Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium'da partisinin 'Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'na katıldı. Burada konuşan Erdoğan, toplantının partisi ve Türkiye için hayırlı olmasını diledi. Erdoğan, koronavirüs nedeniyle hayatını kaybeden Konya Çumra Belediye Başkanı Halit Oflaz'a Allah'tan rahmet, eşine ve çocuklarına sabırlar diledi.
'BAŞARILI BİR AMELİYAT GEÇİRDİ'
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler'in dün toplantıya gelirken Kırıkkale'de meydana gelen kazada yaralandığını anımsatan Erdoğan, "Bu sabah ameliyatını geçirdi, başarılı bir ameliyat. İnşallah bir haftalık istirahatten sonra o da tekrar mesaisine yeniden başlayacaktır" dedi.
'TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK PARTİSİYİZ'
Erdoğan, geçtiğimiz hafta partisinin 19'uncu kuruluş yıl dönümünü kutladıklarını anımsatarak, "2001'den beri AK Parti'nin tüm kademelerinde bu davaya gönül vermiş, hizmet etmiş, katkı sağlamış, partimize oy vermiş tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. 'Büyük ve güçlü Türkiye' sevdasıyla halen bu çatı altında görev yapan, koşan, koşturan yol arkadaşlarımı gönülden tebrik ediyorum. 19 yıl önce dualarla diktiğimiz AK Parti fidanı, hamdolsun bugün 83 milyonun tamamını kuşatan ulu bir çınara dönüştü. 10.5 milyonu aşan üye sayısıyla ülkemizin en büyük siyasi partisiyiz. Milletimizin tüm fertlerini, bütün renklerini bünyesinde barındıran güçlü bir kadroyuz. 19 yıl gibi kısa bir sürede, Türkiye'yi başarıdan başarıya taşımış, siyaset tarihine altın harflerle nakşolmuş bir partiyiz. Bizlere böyle bir onuru nasip ettiği için Rabbimize ne kadar hamd etsek azdır. 14 Ağustos 2020 tarihi itibariyle 19 yılı hizmetlerle, eserlerle, Türkiye'ye aziz milletimize, demokrasimize yaptığımız tarihi nitelikte katkılarla alnımızın akıyla bunları geride bıraktık" dedi.
Milletin son 19 yılda büyük bedeller ödediğini belirten Erdoğan, "Vesayet odaklarının direnişinden darbe teşebbüslerine, terör saldırılarından ihanetlere kadar pek çok badireyle yüzleştik; ama yılmadık, tehditler karşısında sinmedik, şantajlara prim vermedik. 'İnanıyorsanız üstünsünüz' müjdesiyle hep daha çok çalıştık, daha çok gayret gösterdik. Çünkü biz yola koltuk hırsıyla değil, milletimize hizmet aşkıyla çıktık" diye konuştu.
'NEFESİ YETMEYENLER, NEFESİ KESİLENLER, YOLUNU ŞAŞIRANLAR DA OLDU'
Erdoğan, 14 Ağustos 2001'de 'bismillah' diyerek çıktıkları yolda pek çok imtihanla karşılaştıklarını belirterek, "19 yıl boyunca defalarca sınandık, tehdit edildik, ihanete uğradık. İçeriden ve dışardan sayısız saldırıya maruz kaldık. Ancak milletin emanetini sırtlanlara yedirmedik. Manşetlerle çarpışa çarpışa, ülkemize ve partimize kurulan tuzakları boza boza bugünlere ulaştık. 19 yıllık bu uzun yolculukta sabırla yürüyenler olduğu gibi, elbette nefesi yetmeyenler, nefesi kesilenler, yolunu şaşıranlar da oldu. Bu yolculukta böbürlenenler, kibrine yenik düşenler, zaferi ve başarıyı kendinden menkul görenler oldu. Bunların hiçbirisine eyvallah etmedik. Yolda kalanlara, bizimle yollarını ayıranlara aldırmadan, kutlu mücadelemize devam ettik. Niçin siyaset yaptığımızı, bu dünyadaki varlık sebebimizin ne olduğunu hafızamızdan bir an olsun çıkarmadık ve çıkartmayacağız. Bugüne kadar maskeli, gizli ajandalı, kapalı kapılar ardından bir siyaset yolu izlemedik. Bundan sonra da bu tür yanlış yollara tenezzül etmeyeceğiz. Başkaları ne yaparsa yapsın biz vefayı, sadakati, yol ve silah arkadaşlığını gözetecek bu ilkeleri kendimize rehber kılmaya devam edeceğiz. Kimseye ayrımcılık yapmayacağız" diye konuştu.
