AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "Türkiye'nin, genç insanlarının üzerine düşen sorumluluk sadece 84 milyonun meselelerini çözmek değil, başta bölgemiz olmak üzere bütün bu coğrafyalarda olan insanların daha iyi yerlere gitmesi için öncülük yapabilme gücüne sahip olmaktır." dedi.
Kurtulmuş, Dicle Üniversitesinin (DÜ) düzenlediği Türkiye'yi Yarınlara Taşımak" konulu "Gençlik Buluşması"na katıldı. DÜ 15 Temmuz Kültür ve Kongre Merkezinde düzenlenen programda konuşan Kurtulmuş, Diyarbakır'ın tarihi, kültürel ve inanç turizmi bakımından önemine işaret ederek bu kentte bulunmanın heyecan verici olduğunu söyledi.
Kurtulmuş, Dicle Üniversitesinin de Türkiye'nin sayılı, güzide üniversitelerinden birisi haline geldiğini ifade ederek bu üniversitede gençlerle buluşmayı bir şans olarak gördüğünü aktardı. "Lider ruhuyla yetişmiş çok sayıda nitelikli gencin olmasının bu ülkenin en büyük gücü olduğuna inananlardanım." ifadesini kullanan Kurtulmuş, gençlerin daha iyi yetişmesi için üzerlerine düşen görevleri yerine getirmeye gayret ettiklerini anlattı. Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Artık dünyada çok büyük küresel güç mücadelelerinin olduğu, büyük devletlerin, büyük güçlerin tabiri caizse dünyanın hemen her bölgesinde kendi menfaatlerini en yükseğe çıkarmak için büyük bir yarışın, rekabetin hatta çatışmanın içerisine girdiğini görüyoruz. Rusya Ukrayna arasındaki bu savaş sadece güçler arasındaki mücadelenin yansımalarından biri. Bir tarafında Amerika Birleşik Devletleri bir tarafında Çin bir tarafında Rusya bir tarafında Avrupa Birliği'nin olduğu, her birinin hedeflerinin, beklentilerinin, gelecek tasarımlarının farklı olduğu bir dünyada zaten Sovyetlerin çözülmesinden sonra gelişen dönemde bir denge durumu ortada kalmadığı için küresel bir dengesizlik içerisinde yaşıyoruz. Bu küresel dengesizlik ortamı başlı başına çatışma demektir. Bu dengesizlik ortamının ortaya çıkardığı farklı güç mücadelelerinin hepsinin neredeyse uç verdiği bölgelerin tam orta noktasında olan ülke ise Türkiye'dir. Hala Balkanlarda bir güç mücadelesinin verildiğini bu anlamda bu saydığımız büyük güçlerin burada menfaat çatışması içerisinde olduğunu biliyoruz. Son zamanlarda buralarda ayrı projeleri gündeme getirildiğinin de farkındayız. Bölge ülkelerinin kendi içerisinde barışı ve huzuru sağlamasıyla ile ilgili adımlar atmaya çalışıyoruz."
"UKRAYNA KRİZİ VE YAPTIRIMLARLA TİCARET SAVAŞI YENİ BİR ŞEKİL ALIYOR"
Irak, Suriye ve Lübnan'da yaşanan gelişmelere değinen Kurtulmuş, "Bu bereketli hilalin hepsinde maalesef ülkelerin büyük bir güç mücadelesine sahne olduğu bir dönemden geçiyoruz. Ayrıca son 20 yıllık süreçte de bu güç mücadelesi içerisinde olan devletlerin, ülkelerin yeni tür savaşlar ortaya çıkararak bu mücadelelerini artırmakta olduğunun da şahidiyiz. Vekalet savaşları üzerinden bu coğrafya bir şekilde tarumar edilmeye çalışılıyor. Hedef büyük güçlerin kendi güçlerini en çok noktaya çıkarmaları." diye konuştu.
Kurtulmuş, ticaret savaşlarına da değinerek "Ukrayna krizi ve yaptırımlarla ticaret savaşı yeni bir şekil alıyor. Rusya, 'Nasılsa Avrupa doğal gaza bağımlı.' diyerek doğal gaz fiyatlarını alabildiğince yükselterek bu ticaret savaşlarını bir başka şekle dönüştürüyor." şeklinde konuştu.
"GÜÇLÜ OLABİLMEK İÇİN TOPLUMSAL BÜTÜNLÜĞÜMÜZÜ ÇOK SAĞLAM TUTMAK ZORUNDAYIZ"
Bu coğrafyada Türkiye'nin güçlü bir şekilde ayakta durmak ve yarınlara hazırlanmaktan başka şansı ve seçeneği olmadığına işaret eden Kurtulmuş, Türkiye'nin her bakımdan güçlü olmak mecburiyetinde olduğunu vurguladı. Kurtulmuş, "Güçlü olabilmek için toplumsal bütünlüğümüzü çok sağlam tutmak zorundayız. Onlar bu ülkenin insanları arasında etnik, mezhep bakımdan farklılıklar yaratmaya çalışıyorlar. Tam tersini yapacağız. Onlar bölmek, parçalamak istiyorlarsa biz bütünleştireceğiz, birleştireceğiz. Hep beraber aynı medeniyetin çocukları olduğumuzun bilinciyle Türkiye'yi daha güçlü şekilde yarınlara taşıyacağız." dedi.
