HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Oluç, partisine mensup milletvekilleriyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturmaya yönelik TBMM'de basın toplantısı düzenledi.
Kobani bahanesiyle düzenlenen eylemlere ilişkin 2015 yılında açılan soruşturma kapsamında Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin daha önce ifade verdiğini belirten Oluç, "5 yıl boyunca yedekte tutulan bu soruşturma şimdi birden bire gündeme getirildi. O zaman ifadesini vermiş olan arkadaşlarımız, bugün hukuksuz bir şekilde gözaltında tutulmaya devam ediliyor. Bunu kınıyoruz. Bu hukuksuzluğu protesto ediyoruz. Ortada ne hukuk ne yargı bıraktınız." diye konuştu.
Bu kararın hedefinin, "HDP'yi demokratik siyasetten tasfiye etmek" olduğunu ileri süren Oluç, "Bu operasyon kesinlikle hukuki bir operasyon değildir. Kesinlikle siyasi bir operasyondur. Siyasi karar alınmıştır." dedi.
Oluç, bugün gözaltında bulunan HDP MYK üyelerinin, 7 Haziran 2015 ve 1 Kasım 2015 seçimlerinin de aynı zamanda yürütücüsü olan MYK üyeleri olduğunu söyledi.
Hedefin "HDP'siz bir Türkiye" olduğunu iddia eden Oluç, "Siyaseten yenemediklerini, yargı yoluyla tasfiye etmeye çalışıyorlar." görüşünü savundu.
Oluç, siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına, derneklere, meslek örgütlerine, kanaat önderlerine teşekkür ederek, "Bu dayanışmayı daha da büyüteceklerini biliyoruz. Çünkü onlar bugün HDP'nin bütün söylediklerine katılmasalar da HDP'siz bir Türkiye'nin demokrasi açısından ne kadar büyük bir kayıp olacağının farkındalar. Bu dayanışmayı, desteği büyütmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.
"HDP'NİN KARAR ORGANI 29 KİŞİDEN OLUŞMUYOR"
HDP Grup Başkanvekili Beştaş ise bu operasyonun sadece HDP'nin 29 MYK üyesine değil, HDP'nin bütün üyelerine yapıldığını savunarak, "HDP'nin karar organı 29 kişiden oluşmuyor. HDP'nin karar organı halktır. Siz, 29 kişiye operasyon yaparak, HDP'nin sesini, sözünü, mücadelesini kısamazsınız." değerlendirmesinde bulundu.
Beştaş, bu operasyonun, HDP şahsında 82 milyon kişiye yöneltildiğini, iktidarın HDP'yi günah keçisi ilan ettiğini iddia ederek, "HDP'nin tek bir tweeti vardır, o da demokratik protesto hakkıdır." diye konuştu.
Gözaltı süresini uzatmanın ve tek bir soru sormadan gözaltında tutmanın, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne göre "işkence" olduğunu savunan Beştaş, HDP'lilerin derhal serbest bırakılmasını istedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz
