Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Külliye'de 43.Muhtarlar Toplantısında önemli açıklamalar yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Bugün sizlere yeni bir müjdem var. Muhtarlık binaları çoğu mahallemizde yoktu. Ülkemizin her yerinden muhtarlık binası ihtiyacı olan yerlerde yapma kararı aldık. Hazine envanterinde bu iş için uygun olan araziler valiliklere ve kaymakamlıklara tahsis edilecek onlar da bu muhtarlık binalarını yapacaklar. Bakanlığımız projeler üretecek, binalar süratle yapılacak. Şimdiden hayırlı olmasını diliyorum. Bütün bunlar karşılığında sizlerden tek bir beklentimiz var o da mahallenize en güzel hizmeti yapmanızdır. Sizler mahalle halkının meseleleri ile ne kadar yakından ilgilenirseniz milletimiz de ülkesine o derece güçlü şekilde sahip çıkacaktır.
25-30 bin nüfuslu mahalledeki bir muhtarın herkese ulaşması elbette mümkün olmaz. 2019'da yeni yönetim sistemine geçerken muhtarlıkların nüfus ve alan olarak büyüklükleri konusunda bir alt ve üst sınır getirilmesi düşünülebilir. Muhtarlarımızdan beklediğimiz verimi alabilmemiz ancak bu şekilde mümkün olabilecektir.
BİZİM ÇOK BÜYÜK HEDEFLERİMİZ VAR
Muhtarlıklardaki bilgisayar sistemlerinin, kaymakamlıklarımızdaki ilgili birimlerle entegrasyonu sayesinde kamu kurumlarından bir kısmının bilgi toplaması muhtarlıklar üzerinden düşünülebilir. Türkiye bir çadır devleti hiç değil. Biz güçlü bir ülkeyiz. Bizim çok büyük hedeflerimiz var. Attığımız her adımda çok büyük mücadeleler veriyoruz. Muhtarlarımızın katkı sağlamaları bize güç verecektir. Biz muhtarlarla buluşmalarımızda aynı zamanda ülkemizin, bölgemizin üzerinde değerlendirmeler yapıyor, mesajlarımızı milletimizle paylaşıyoruz.
BENZER BİR KAOS DÖNEMİNİ 1990'LARDA YAŞADIK
1950 yılı seçimleri Demokrat Parti'nin değil, asıl milletin zaferi ile sonuçlanmıştır. Tüm baskılara rağmen sandıktan çıkan irade üstün gelmiştir. Buna rağmen bizim vesayet diye ifade ettiğimiz seçilmiş iradeye karşı ülkeyi yönetme anlayışı varlığını devam ettirmiştir. Darbeler, cuntalar devreye girmiştir. Rahmetli Menderes ve arkadaşlarını gerçekten uydurma delillerle idama götürenlere bu millet hakkını hiçbir zaman helal etmeyecektir.
Benzer bir kaos dönemini 1990'larda da yaşadık. Tuzakları milletimizle birlikte birer birer bozduk. Sosyal ve ekonomik anaforların maliyeti de çok ağır oldu.
EĞER MİT MÜSTEŞARI TUTUKLANSAYDI HEDEFİN KİM OLACAĞINI BİLİYORDUK
Eğer MİT Müsteşarı tutuklansaydı arkasından hedefin kim olduğunu gayet iyi biliyorduk. Kendisine kesinlikle gitmeyeceksin dedim. Polis gelir seni almak isterlerse, güvenlikçilerine talimat ver, polisi de içeri sokmayacaklar dedim. O günün FETÖ yargısı ile verdik bu mücadeleyi. Emniyet'in içinde FETÖ'nün de kendi temsilcileri var, onlarla temsil almaya gidiyor. Müsteşarı teslim alacak, ardından sıra, hedefleri büyük ya oraya gelecekti. Onlar şunu bilmiyordu, İspanya'nın Endülüs Sarayı'na bir gitme imkanı olursa, İçişleri Bakanı burada, peyderpey bir seferberlik yapsa da muhtarlarımızın içinden grup grup buralara muhtarlarımızı da götürmekte fayda var. Kubbede bir ayet yazar; Allah'tan başka galip yoktur.
Kaynak: Diyarbakır Söz