"Ne yapıyor olursak olalım, işimiz ne olursa olsun, hepimiz oklarımızı aynı noktaya atacağız. Dünya görüşlerimiz, siyaset tercihlerimiz farklı olabilir ama sonuç itibarıyla bu coğrafyada yeniden güçlü bir Türkiye olarak ayakta durmaktan başka şansımız ve seçeneğimiz yok." diyen Kurtulmuş, bunun için herkesin aynı yöne yönelmesi gerektiğini belirtti.
"DİLİMİZ BARIŞ, DOSTLUK VE KARDEŞLİK DİLİ OLMAK MECBURİYETİNDE"
Kurtulmuş, kapsayıcı ve kuşatıcı olacaklarını, hep beraber güçlü Türkiye'nin yarınlara ilerlemesi için ellerinden gelen her türlü fedakarlığı yapacaklarını belirterek savaş ve çatışma dilini asla esas almayacaklarını aktardı. "Dilimiz barış, dostluk ve kardeşlik dili olmak mecburiyetinde. Bizim ufukları açık gençler olarak ideallerimiz yüksek ve ortak hedeflerimizde bütünleşebilecek güçlü bir iradeye sahip olma mecburiyetimiz vardır." ifadelerini kullanan Kurtulmuş, barış ve kardeşlik dili içerisinde Türkiye'nin yarınlarını çok daha iyi bir noktaya taşıyacaklarını bildirdi.
Kurtulmuş, sorunların çözümünde esas meselenin istişare olduğuna dikkati çekerek şöyle konuştu:
"Milletimizin feraseti ve basiretinin kardeşlik ve güven ortamından geçtiğinin farkında olacağız. Ülkemizi geleceğe taşımak için kararlı, inançlı, donanımlı bir şekilde yürüyeceğiz. Türkiye'nin, genç insanlarının üzerine düşen sorumluluk sadece 84 milyonun meselelerini çözmek değil, başta bölgemiz olmak üzere bütün bu coğrafyalarda olan insanların daha iyi yerlere gitmesi için öncülük yapabilme gücüne sahip olmaktır."
Kurtulmuş, gençlere seslenerek "Çalışırken, çabalarken sadece Diyarbakır'ın veya Türkiye'nin meselelerini değil, mazlum milletlerin geleceğini de koruyacak bir iradeyle konuşacağız ve inşallah onların önünü de hep beraber açacağız. Bu çerçevede önümüzdeki dönem Türkiye'nin büyük bir yükseliş dönemi olacak." dedi.
"TÜRKİYE’NİN GELECEĞİNİN TEMİNATI İYİ YETİŞMİŞ GENÇLERİMİZDİR"
Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Düşüncelerin farklılığını zenginlik olarak kabul ederek Türkiye'yi yarınlara çok güçlü şekilde taşıyacağız. Bütün medeniyetler toplumsal gelişmenin kurallarına uydukları takdirde başarılı olmuşlar, zirveye çıkmışlardır. Bilimde, sanatta, kültürde, edebiyatta, teknolojide, inovasyonda mutlaka önümüzü açan işler yapmak zorundayız. Bu anlamda Türkiye'nin son yıllarda ortaya çıkarmış olduğu bu ivmeyi takdirle hepimiz izliyoruz. Üniversitelere gittiğimizde genç kardeşlerimiz özellikle teknoloji yoğun alanlardaki araştırmalarıyla göğsümüzü kabartıyor. Türkiye'nin gençlerinin tamamına güveniyoruz. Türkiye’nin geleceğinin teminatı da iyi yetişmiş gençlerimizdir. Üzerimize düşen genç kardeşlerimizin beklentileri, ihtiyaçları nedir, nasıl bir Türkiye, gelecek tasavvur ediyorlar, onları çok iyi anlamaktır."
2023, 2053, 2071 hedeflerinin tesadüfen seçilen tarihler olmadığına işaret eden Kurtulmuş, bu üç tarihin de milletin tamamının ortak tarihi geçmişine ait olduğunu bildirdi. Kurtulmuş, "Her birisinin sembolik anlamı var. Bu kadar büyük bir birikime sahip olan bu milletin hedefleri de küçük olamaz. Köklerinden güç alarak ileriye doğru hazırlanmak zorundayız. Dolayısıyla Türkiye 2023'te 1923'ten çok daha güçlü bir Türkiye olmak zorunda. İnşallah 2053'te de 1453'ten daha güçlü olmak zorunda. Bu bir hedef belirlemedir." diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz