Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin korona virüsü salgınıyla örnek bir mücadele sergilediğini söyleyerek, normal hayata dönüşü kademe kademe kademe başlatacaklarını belirtti. Erdoğan, hükümetin hazırladığı normalleşme planının detaylarını açıkladı. Plana göre, 65 yaş üzeri ile 20 yaş altı bireylerin sokağa çıkma yasağı esnetildi. 7 ile giriş-çıkış sınırlaması kaldırılırken diğer 24 ile uygulanan yasak 14 gün uzatıldı. AVM'ler 11 Mayıs'tan itibaren hizmet vermeye başlıyor ve maske satışına izin veriliyor.
Erdoğan, Tarabya'daki Huber Köşkü'nde video konferans yöntemiyle düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından yaptığı açıklamada, dünyanın tamamıyla birlikte Türkiye'yi de etkileyen Kovid-19 salgınında önemli bir dönüm noktasına gelindiğini dile getirdi.
Hastalığın ağır etkilerinin görüldüğü 65 yaş üstü ile hastalık taşıyıcısı olma ihtimalleri bulunan 20 yaş altına getirdikleri sokağa çıkma sınırlamasının, salgının yayılmasını ciddi oranda engellediğini vurgulayan Erdoğan, büyükşehirler ile Zonguldak'ta uygulanan hafta sonları ve resmi tatillerde sokağa çıkma sınırlandırmasının salgınla mücadeleye büyük faydasının olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sağlık Bakanlığı bünyesindeki Bilim Kurulu ile yakın iş birliği halinde alınan tedbirler sayesinde bugünlere gelindiğine dikkati çekti. Erdoğan, "83 milyon vatandaşımın her birine, salgına karşı yürüttüğümüz mücadeleye verdikleri destek, gösterdikleri sabır için şahsım ve Kabinem adına şükranlarımı sunuyorum. İnşallah bu gayretlerimizin karşılığını önümüzdeki dönemde hep birlikte alacağız." diye konuştu.
Alınan tedbirlerin önemli bir kısmında 1,5 ayın geride bırakıldığını hatırlatan Erdoğan, bu süre boyunca okuluna gidemeyen öğrencilerin, iş yerini açamayan esnafın, çalışamayan işçilerin, sokağa çıkamayan gençlerin ve yaşlıların, hayatını sınırlandırmak zorunda kalan tüm vatandaşların eski günlerini özlediklerini bildiklerini vurguladı.
"NORMAL HAYATA DÖNÜŞÜ KADEME KADEME BAŞLATACAĞIZ"
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Elbette normal hayata dönüşü kademe kademe başlatacağız. Ancak, şu gerçeği asla aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor. Dünyanın tamamıyla birlikte ülkemizde de hiçbir şey tam manasıyla eskiden bildiğimiz normal düzene dönmeyecektir, dönemeyecektir. Salgının daha ne kadar süreceği, hastalığa çare olacak ilaçların ne zaman bireylerin kullanımına sunulabileceği henüz belli değildir. Bunun için evet, normale döneceğiz, ama bu yeni bir normal olacaktır. Sınırlamaların bir kısmı azaltılarak da olsa sürecektir. Kalabalık yerlerde maske kullanımı ve fiziki mesafeye riayet ile temizlik kurallarıyla ilgili titizlik devam edecektir."
Salgının tamamen bitmediği ülkeler sebebiyle uluslararası seyahatlerin ne zaman tam anlamıyla açılacağının hala belirsiz olduğunu ifade eden Erdoğan, küresel ekonomik ve siyasi dengelerdeki sarsıntının karşılarına nasıl bir tablo ortaya çıkartacağının meçhul olduğunu söyledi.
MAYIS AYI NORMALLEŞME PLANI
İlk olarak mayıs ayı normalleşme planını paylaşan Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: "Sağlık Bakanlığımız, ülkemizdeki tüm sektörlerde normalleşme sürecinde uygulanacak salgın tedbirlerine ilişkin rehber dokümanlar hazırlayarak ilgili kurumlara göndermeye başladı. Tüm kurumlar ve işletmeler, faaliyetlerini bu rehber dokümanlardaki kurallara uygun şekilde yürütecek. İlk müjdemiz 65 yaş üzeri ile 20 yaş altı vatandaşlarımızadır. 65 yaş üstü gruba, ilk etapta, sokağa çıkma sınırlandırması günlerinin birinde ve 4 saat süreyle, yürüme mesafesiyle tahditli olarak dışarı çıkabilme imkanı getiriyoruz. İlk uygulamayı da bu hafta sonu 10 Mayıs Pazar günü 11.00 ile 15.00 saatleri arasında gerçekleştiriyoruz.
