Diyarbakır'da evlat nöbeti tutan baba Celil Begdaş, oğlunun kaçırılmasının yıl dönümünde oturma eylemi yaptığı HDP il binası önüne siyah çelenk bıraktı.
Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan evlatlarına kavuşma ümidiyle 3 Eylül 2019'da HDP İl Başkanlığı binası önünde başlattığı oturma eylemi devam ediyor. Baba Begdaş da geçen sene 5 Mayıs'ta 17 yaşında dağa kaçırılan oğlu Yusuf'a kavuşma ümidiyle oturma eylemini kararlılıkla sürdürüyor.
Oğlunun kaçırılmasının yıl dönümünde acısı tazelenen Begdaş, HDP'ye tepkisini partinin il binası önüne siyah çelenk bırakarak gösterdi.
"BENİM CİĞERİMİ ALDILAR. ALLAH ONLARA HAKKIMIZI BIRAKMASIN"
Acılı baba Begdaş yaptığı açıklamada, dağa kaçırılan 17 yaşındaki oğluna kavuşuncaya kadar eylemine devam edeceğini söyledi.
"Oğlum bir yıl önce HDP aracılığıyla dağa kaçırıldı. Bunların ne zalim olduğunu biz iyi biliyoruz. Sabah 07.00'de işe gitti. HDP oğlumu sattı. Burada vicdanı olan insanlara sesleniyorum. Evladınız iki saat eve gelmezse ne yaparsınız?" diyen Begdaş, evde huzurlarının kalmadığını belirtti.
Begdaş, Kürt olduğunu dile getirerek, "Ben kimsenin evini yıkmadım. Ben evimde yatamıyorum. Benden ciğerimi aldılar. Allah onlara hakkımızı bırakmasın." dedi.
Çocuklarına kavuşuncaya kadar eylemlerini sürdürmekte kararlı olduklarını aktaran Begdaş, "Benim oğlumu sattılar. Evladım gelene kadar buradan kalkmayacağım. Zaten ben ölmüşüm. Buradan Diyarbakır halkına sesleniyorum; 'Benim evim yıkıldı sizin eviniz yıkılmasın.' Kimin çocuğu gitmişse gelsin buraya çocuklarımızı alalım bunlardan. Yeter artık analar ağlamasın." diye konuştu.
Begdaş, yaşadığı mağduriyeti dile getirerek, şöyle konuştu:
"Fakir fukaranın çocukları kaçırıldı. Emniyet burada olmasa, bunlar bizi burda linç ederler. Bu acı çok zor. Bu acıyı kimse bilmiyor. Benim oğlum hasta. Buradan bütün insanlara sesleniyorum; 'Benim evim yıkıldı. Sizin eviniz yıkılmasın, çocuklarınıza sahip çıkın."
Begdaş, kendilerine destek olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile diğer yetkililere teşekkür etti.
Oğlu Özkan Aydın için oturma eylemi yapan baba Süleyman Aydın da evlatları için nöbet tuttuklarını belirterek, HDP'ye tepkisini dile getirdi.
"Bu halkın çocuklarını çalan partinin önündeyiz. Bunu artık bilmeyen yok. HDP milletvekilleri burdan geçiyorlar. Bizi görmemezlikten geliyorlar. Hani siz Kürt'ü temsil ediyordunuz? Biz Kürt değil miyiz?" ifadelerini kullanan Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kürtlük 14-15 yaşındaki çocukları zorla dağa göndermekse, biz o Kürtlüğü istemiyoruz. HDP milletvekillerine sesleniyorum, 'Sizde hiç mi vicdan yok? Evde çocuklarınızın yüzüne nasıl bakabiliyorsunuz? Çocuğunuz iki saat eve gelmese dünyayı ayağa kaldırıyorsunuz. Burada aileler 5 yıldır çocuklarından haber alamıyor. Celil Begdaş siyah çelenk bıraktı. O içindeki beyaz güller de onun çocuğunu temsil ediyor."
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan evlatlarına kavuşmak için destek beklediklerini aktaran Aydın, "Hak, hukuk, adalet diyordun, niye bizim için hak hukuk adalet demiyorsun?" diye konuştu.
HDP milletvekillerine seslenen Aydın, "Sırtınızı PKK'ya, YPG'ye değil de Kürt vatandaşlarına dayayın. Kendi siyasetinizi o zaman yapabilirsiniz. Siz PKK'ya destek verdikçe, halk size destek olmayacak ve sizi kınayacak." ifadelerini kullandı.
EVLAT NÖBETİ DEVAM EDİYOR
Diyarbakır'ın merkez Sur ilçesinden 5 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan kızı Aysun için oturma eylemi yapan anne Aydan Arslan, "Kızımı istiyorum. Kim benim Anneler Günü'mü kutlayacak?" dedi.
Evladının HDP tarafından kaçırılıp dağa gönderildiğini belirten Arslan, "Ciğerimi yaktılar. Hepimiz evlatlarımızı arıyoruz. Evlatlarımızı HDP'den istiyoruz." diye konuştu.
Adana'nın Seyhan ilçesinden 5 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan oğlu Engin için gelen anne Kamile Küçükdağ da evladına kavuşana kadar eylemini sürdüreceğini anlattı.
"HDP çocuklarımızı nasıl götürdüyse öyle getirsin. Hiçbir şey istemiyoruz onlardan, sadece çocuklarımızı istiyoruz." ifadelerini kullanan Küçükdağ, evladına güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulundu.
Küçükdağ, "Devletimiz gibisi yok." dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz