Yaparız diyorsak yaparız

"Türkiye'nin artık sabrı sınanacak, kararlılığı, imkanları ve cesareti test edilecek bir ülke olmadığını herkesin görmesini istiyoruz. Yaparız diyorsak yaparız ve bedelini de öderiz. Varsa bedel ödeme pahasına karşımıza çıkmak isteyen buyursun gelsin, yoksa çekilsinler önümüzden biz kendi işimize bakalım"

Yaparız diyorsak yaparız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye'nin artık sabrı sınanacak, kararlılığı, imkanları ve cesareti test edilecek bir ülke olmadığını herkesin görmesini istiyoruz. Yaparız diyorsak yaparız ve bedelini de öderiz. Varsa bedel ödeme pahasına karşımıza çıkmak isteyen buyursun gelsin, yoksa çekilsinler önümüzden, biz kendi işimize bakalım." dedi.

MİLLİ PARK ALANI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malazgirt Milli Park Alanı'nda düzenlenen Malazgirt Zaferi'nin 949. yıl dönümü kutlama programında yaptığı konuşmada, milletçe kenetlenilen dönemlerde büyük zaferler kazanıldığına işaret ederek, 1071'de yaşananlara bakıldığında bu kaidenin bir tezahürünün görüldüğünü söyledi.

ANADOLU’DA İLK TÜRK DEVLETLERİ

Anadolu'da ilk Türk devletlerini teşkilatlandırmakla görevlendirilen boyların kısa sürede otoriteyi tesis ettiklerini, boyların iskanını, arazinin intizamını ve verimli kullanımını sağlayan bu beyliklerin, sosyal ve ekonomik hayatı kendi usullerince şekillendirdiklerini aktaran Erdoğan, bu ilk beylikler zamanında inşa edilen camiler, medreseler, kütüphaneler, çeşmeler, köprüler, çarşılar, hanlar ve kervansaraylarla Anadolu'nun yepyeni bir çehreye büründüğünü vurguladı.

AKDENİZ’E HAKİM OLMAK

Anadolu topraklarında hakimiyeti kaybeden Bizans'ın ise Avrupa devletlerine "Hristiyanların kutsal topraklarını kurtarın" çağrısıyla yeni entrikalar peşine düştüğünü, esasen Anadolu'nun Türkler tarafından fethedilmesinin sadece Bizans'ta değil, Avrupa'da da büyük bir hüsrana sebep olduğunu belirten Erdoğan, "Çünkü Avrupalıların 'dünyaya hükmetmek için Akdeniz'e hakim olmak, Akdeniz'e hakim olmak için de Anadolu'ya hakim olmak gerekir' şeklinde formülleştirdikleri bir idealleri vardı. Malazgirt Zaferi, bu hesapları altüst etmiştir." dedi.

HAYAL KIRIKLIĞI

Batılıları derinden sarsan bu hayal kırıklığının ve Türkleri Anadolu'dan kovma hevesinin Haçlı Seferleri'nin başlamasına sebep olduğunu anlatan Erdoğan, "Haçlı Seferleri, Batılının bilinçaltındaki İslam düşmanlığını en açık şekilde ortaya koyan tarihi hadiselerden bir tanesidir. Bu seferler neticesinde milyonlarca şehit verdik. Şehirlerimiz, kasabalarımız, köylerimiz harap oldu. Baskınlara, yağmalara, salgın hastalıklara direnmek zorunda kaldık. Fakat hiçbir zaman zalime boyun eğmedik, milletimize boyunduruk vuramadılar, bizi bu topraklardan atmayı, vatansız bırakmayı başaramadılar. Milletimizi birbirine düşürmeye, devletimizi yıkmaya muvaffak olamadılar." diye konuştu.

Bizans'ın mirasının Fatih Sultan Mehmet Han ile birlikte Osmanlı'ya geçtiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bizans'ın varisliğine bile layık olamayanların bugün yine arkalarına Avrupalıları alarak haksızlık, hukuksuzluk, korsanlık peşinde koşmaları tarihten ibret alamadıklarının işaretidir. Daha bir asır önce Anadolu'yu perişan bir şekilde terk etmek zorunda kalanların şimdi Ege'de sahte kabadayılık peşinde koşması, mezarlıkta ıslık çalma psikolojisinin tezahüründen başka bir şey değildir.

NE GEREKİYORSA YAPMAKTA KARARLIYIZ

Korkunun ecele faydası yoktur. Türkiye, Akdeniz'de de Ege'de, Karadeniz'de de hakkı olanı alacaktır. Biz nasıl kimsenin toprağına, egemenliğine, çıkarına göz dikmiyorsak, kendimize ait olanlardan da asla taviz vermeyeceğiz. Bunun için siyasi, ekonomik, askeri bakımdan ne gerekiyorsa yapmakta kararlıyız. Muhataplarımızı kendilerine çekidüzen vermeye, mahvolmalarına yol açacak yanlışlardan uzak durmaya davet ediyoruz.