20 yaş altı için ise bu esnemeyi iki grup halinde uygulanacağız. 0-14 yaş grubu hafta içinde, 13 Mayıs Çarşamba günü, yine 11.00 ile 15.00 saatleri arasında, yürüme mesafesiyle tahditli olarak dışarı çıkartılabilecek. 15-20 yaş grubu ise 15 Mayıs Cuma günü, yine aynı şartlarda ve aynı saatlerde dışarı çıkarak, hava alıp dinlenebilecek. Kurallara riayet düzeyine bakarak, sonraki haftalarda da aynı uygulamayı devam ettireceğiz."
"BU HAFTA SONU DA SOKAĞA ÇIKMA SINIRLAMASI UYGULAMASI SÜRECEK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hafta sonu da sokağa çıkma sınırlaması uygulamasını sürdüreceklerini belirterek, şu bilgileri verdi: "Halen 31 ilde uygulanan şehirlerarası giriş-çıkış sınırlandırmasını, ilk etapta, bu geceden itibaren 7 ilimiz için bitiriyoruz. Bu illerimiz, Antalya, Aydın, Erzurum, Hatay, Malatya, Mersin ve Muğla'dır. Her hafta illerimizle ilgili değerlendirme yapacak, gelişmelere göre karar vereceğiz. Diğer 24 ilimizdeki giriş-çıkış sınırlaması 15 gün süreyle uzatılmıştır.
İstanbul, Ankara ve İzmir'deki ticari taksiler için tek-çift plaka uygulamasını 5 Mayıs itibariyle sona erdiriyoruz.
Gereken temizlik şartlarının sağlanması, randevu sistemiyle çalışılması ve koltuk sayısının yarısı kadar müşteriye hizmet verilmesi şartıyla, berber, kuaför, güzellik salonu gibi işletmeler 11 Mayıs'ta faaliyete geçebilecek. Aynı şekilde, Sağlık Bakanlığının ve Ticaret Bakanlığının belirlediği kurallara uyulması şartıyla alışveriş merkezleri 11 Mayıs'tan itibaren hizmet vermeye başlayabilecek. Giyim eşyası, ayakkabı, çanta, zücaciye gibi ürünlerin satıldığı işletmeler, belirlenen şartlara uymak kaydıyla, 11 Mayıs'ta hizmete açılabilecek."
Normalleşme sürecinin bir parçası olarak, bugüne kadar piyasada satışına izin vermedikleri cerrahi maske ve bez maske satışına, halkın kolayca ulaşabileceği yerlerde izin vermeyi planladıklarını söyleyen Erdoğan, maske türlerine göre bir üst fiyat belirlenerek, halkın mağdur edebileceği girişimlerin de önünün kesileceğini vurguladı. Bu yıl hac ibadetinin yerine getirilip getirilemeyeceği ile ilgili olarak, Diyanet İşleri Başkanlığının, gerekli görüşmeleri yaparak karar vereceğini bildiren Erdoğan, bu meselede İslam aleminin geniş bir istişareyle ortak karar alması gerektiğine dikkati çekti.
ASKERİYEDE ATAMA, GÖREVLENDİRMELER
Milli Savunma Bakanlığının atama, görevlendirme ve personel temin faaliyetlerinin 1 Haziran'da, celp işlemlerinin 5 Haziran’da, bedelli askerlik işlemlerinin ise 20 Haziran'da yeniden başlayacağını, belediyelerin kredi işlemleri ile İller Bankası ihalelerinin 27 Mayıs'ta yeniden açılacağını aktaran Erdoğan, "Salgın hastanelerinin sayıları 1 Haziran'dan itibaren azaltılarak, bu kuruluşların hasta kabulüne ve normal işleyişe başlamaları sağlanacaktır." diye konuştu.
Erdoğan, eğitimde attıkları adımları Sağlık Bakanlığının ve Bilim Kurulunun tavsiyeleri doğrultusunda belirlediklerini ifade ederek, "Buna göre, Yükseköğretim Kurumları Sınavı 27-28 Haziran’da, Liselere Geçiş Sınavı 20 Haziran’da, Askeri Öğrenci Sınavı 14 Haziran'da yapılacaktır. Üniversiteler 15 Haziran’da akademik takvime dönebilecekler. Adliyeler, ara verilen duruşma, keşif, yargı süresi, uzlaştırmacı görevlendirmesi, icra-iflas takiplerinin durdurulması uygulamaları 15 Haziran'da sona erecek." değerlendirmesini yaptı.
