Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Tunus’a yapacağı ziyaret öncesinde Ankara Esenboğa Hava Limanı’nda basın mensuplarının sorularını cevapladı. Cumhurbaşkanı Gül, Pozantı Cezaevi’nden Sincan Cezaevi’ne nakledilen tutuklu çocukların, yer olmadığı gerekçesiyle yetişkin cezaevlerine yerleştirildiği yönündeki iddiaların sorulması üzerine, Türkiye’de demokratik ve hukuk nizamının tesis edildiğini belirterek, herhangi bir yanılsama, aksama ve kötü bir manzara olursa bunların artık saklanmadığını kaydetti. Eski yıllarda bu tip olayların daha fazla yaşandığını, ancak yaşanan olayların hiç araştırılmadığını kaydeden Gül, “Geçmişte olayların üstü kapanıyordu. Tedbirler alınmıyordu. Ülkemizin en önemli özelliklerinden bir tanesi şeffaf hale gelmesi. Her şey artık herkes tarafından biliniyor. Denetleme mekanizması doğal olarak artık kendiliğinden devreye giriyor. Maalesef üzücü bir hadise. Pozantı ile ilgili de soruşturmalar devam ediyor.” ifadelerini kullandı.
“SURİYE YÖNETİMİNE SUNULAN BİRÇOK TEKLİF VAR, KABUL ETMELERİ KENDİ AÇILARINDAN İYİ OLUR”
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e gelinen süreçte Türkiye-Suriye ilişkilerinin bundan böyle nasıl seyredeceği yönünde sorular da yöneltildi. Gül, ülkeler arasındaki meseleler belirli boyutları aştıktan sonra ülke meselesi olmaktan çıktığını söyledi. Bu meselelerin artık uluslararası toplumu ilgilendirdiğini kaydeden Gül, Suriye’deki olayların maalesef bu boyuta ulaştığının altını çizdi.
Suriye’de her gün onlarca insanın hayatını kaybettiğini dile getiren Gül, şöyle konuştu: “Artık Suriye’deki yönetime hiçbir şekilde güvenimiz kalmamıştır. Biz komşumuzun istikrarını isteriz. İstikrar ve huzur da bugün baskıcı otoriter rejimlerde gerçekleşmiyor. Suriye’de şu anda yönetenlerin bu açıdan tercihlerini muhakkak yapmaları gerekir. Yaptıkları yol kesinlikle çıkmazdır. Sonu çok daha karanlıktır, hüsrandır. O bakımdan uluslararası camianın gayretlerine muhakkak kulak vermemiz gerekmektedir. Arap Ligi ve Türkiye arasındaki dayanışmayı biliyorsunuz. Bu çalışma ortamını da bu çerçeve içersinde değerlendirmek gerekir. Bu açıdan Suriye yönetiminin de bu ısrarlarından bir an evvel vazgeçmeleri gerekir. Dolayısıyla öne sürülen bazı sorumluluklar var, biliyorsunuz? Bunlara bu gün ‘evet’ demezlerse, ilerde her şey daha geç olacaktır. Bu gün her şey nasıl geç olduysa, 6 ay önce yapacağı şeyleri bu gün yaptığında anlamı olmayacaksa çok yakın zamanda bu günkü durum da çok aranır hale gelir. Onun için kendilerine birçok temaslar çerçevesinde sunulan teklifler var. Bunları muhakkak kabul etmeleri hem kendi çıkarları için hem de Suriye halkının çıkarları için en iyi yoldur.”
Kaynak: Diyarbakır Söz