Türkiye'nin artık sabrı sınanacak, kararlılığı, imkanları ve cesareti test edilecek bir ülke olmadığını herkesin görmesini istiyoruz. Yaparız diyorsak yaparız ve bedelini de öderiz. Varsa bedel ödeme pahasına karşımıza çıkmak isteyen buyursun gelsin, yoksa çekilsinler önümüzden biz kendi işimize bakalım."

"BİN YILDIR HİÇBİRİSİ EMELİNE ULAŞAMADI"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu topraklarda bin yıldır karşılaştıkları bütün badirelerden Malazgirt ruhuyla kurtulduklarını belirterek, Kosova'da da Niğbolu'da da Haçova'da da aynı ruhla mücadele ettiklerini anlattı.

"Çanakkale'yi geçilmez yapan da bu ruhtu, İstiklal Harbi'nde yedi düvele karşı bu ruhla galip geldik, 15 Temmuz destanını da işte bu ruhla yazdık." diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün de farklı cephelerde azim ve kararlılıkla yürüttüğümüz mücadeleleri aynı ruha borçluyuz. Nasıl dün Türkistan'dan Anadolu'ya akan sadece fetih ordusu değil, adalet ve muhabbet kervanıysa bugün de gittiğimiz her yere bu erdemleri taşıyoruz. Bin yıldır Anadolu'daki her kesimden insanımızın kalplerinde kurulan o güçlü köprü, sonsuza kadar ayakta kalacaktır. Atalarımızın Anadolu'ya ektiği sevgi, muhabbet, kardeşlik ve dayanışma ruhu öylesine kök saldı, öylesine büyüdü ki bin yıldır bu hukuku bozmaya çalışanların hiçbirisi emeline ulaşamadı. Ne yaparlarsa yapsınlar, hangi çirkin kumpasa yönelirlerse yönelsinler her defasında milyonları karşılarında tek yürek olarak buldular. Çünkü biz bu toprakların emanetçisi değil, asıl sahibiyiz.

Bu toprakların altında biz varız, üstünde de biz varız. Yahya Kemal'e Paris'te olduğu bir dönemde Anadolu nüfusunun ne kadar olduğu sorulur. Merhum Yahya Kemal de o zamanki nüfusun neredeyse 3- 4 katı bir rakam söyler. Muhatapları 'nüfusunun miktarını biz farklı biliyoruz' dediğinde ise Yahya Kemal, 'Biz ölülerimizi de sayarız' diye cevap vermiştir. Bu toprakların üstünde ne varsa altında yatanların eseridir. Bin yıldır bu topraklarda kök salan kardeşlik, muhabbet ve dayanışma hukuku, tüm kışkırtmalara ve karanlık oyunlara rağmen sökülemedi, bundan böyle de sökülemeyecektir. Türkiye'ye yönelik ameliyat yapma hevesleri kursaklarında kalanlar, aradıkları fırsatı bulamayacaklardır. Siyasette, ekonomide, askeri alanda elde ettiğimiz her yeni başarı, geleceğimize daha güvenle  bakmamızı sağlıyor.

"YENİ MÜJDELERLE BU BAŞARIYI ÇOK DAHA İLERİLERE TAŞIYACAĞIZ"

Karadeniz'de keşfedilen doğal gaz rezervinin millete uzun zamandır ihtiyacı olan morali ve kaynağı sağladığını ifade eden Erdoğan, "Bu doğal kaynaktan elde edilecek gelir 83 milyon vatandaşımızın her birinin hayat kalitesinin yükseltilmesinde, ülkemizin hedeflerine daha hızlı ulaşmasında kullanılacaktır. İnşallah yeni müjdelerle bu başarıyı çok daha ilerilere taşıyacağız. Malazgirt'te başlayan büyük yürüyüşümüzün bu önemli durağı ufkumuzu derinleştirmiş, umudumuzu güçlendirmiş, azmimizi bilemiştir. Rabbimizin önümüze açtığı bu hayırlı yolun bereketiyle artık geleceğimize daha güvenle bakıyoruz." dedi.

Yahya Kemal Beyatlı'nın "Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbi / Senin uğrunda ölen ordu, budur ya Rabbi / Ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın / Galib et, çünkü bu son ordusudur İslam'ın." dizelerini okuyan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Malazgirt Zaferi'nin 949. yıl dönümünü tebrik ediyorum. Sultan Alparslan'ı ve ordusunda bulunan askerlerinin her birini rahmetle yad ediyorum. Bin yıldır bu toprakları vatanımız kılmak için canlarını ortaya koyan tüm şehitlerimize, gazilerimize, kahramanlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Okçular Vakfımızı, Malazgirt ruhuna sahip çıktıkları için tebrik ediyorum. Meclis Başkanımız Sayın Mustafa Şentop ve Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'ye, Cumhur İttifakı'mıza verilen bu destek sebebiyle özellikle şahsım, partim ve milletim adına teşekkür ediyorum."

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler