Baluken, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Nusaybin'in 7 gündür "kuşatma" altında olduğunu öne sürerek, ilçeden fotoğraflar gösterdi. Bu süre içinde 4 kişinin yaşamını yitirdiğini, 20 kişinin ise yaralandığını iddia eden Baluken, "7 gündür bir kent kuşatma altında ama halen Türkiye kamuoyunda bir tartışma yürütülmüyor ve gündem bile olmuyor" dedi.
"Öz yönetim" talebinin meşru olduğunu savunan Baluken, "Mardin milletvekilleri Mithat Sancar, Erol Dora, Ali Atalan ve Gülseren Yıldırım yaşananlara karşı ve öz yönetim talebini görünür kılmak adına açlık grevine başladılar. Bu abluka kaldırılıncaya kadar açlık grevi devam ettirilecek. HDP grubu olarak bu kararın yanında olduğumuzu ve daha etkin bir mücadele ile özgün planlamalar içinde olacağımızı ifade etmek istiyoruz" diye konuştu.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Baluken, Leyla Zana'nın geçerli sayılmayan yeminine ilişkin soruya, "Gerçek gündemle ilgili tartışma yürütmesi gerekenler, 550 milletvekilinin çoğunun içine sinmeyen ırkçı, ayrımcı bir metin üzerinden tartışma yapıyorlar. Leyla Hanım bu ırkçı metnin bir kez daha tartışılmasını sağlamıştır. Meseleyi bu kadar büyütecek bir şey olmadığı kanaatindeyiz. Leyla Hanımın ettiği yeminin kabul edilmesi gerekir. Kendi bireysel inisiyatifidir, hangi kararı alırsa alsın biz saygı duyarız" yanıtını verdi.
Baluken, Zana'nın bağımsız hareket etmesinin partide rahatsızlık yaratmadığını da vurguladı.
Eş Genel Başkan Selahattin Demirtaş'ın kongrede çekileceğine dair iddiaların doğru olup olmadığı sorulan Baluken, kongre kararı aldıklarını ve bu kapsamda kongre komisyonu kurduklarını, komisyonun hazırlayacağı rapor doğrultusunda partinin bir değerlendirme yapacağını, rapor hazırlanmadan yapılacak değerlendirmelerin spekülatif olduğunu belirtti.
Başka bir soru üzerine Baluken, HDP'nin Meclis Başkanı adayının henüz netleşmediğini söyledi.
İdris Baluken, İmralı'ya gitme taleplerine Adalet Bakanlığı'ndan yanıt verilip verilmediğinin sorusu üzerine şöyle konuştu:
"Görüştüğümüz devlet yetkilileri bu talebe 'hayır' yanıtını veriyor. 7 ayı aşkın bir süredir tecrit devam ediyor. Bunu devlet yetkilileri kabul ediyorlar. Kendileri de uzun süredir adaya gitmemişler. Daha önce birkaç kez gittiklerini söylemişlerdi. Yaptığımız görüşmelerde bize birçok konuda verilen bilgiler doğru çıkmadı daha önceki süreçlerle ilgili. Biz oraya gidinceye kadar devlet heyetinin verdiği bilgiye itibar etmeyeceğiz."
Kaynak: Diyarbakır Söz