'HALİÇ'İ BUGÜN NE HALE GETİRDİĞİNİ GÖRÜYORSUNUZ'
Erdoğan, şov yapmak, medyada gündem olmak yerine, eserlerin, milletin gönlünü kazanmanın peşinde koşacaklarını vurgulayarak, "Bugüne kadar hep hizmetlerimizle konuştuk. İnsanımızın huzuruna uçuk vaatlerle değil, üzerinde çalışılmış, emek verilmiş, artısı eksisi iyi düşünülmüş uygulanabilen programlarla çıktık. Seçim döneminde atıp tutanların, düne kadar yunusların gezdiği Haliç'i bugün ne hale getirdiğini sizler de görüyorsunuz değil mi? Onu o hale getiren bizdik; ama şimdi bakın ne hale geldi. Ülkemizin pek çok yerinde benzer tablolara maalesef şahitlik ediyoruz. Çöp dağlarıyla İstanbul'u teslim aldık, şimdi tekrar İstanbul çöp dağlarıyla, adeta bir rezillik. İş bilenin kılıç kuşananın. Daha 1.5 yıl öncesine kadar belediyecilik hizmetlerinde hiç bir sıkıntının yaşanmadığı şehirlerimiz, toplanmayan çöpler, akmayan sular, bir türlü durağa gelmeyen otobüslerle şu anda gündem oluyor. Birçok şehirlerimizde insanımıza sunulan hizmetlerin hem kalitesinde hem sayısında ciddi düşüşler var. Evet ne demiştik biz yola çıkarken, İstanbul'u özellikle söylüyorum, 'çöp, çamur ve çukur'. Bazı şehirlerde yeniden insanımızın kabusu oldu bunlar. Çöp, çukur, çamur. Öyle aldık; ama tertemiz hale getirdik." ifadesini kullandı.
'BAY KEMAL BU SÖZLERİ VERMEMİŞ MİYDİ?'
İdeolojik belediyeciliğin tekrar hortladığını, belediye çalışanlarının kılık kıyafeti, siyasi görüşü göre ayrımcılığa uğramaya başladığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bilhassa AK Parti'den CHP'ye geçen belediyelerde, bazı yöneticilerin bir öç alma, intikam alma hevesi ile hareket ettiğini görüyoruz. Seçimlerde 'kimsenin ekmeğiyle oynamayacağız' diyenler, göreve geldikten sonra binlerce insanı işinden, aşından etti. Bay Kemal bu sözleri vermemiş miydi? Bu sözleri veren Bay Kemal, o garip insanları işinden aşından ekmeğinden etmedi mi? Biz böyle sahnelerin yaşanmasına asla müsaade etmedik. Seçim döneminde söylediklerimizi, sandıklar kapandıktan sonra unutanlardan da olmadık. Malumunuz, 31 Mart seçimleri öncesinde gerek büyükşehir, gerekse il ilçe bazında mahalli idarelerle ilgili vizyonumuzu ilan etmiştik. Manifestomuzda nasıl bir belediye başkanı olacağımızı, şehrimizin hangi sorununa öncelikle çözüm arayacağımızı kamuoyu ile paylaşmıştık. Her birinizin son 1,5 yıldır yürüttüğünüz çalışmalarda ilan ettiğimiz prensip ve ilkeleri rehber edindiğinize inanıyorum. Bu hafta sonu Rize'deydik, Ayder Yaylası'nı dolaştık. Gerek altyapı, gerek üst yapı çalışmaları devam ediyor. Bu manifestonun gereğini Ayder Yaylası'nda inşallah hayata geçireceğiz. Ardından Uzungöl'ü ele alıp hayata geçireceğiz. Çünkü belediyecilik AK Parti'nin işidir. Bunu biz yapacağız" dedi.
'25 AĞUSTOS'TA İNŞALLAH AHLAT'A GİDECEĞİZ'
"Her zaman söylüyorum; yerelde başarılı olmayan devlet idaresinde varlık gösteremez" diyen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Biz önce yerel yönetimlerde millete rüştünü ispat etmiş ondan sonra ülke yönetimine talip olmuş bir hareketiz. Tabii 25 Ağustos geliyor. 25 Ağustos'ta inşallah Ahlat'a gideceğiz. Tabii koronavirüs sebebiyle geniş çaplı bir yolculuğumuz bu sene olmayacak. Dar kapsamlı bir yolculuk gerçekleştireceğiz Ahlat'a. Ahlat'a güzel bir Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve öğrencilerimizle ilgili de şöyle iki yurt gerçekleştirmiş durumdayız. Derdimiz Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile tarihi ayağa kaldırmak. Zira Sultan Alparslan Ahlat'ta geceleyip oradan Malazgirt'e yola çıkmıştı. Biz de şimdi tarihi burada analım istiyoruz. Geceyi Ahlat'ta geçirip, ondan sonra 26'sının sabahı da Malazgirt'e hareket edelim diyoruz. Arkadaşlarımız şuan hazırlıklarını yapıyorlar. Çok anlamlı bir Malazgirt analım istiyoruz. Ahlat'ta kabristan ziyaretleri, toplantı ve ertesi sabah da yola revan olalım."
