Yıldırım, "Dünya çok hızlı değişiyor. Hızlı bir dönüşüm yaşıyoruz. Bu sancılı süreçte küresel ve özellikle bölgesel gerilimler belirsizliği arttırıyor. Ekonomileri olumsuz yönde etkiliyor. Çevre ülkelerde devam eden otorite boşluğu, istikrarsızlık, iç savaş, terör örgütleri bölgenin istikrarına şüphesiz zarar veriyor. Bölgemizde bu sıkıntılar yaşanırken Türkiye ne yapıyor? Türkiye'nin yaptığı şey çok açık; bir yandan terörle mücadele yaparak hem Avrasya bölgesinin hem de Avrupa'nın güvenliğini sağlıyor. Ve çok büyük bir mülteci sorununu tek başına göğüsleyerek bölgemizde ve dünyada mülteci sorununun daha da kötüleşmesinin önüne geçiyor. Diğer yandan ülkeyi kalkındırmak ekonomimiz daha da güçlendirmek için kararlar alıyoruz. Çok şükür bu mücadelemizde bugüne kadar başarıyı elde ettik. 15 yıldır biz bunu yapıyoruz. 15 yılın her geçen yılı da bütün zorluklara rağmen istediğimiz hedeflere ulaşmakla sonuçlanıyor" dedi.
"TÜRKİYE ARALIKSIZ OLARAK BÜYÜYEN BİR ÜLKE"
"Türkiye aralıksız olarak büyüyen bir ülke" diyen Başbakan Yıldırım, "Türkiye 2008 sonlarında başlayan küresel krize rağmen kesintisiz yüzde 5,8 oranında büyümeyi başarmış bir ülkedir. Bu ne anlama geliyor? Bu Çin ve Hindistan'dan sonra dünyada istikrarlı olarak büyümeyi sağlayan ülke anlamına geliyor. Türkiye'nin göstergeleri bundan ibaret değil" ifadesini kullandı.
"BALKANLAR BÜYÜK BİR ACI YAŞADI"
Başbakan Yıldırım, "Balkanlar büyük bir acı yaşadı. Bu acının üzerinden 23 yıl geçti; ama izleri hala devam ediyor. Hala istikrar güven istediğimiz noktada değil. 90'lı yıllarda başlayan savaşın ortaya çıkardığı yıkım, tahribat tam anlamıyla giderilmiş değil. O savaşın acıların en iyi o bölgede yaşayan dostlarımız bilir. Bugün Balkanlar'da barışın, güvenin, istikrarın sürdürülebilir hale gelmesi için hepimizin üzerine büyük görevler düşüyor. Çünkü Ortadoğu'da zaten yeterince sorunumuz var. Başka bölgelere de bu sorunun yayılmasının önüne mutlaka geçmemiz gerekiyor. Bunun için Türkiye Balkanlar'da bu anlayışla hareket ediyor. Türkiye'nin emperyal hedefleri hiç olmadı, bundan sonra da olmaz. Türkiye gittiği yere iyilik, dostluk, barış için gider. Biz Balkanlar gelişsin Türkiye gelişsin diyoruz" diye konuştu.
"SOKAK KABADAYILARI GİBİ KAVGA EDİYORLAR"
Başbakan Binali Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hepimize ortak sorumluluk düşüyor. Özellikle ellerinde büyük güç bulunan ülkeler, Birleşmiş Milletlerin daimi temsilcileri bugünlerde çok daha büyük sorumluluk altındalar. Yaptıkları ne; tweetler atarak birbirlerini tehdit ediyorlar. Kardeşim dünyanın, bölgenin geleceğini sizin karşılıklı atışmanıza, milyonlarca insanın yok olmasına seyirci mi kalacak? Efendim 'Benim daha iyi füzem var.' Yok öbürü diyor 'benim daha iyi füzem var. Gönder bakalım. Göndermezsen şöyle olur'. Sokak kavgası. Sokak kabadayıları gibi kavga ediyorlar.
Ama sonucu kim ödüyor? Bedeli kim ödüyor; garip gureba, sivil insanlar ödüyor. Onun için zaman rekabet zamanı değildir. Zaman bölgedeki yaralı sarma zamanıdır, bir araya gelme, 'Sen daha güçlüsün, ben daha güçlüyüm' kavgasını bir kenara bırakma zamanıdır. El ele vererek gerçekten Suriye'nin de Irak'ın da toprak bütünlüğünü sağlayarak terör örgütleriyle çifte standart yapmadan, terör örgütleri arasında sıralama yapmadan topyekün mücadele zamanıdır. Biz Türkiye olarak bunu yapıyoruz."
"KİMSENİN BİR KARIŞ TOPRAĞINDA GÖZÜMÜZ YOK"
Başbakan Yıldırım, "Kimsenin bir karış toprağında gözümüz yok. Ama başkalarının da bizim toprağımıza göz koymasına asla müsamaha göstermeyiz. Böyle de bir hassasiyetimiz var. Her ülkenin aynı hassasiyeti var" şeklinde konuştu.
"2017'de olduğu gibi 2018'de de büyümeyi sürdürülebilir şekilde devam ettireceğiz" diyen Yıldırım, "Soğutma falan yok, aşırı ısıtma da yok. Kararında büyüme devam edecek. Orta vadedeki hedeflediğimiz büyüme oranını devam ettireceğiz. Onun altına değil, üstüne çıkabiliriz. Enflasyonla mücadelede hiçbir rehavet yok. Enflasyonla mücadele önemli çünkü bu, yatırımcının karanını da etkiliyor, vatandaşın ekonomisini de etkiliyor, Dolayısıyla burada dikkatimiz üzerinde olacak. Enflasyonun yükselmemesi için alınması gereken anlık tedbirler, orta-uzun vadeli tedbirler alıyoruz, almaya devam edeceğiz. Faizler ve kur konusu; bunların konjonktürel gelişmelerle ilgili olduğunu biliyoruz, çünkü göstergeler bu durumu doğrulamıyor, göstergelerimiz başka bir şey söylüyor. Bu ayrışma tamamen küresel şartlardan ve bölgemizdeki jeopolitik risklerin etkisiyle oluyor. Bir tedirginlik oluyor insanlarda, 'savaş mı olacak, oldu mu, Amerika Rusya tehdit ediyor birbirlerini'... Bunların getirdiği, geçici yaşanan dalgalanmalardır. Bunun etkileri de sınırlı olacaktır, hem geçici olacak hem de sınırlı olacak. Gereken tedbirler tabii ki alınacak" ifadesini kullandı.
Kaynak: Diyarbakır Söz