Genel Kurulda siyasi parti gruplarının önerileri ayrı ayrı ele alındı.
Partisinin "Döviz kurunda meydana gelen ani artışın ekonomi üzerine etkileri" hakkında verdiği öneri üzerine konuşan İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, Cumhurbaşkanı'nın, Merkez Bankasına açıkça talimat verdiğini, bugün itibarıyla Merkez Bankasının bağımsızlığından söz edilemeyeceği gibi itibarından da söz edilemeyeceğini öne sürdü.
"Pusulasını kaybetmiş bir ekonomi yönetimi var." diyen Usta, ekonominin temelleri hazırlanmadan faizin düşürülmesi için atılacak adımların, yüksek faiz olarak geri döneceğini söyledi.
Usta, "Türkiye bir yönetim bunalımı yaşıyor. Bundan sonra Türkiye'de enflasyon hızlanacak. Çok yakında yüzde 30 enflasyonları göreceğiz. Büyüme düşecek, finansal sistem ciddi risk altındadır. Türkiye ekonomisi cinnet getirmektedir. Olup bitenlere de sadece Türkiye düşmanları sevinir." ifadelerini kullandı.
Usta, dış borcun yılbaşından bu yana 2,7 trilyon lira arttığını da belirterek, "Esas mandacı kim?" sorusunu yöneltti.
HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "ekonomik kurtuluş savaşı" ifadesini kullandığını hatırlatarak, "Kurtuluştan kastedilen iktidar ve yandaşlarının kurtuluşu." görüşünü ileri sürdü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın halkı umursamadığını iddia eden Kerestecioğlu, "Halkı sadece yoksulluğa sürüklüyor. Sussun Erdoğan." dedi.
CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, kürsüden bir dolar göstererek, Türk lirası karşılığının 13 liraya ulaştığını söyledi. Çiftçinin üretim girdilerinin hepsinin dolara bağlı olduğuna işaret eden Özer, "Sayın Cumhurbaşkanı ve onun gibi düşünenlere soruyorum: Döviz kuru neden artıyor? Dolarla maaş mı alıyorsunuz? Yok, öyle değilse döviz kurundaki bu artışa neden seyirci kalıyorsunuz?" sorularını yöneltti.
AK Parti Denizli Milletvekili Nilgün Ök, Kovid-19 salgınının eşi benzeri görülmemiş şiddet ve büyüklükte bir krize yol açtığını, Türkiye'nin de küresel ekonomik gidişattan etkilendiğini anlattı.
Türkiye ihracatının, Ekim ayı itibarıyla 215 milyar doları aştığına dikkati çeken Ök, kurdaki hareketliliğin herkesin farkında olduğunu söyledi. Ök, şunları kaydetti:
"Geçmişte uzun bir süre denenmiş ama bir türlü sonuç alınamamış, yüksek faiz-düşük kur kısır döngüsü, 'düşük kurla bol bol ithalat yapalım, üretmeyelim cari açığımız artsın.' yerine yatırım, üretim, istihdam, ihracat, büyüme odaklı ekonomi politikamızla ülkemiz ve milletimiz için doğru olanı yapmakta kararlıyız. Kura müdahale etmiyoruz, dalgalı kuru tercih ediyoruz. Ama şunu da unutmayalım ki, bir ekonomik saldırı ve algı operasyonuyla, gece yarısı atılan tweetlerle, 'Millete aman dolar alın, dolar 15 lira olacak.' algı operasyonuyla buraya gelmiştir. Bugün piyasaya baktığımızda bankalardaki döviz oranları en yüksek seviyede."
Bu durumla mücadele edeceklerini vurgulayan Ök, yatırımı, üretimi, ihracatı teşvik edeceklerini, istihdamı artıracaklarını belirtti. Vatandaşların müsterih olmasını da isteyen Ök, Türkiye'nin üreteceğini ve kendi kendine yeten bir ülke olacağını söyledi.
Nilgün Ök, Merkez Bankasına yönelik eleştirilere ilişkin "Türkiye tarihinde hiçbir zaman Merkez Bankasının kasasında 128 milyar dolar olmamış, 122 milyar dolar olmuş. Şu anda zaten Merkez Bankası kasasında 122 milyar doları geçmiş bir büyüklük vardır." değerlendirmesinde bulundu.
Görüşmelerin ardından yapılan oylamada İYİ Parti'nin önerisi kabul edilmedi.
HDP'nin "faizin Türkiye ekonomisine etkileri", CHP'nin "Emniyet Teşkilatındaki personellerin yaşadığı sorunlar" hakkındaki grup önerileri de kabul edilmedi.
Öte yandan AK Parti'nin Genel Kurul'un çalışma gündemine ilişkin grup önerisi kabul edildi. Kabul edilen öneri doğrultusunda, 5'inci Yargı Paketi'ni de içeren İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin görüşmelerine geçildi.
Kaynak: Diyarbakır Söz