Sağlık Bakanlığının ve Bilim Kurulunun görüşlerine uygun şekilde hazırlanan normalleşme planını, daha önce de belirtiği gibi dinamik bir şekilde uygulayacaklarını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Tedbirsiz tevekkül cehalet alametidir. Biz, salgınla mücadele için bilim insanlarımızın söylediği her tedbiri harfiyen yerine getirmek suretiyle, Allah'ın bir kaderinden bir diğer kaderine sığınacağız. Salgın hastalığın olduğu yerde veya olduğu yere gidilmemesi, bulunulan yerde salgın hastalık varsa oradan da çıkılmamasını tavsiye eden bir Peygamberin ümmetine yakışan işte budur. Dünyanın özellikle salgın sonrası, hiçbir bakımdan asla yeniden eskisi gibi olamayacağı bir dönemden geçtiğimizi unutmamalıyız. Bu sürecin ülkemizde de siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel her türlü alanda yeni bir silkinişe, yeni bir uyanışa, yeni bir dirilişe vesile olmasını diliyoruz. Çünkü ülkemizde, maalesef, tek parti devrinden beri bu millete maddi-manevi eziyet eden bir anlayışın, salgın günlerinde dahi içindeki kini, nefreti, karanlığı ortalığa saçmaktan geri durmayan örnekleriyle karşılaşıyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milli iradenin üstünlüğünü, demokrasiyi, hakkı, hukuku, adaleti, sandığı hazmedemeyen bu faşist zihniyetin hala vesayet, darbe ve cunta özlemiyle yanıp tutuştuğunu bildirdi.
"CHP yöneticilerinin sadece son bir haftadaki beyanlarını alt alta koyduğunuzda ortaya çıkan tablo bize bunu söylüyor." diyen Erdoğan, bu zihniyetin ülkenin 70 yıllık demokrasi tecrübesinden zerre kadar nasiplenmediğinin anlaşıldığını kaydetti.
Erdoğan, "Demokratik yöntemlerle iktidara gelmek yerine, darbeyle ülkenin yönetimini gasbetme hevesiyle hareket edenler, 15 Temmuz’da milletten aldıkları derse rağmen aynı yolda yürümekte ısrar ediyorlar. Sadece son günlerdeki kötü örnekler bile, karşımızdaki hastalıklı zihniyetin asla iflah olmayacağının delilidir." diye konuştu.
"SÜREKLİ İFTİRA ATILARAK, İNSANLARIN MAHREMİYETİNE GİRİLEREK SİYASET YAPILMAZ."
CHP yöneticilerinin "siyaset" diye sergiledikleri tavırların dünyanın hiçbir yerinde demokrasiyle, hukukla ve hatta insanlıkla bağdaşmayacağına dikkati çeken Erdoğan, "Sürekli yalan söyleyerek siyaset yapılmaz. Sürekli yanlış bilgilerle insanlar haksızca itham edilerek siyaset yapılmaz. Sürekli iftira atılarak, insanların mahremiyetine girilerek siyaset yapılmaz. Doğru olmadığını çok iyi bildikleri konuları, pervasızca ve yol açtığı sosyal, siyasi, ekonomik sonuçları umursamadan tartışmaya açanların yaptıkları işin adı siyaset değildir. Gerçi bunların kasetle göreve gelmiş genel başkanları da yıllardır aynı yöntemleri kullanıyor. Hal böyle olunca yardımcılarına, il başkanlarına diyecek söz bulamıyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Erdoğan, CHP’nin bu tarzı yüzünden, yeni nesillerin siyasetten soğumasından endişe ettiklerini belirterek, kadınları ve gençleri siyasi karar alma mekanizmalarında daha etkin şekilde yer almaya davet ederken bu tür kötü örneklerin gayretlerini sekteye uğratmasına asla izin veremeyeceklerini söyledi.
"Siyasetin kalitesini artırmanın yolu, bu kirli zihniyeti ülkemizden tasfiye etmekten geçiyor." ifadelerini kullanan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Aziz milletim... CHP yöneticileri ile aynı zihniyetin medyadaki ve diğer mahfillerdeki mensuplarını buradan bir kez daha ikaz ediyorum. Beyhude yere uğraşmayın. Türk Milleti, sizi ne o sandıktan çıkartır, ne de sırtınızı yaslamaya çalıştığınız darbecilere meydanı bırakır. Çünkü siz kesinlikle milli değilsiniz, yerliliğiniz de tartışılır. Çünkü siz bu halkın inancına, tarihine, kültürüne, gönül dünyasındaki sızılara saygılı değilsiniz. Çünkü siz bu ülkede ne kadar bozguncu, ne kadar sapkın, ne kadar azgın varsa hep onlarla birlikte oldunuz, asla milletin safında yer almadınız. Çünkü sizin ne tarihi, ne manevi, ne ahlaki bir nirengi noktanız, omurganız, davanız, kavganız var. Çünkü siz mitolojideki sadece düşmanlıktan, nefretten, korkudan, kargaşadan, acıdan beslenen yaratıklar gibisiniz. Ne bu ülkeye ne bu millete ne insanlığa dokunan en küçük bir faydanız olmadığı gibi verdiğiniz zararların haddi hesabı yok."
Kaynak: Diyarbakır Söz