'YERELDE YAŞANACAK EN KÜÇÜK SIKINTININ BEDELİNİ ÜLKE ÇAPINDA ÖDERİZ'
Yerelde yaşanacak en küçük sıkıntının bedelini ülke çapında ödeyebileceklerini kaydeden Erdoğan, "Bunun için çalışmalarınızı yürütürken ufkunuzu sadece şehrinizin sınırlarına hapsetmemelisiniz. Attığınız her doğru ve yanlış adımın diğer 80 vilayetimizde yansımaları olduğunu bilmelisiniz. AK Partili bir belediye başkanı olarak sizler, şehrinizle beraber 83 milyonun her bir ferdinin mesuliyetini omuzlarında hissetmelisiniz. İnşallah her birinizin bu hassasiyetle çalışmalarınızı devam ettireceğinize inanıyorum. Biz de bu süreçte size destek verecek, her türlü katkıyı sunacağız. Genel Merkezimizde çalışmaları yapılan Yerel Yönetimler Reformunu önümüzdeki yasama yılında gündeme getirmeyi planlıyoruz. Böylece, mahalli idarelerimizin pek çok kronik sorununu hal yoluna koymayı ümit ediyoruz" dedi.
'SİYASETİ GENÇLEŞTİREN AK PARTİ'DİR'
Bugünkü istişare toplantısının temasını gençlerin oluşturduğunu kaydeden Erdoğan, AK Parti olarak 18 yıllık iktidarları döneminde gençleri hep el üstünde tuttuklarını söyledi. Erdoğan, şunları kaydetti:
"Gençlerimize daima öncelik verdik. Siyaseti gençleştiren, gençleri Türkiye'nin geleceğinde söz sahibi yapan AK Parti'dir. Bizde gençlerle ilgili yaş 30'dur. 30'a gelen genç bir üst sınıfa terfi eder. Şu anda bizim 1 milyona yakın gencimiz üyemizdir. Aynı şekilde kadınlarda da yaklaşık 5 milyon üyemiz var. İkisini yan yana koyduğumuz zaman 6 milyon. 5 milyon da diğerleri işte 11 milyon. Diğer partilerin böyle bir üye kaydı söz konusu değil. Şimdi bir hedefimiz var. Seçime kadar yılda 1 milyon olmak üzere 4 milyon üye kaydını gerçekleştirmek. Ve seçimlere çok daha güçlü, çok daha farklı bir şekilde gireceğiz. Eğitimden spora, istihdamdan seçimlere kadar pek çok reformu gençlerimiz için gerçeğe dönüştüren yine AK Parti'dir. Hizmetlerimizde planlama ve projelerimizde gençleri her zaman dikkate alıyor, projeksiyonlarımızı genç nüfusa göre yapıyoruz. 300 belediyemizin gençlik merkezlerinde yürüttüğü çalışmalar incelendi, bir ekip gençlikle ilgili gençlikle ilgili çalışma yapan kurumların faaliyetlerini değerlendirdi. Üç yıllık çalışmanın neticesinde ortaya kapsamlı belediye gençlik faaliyetleri çıktı. Bu projeyle gençlerimizin kişilik ve karakter girişimlerinin desteklenmesi, milli ve manevi değerlerle bezenmesi, spor faaliyetleriyle fiziki gelişimlerine katkı sunulması, mesleki ve akademik beceri elde etmeleri, kariyer planlamalarında kabiliyetlerin keşfedilip isabetli adımlar atmaları hedefleniyor. Bu çalışma ile aynı zamanda belediyelerimizin birbirleri arasında tecrübe paylaşımına da vesile olacağız. Biz de belli aralıklarla çalışmayı takip edecek, sürece dair ilgililerden bilgi alacağız. Sizlerden 2023'e giden yolda önemli bir adım olarak gördüğüm bu projeye sahip çıkmanızı istiyorum."
Kaynak: Diyarbakır Söz