CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, 19 Mayıs 1919'un 100'üncü yılını kutladıklarını söyleyerek, 19 Mayıs'ın emperyalistlere boyun eğmemenin, ulusal egemenliğin kuruluşunun tarihi olduğunu bildirdi. Kılıçdaroğlu, Mustafa Kemal Atatürk ile arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet'i demokrasi ile taçlandırma görevinde olduklarını söyleyerek, "Bize ve bütün yurttaşlara gerçek anlamda demokrasiyi getirme sorumluluğu yüklenmiştir. 19 Mayıs kaderimizi kendi ellerimizle belirlemenin tarihidir. 100 yıl önce büyük bir mücadele ve azimle yola çıktık, 1947'de çok partili hayata geçildi. Cumhuriyet demokrasi ile taçlandırmak gerekiyordu, bunun mücadelesi verildi, bedeller ödendi. Bugün ülkemiz 100 yıl önceki mücadele sonucunda elde edilen kazanımların gerisine düşmüş olabilir, otoriter tek adamla yönetiliyor olabilir, güçler ayrılığı ortadan kalkmış olabilir, hayatın her alanındaki kötüye gidişe ses veren bütün yurttaşlar baskıya maruz kalmış olabilir. Düşünce özgürlüğünü ortadan kaldırmalarına rağmen gerçek anlamda demokrasi getirme sorumluluğu yüklenmiştir" dedi.
'BİR YILDA 1 MİLYON 376 BİN KİŞİ İŞSİZ KALDI'
İşsizlik oranının ciddi rakamlara ulaştığını söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Son bir yılda 1 milyon 376 bin kişi işsiz kaldı. Kim işsizliği yaratıyor? Esnaf kepenk kapatıyor, ses çıkarmıyorsun. Sonra da çıkıyor, 'İstihdam seferberliği başlattık' diyorsun. 25 Şubat'ta açıklama yapıyor; '2,5 milyon kişiye yeni istihdam alanı yaratacağız' diyor. 1 milyon 366 kişi işinden oldu. Bu da diyor ki 'Ben ekonomiyi düzelteceğim'. Bunların ekonomisi bu. İşsizlik sokağa çıkamamak demektir, işsizlik umutsuzluktur. İşsizlik bütün kötü alışkanlıkların başlangıcıdır. İşsizlik yuva kuramamaktır. İnsan sevginiz yok kardeşim. İşsizin derdini anlatmayacak mıyız?"
'8 MİLYON İŞSİZ VAR'
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın TÜSİAD'ı eleştirdiğini söyleyerek, "TÜSİAD uyarılarda bulunuyor. Gönül ister ki bunu TOBB yapsaydı. TOBB’un üst katlarında oturursan, 'Bana bir şey söylerler mi' diye düşünürsen, bu ülke sorunlarına çözüm üretemezsin. 'Yeri gelirse teşhir ederim. Ama hesabını sormasını bilirim' diyor. Edersen et, bunlar vergi veren insanlar. Kimin hesabını soruyorsun sen? Yönetim beceriksizliğinin hesabını mı soracaksın? 8 milyon işsiz var hala, bunu görmüyor musun sen?" diye konuştu.
'ONLAR SENİN KARNINI DOYURUYOR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın parti üyeleriyle yaptığı toplantıda, 'Karnını doyuruyorsunuz, her türlü ihtiyacını karşılıyorsunuz yine de oy vermiyor' dediğini ileri sürerek, şunları söyledi:
"Kimin parasıyla kimi doyuruyorsun? 80 milyondan topladığın paralarla sosyal yardım yapıyorsun? Sonra 'seni doyurdum' diyorsun. Kefen bezi alırken vergi alacaksın, otobüse binerken vergi alacaksın, aldığın vergiyle fakire 5-10 kuruş yardım yapacaksın, sonra 'Karnını doyurdum' diyeceksin. Kimin parasıyla? Asıl seni 80 milyon doyuruyor bunun farkında mısın? Kibir abidesi yazlık- kışlık uçan sarayın var, sana bunları kim aldı? Sonra dönmüş 'Karnını doyuruyorum' diyorsun. Onlar senin karnını doyuruyor."
'YSK GEREKÇELİ KARARI AÇIKLAYACAKTI'
YSK'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptaline ilişkin henüz gerekçeli kararı açıklamadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"YSK gerekçeyi açıklayacaktı. Kim söyledi sarayda oturan zat. YSK'nın tek üyesi var o da sarayda oturan zat. Pazartesi günü bitti. 200 sayfa. Ergenekon, Balyoz'da olurdu bin sayfalık iddianame hazırlanırdı hâkim işin içinden çıkamasın diye bastılar imzayı verdiler. Saraydan talimat alana hâkim denmez. Vicdani olmayandan hâkim olmaz. Egemenin önünde iki takla atandan hâkim olmaz. 7 kişi oturdu hazırladılar, merak ediyoruz. En çok merak ettiğim şu; bir zarfınız var 4 seçim pusulası var, 4'ünü koyuyorsunuz. 7 kişilik çete diyor ki, '4 seçmen pusulasının 1'ini kabul etmiyorum, 3'ünü kabul ediyorum.' Buna nasıl bir gerekçe buldular acaba?"
'BİNALİ BEYİ ALLAHA HAVALE EDİYORUM'
Kılıçdaroğlu, AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım'ı eleştirerek, "Binali Bey meselesine girmek istemiyorum. Onu Allah'a havale ediyorum. Yolunu yordamını şaşırmış birisi. Onlar ne kadar eski varsa çıkardılar, biz hep yeni çıkardık. Ne kadar köşeyi dönmeye çalışanları çıkardılar, biz pırıl pırıl gençleri çıkardık" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz