CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'nin 97'nci kuruluş yıl dönümü nedeniyle Anıtkabir'i ziyaretinin ardından genel merkezde 'Kuruluş Yıldönümü Programı'nda konuştu. Kılıçdaroğlu, "Biz 97'nci yılımızı kutluyoruz. CHP kadrolarının ilk kurdukları cümlelerden birisi şu; cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir. Bu sözün belki bugün için çok büyük bir anlamı olmayabilir. Ama o yıllarda, Cumhuriyet’in kurulduğu yıllarda on binlerce kimsesiz vardı. 30 Haziran 1921 yılında Çocuk Esirgeme Kurumu kurulur. Çünkü yüzlerce belki binlerce çocuğun babası cephelerde şehit düşmüştür. Cumhuriyet bunlara sahip çıkmıştır. O dönemin hükümeti sahip çıkmıştır. CHP sahip çıkmıştır" dedi.
'CHP DEMOKRASİ PARTİSİDİR'
Kılıçdaroğlu, CHP'nin sıradan bir parti olmadığını ifade ederek, "CHP avukat bürolarında hazırlanan bir dilekçe ile kurulan bir parti değildir. CHP dünyanın en eski ve en köklü ve bütün mazlum milletlerin örnek aldığı bir partidir. Bir demokrasi partisidir. Bir insan hakları, sosyal devlet partisidir. Bağımsızlığı ilke edinen bir partidir. Milli kurtuluşçu zihniyete sahip olan bir partidir. Kökleri Kuvay-i Milliye'de, kökleri insanda, kökleri hakkı, hukuku ve adaleti savunmakta olan bir partidir. CHP'ye böyle bakmak lazım" diye konuştu.
'CHP KADROLARINDA YER ALANLAR SAVAŞ MEYDANLARINDAN GELDİ'
Kılıçdaroğlu, kuruluş yıllarında CHP kadrolarında yer alanların savaş meydanlarından geldiğine işaret ederek, "Enflasyon nedir, dolar kuru nedir, döviz nedir, buna benzer bugün yüzlerce kullandığımız sözcüklerden belki hiçbirisini doğru dürüst bilmiyorlardı. Ama ülke perişandı ve ülkenin kalkınması gerekiyordu. 17 Şubat 1923’te İzmir İktisat Kongresi’ni topladılar. ‘Biz bu ülkeyi nasıl kalkındırırız, ele güne nasıl muhtaç etmeyiz’ diye oturup çalıştılar. Gölcük’te tersane kurdular. 1924’te İş Bankası’nı kurdular. İlk milli Anadolu Sigorta’yı kurdular. Bursa Karacabey’de, Urfa Ceylanpınar’da, Muğla Dalaman’da, Hatay’da, Muş’ta Devlet Üretme Çiftlikleri kurdular. Tarım toplumuyduk, sanayi toplumu değil. Ama eğitimli değildik; çiftçi neyi ekeceğini bilmiyordu. Devlet buraları kurarak çiftçiye örnek kuruluşlar gösterdi. ‘Bunlar yapılabilir’ dendi. Bugün hala bu çiftliklerin bir kısmı hala çalışıyor. Bir kısmını da özelleştirdiler. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak ilk kez madeni para basıldı ve üzerinde Türkiye Cumhuriyeti yazıldı" ifadelerini kullandı.
'KABAHATİ VATANDAŞTA DEĞİL, KABAHATİ BİZDE'
Kılıçdaroğlu, uzun süre CHP’nin iktidar olamadığına dikkat çekerek, "Doğrudur. Ama bunun kabahati vatandaşta değil, kabahati bizde. Köy köy gezmezseniz, vatandaşların sofrasına oturmazsınız, Ankara’da konuşup da 'Vatandaş bana oy verir' derseniz bu iş olmaz. Gezeceksiniz. Vatandaşın sofrasına oturacaksınız. Derdini dinleyeceksiniz. Sizi en sert şekilde eleştirse bile eleştiriyi büyük bir sabırla ve hoşgörüyle dinleyeceksiniz. Bir vatandaşın sizi eleştirmesi aslında çok değerlidir. Eleştiri 'Hiç değilse buna söyleyeyim de benim sorunlarımı çözer' anlamına gelir. Dolayısıyla 2’nci Yüzyıla Çağrı Beyannamemiz ile 2’nci yüzyıla hazırlanırken hepimize görevler düşüyor. 2’nci Yüzyıla Çağrı Beyannamesinin özünde yatan; güçlü bir Türkiye, kalkınmış bir Türkiye, egemen güçlere el avuç açan bir Türkiye değil, onurlu bir Türkiye, içeride ve dışarıda barışı sağlayan bir Türkiye. Biz bunları istiyoruz. Dolayısıyla biz her halükarda bu güzel ülkenin büyük başarılara imza atacağını düşünüyoruz" dedi.
'GÜN GÜN BÜTÜN CHP’Lİ BELEDİYELERİ TAKİP EDİYORUZ'
Kılıçdaroğlu ayrıca bu yolda kararlı olduklarını da vurgulayarak, "Bu ülkeye huzuru getirmekte kararlıyız. Bu ülkeyi büyütmeye kararlıyız. Bu ülkede hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye’yi yeniden inşa etmeye kararlıyız. Bunu yapacağız. Gün gün bütün CHP'li belediyeleri takip ediyoruz. Her bir belediye başkanımız kendi alanında olağanüstü çalışmalar yapıyor. Günün 24 saati çalışacağız. Hepimiz çalışacağız. Kararlılıkla çalışacağız" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz