Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mardin'de 15 Temmuz Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde halka hitap etti. Sözlerinin başında Mardinliler'in Regaip Kandili'ni kutlayan Erdoğan, "Mardin kardeşliğin, hoşgörünün, estetiğin şehridir. Mardin, dostluğun, muhabbetin, bereketin şehridir. İster kendi vatandaşımız olsun ister yabancı, Mardin'i görmeyen Türkiye'yi tam olarak görmüş olmaz. Bu güzellikleri görmek isteyen herkese Mardin'in kolları da gönlü de açıktır. Mardin, acıların, gözyaşlarının, yıkımların değil, güzelliklerin şehri olarak yoluna devam etmelidir. Eğer bugün tek başına Mardin'e yılda en az 10 milyon turist gelmiyorsa, Mardinli kardeşlerimiz bu bereketten istifade edemiyorsa bunun nedeni terördür, suçlusu da bölücü terör örgütüdür. Terörün olduğu yere ne yatırımcı gelir ne turist gelir" dedi.
Konuşması sırasında, "İdam isteriz" sloganının atılması üzerine Erdoğan, "Bu konudaki kanaatimi biliyorsunuz. 16 Nisan inşallah Mardin 'Evet' diyecek değil mi? 16 Nisan'dan sonra Meclis'e gelecek. Sayın Kılıçdaroğlu diyor ki 'Ben buna evet diyeceğim'. Sayın Bahçeli 'Evet diyeceğiz' diyor. Sayın Yıldırım, o da 'Evet' diyecek. Bana geldiği zaman ben de bunu onaylarım. Benim için 'Hans ne der' ben buna bakmam, 'Ahmet, Mehmet, Ayşe, Fatma ne der', ben buna bakarım. Çünkü bunca şehidimizin katilini bizim affetme yetkimiz yoktur" dedi.
'AÇILAN HENDEKLER BENİM KÜRT KARDEŞLERİMİ REVA MIYDI?'
Milleti birbirine düşürmek isteyenlere cevabın 16 Nisan'da "Evet" denilerek verilmesini isteyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin ve Mardin'in önünü kesmek isteyenlere cevabımızı 16 Nisan'da 'Evet' diyerek veriyor muyuz? Peygamberin, evliyanın, alimlerin şehri Mardin'i, kendi ideolojik sapkınlıklarına kurban etmek isteyenlere cevabımızı 16 Nisan'da 'Evet' diyerek veriyor muyuz? Mezopotamya'yı tarihi zenginliklerden kopartıp, çukurlara gömmek isteyenlere cevabımızı 'Evet' diyerek veriyor muyuz? Bu caddelere açılan hendekler, benim buradaki Kürt kardeşlerime reva mıydı, Süryani kardeşlerime reva mıydı? Türkiye siyasi ve ekonomik krizin pençesinde kıvranırken yaşadıklarımızı hatırlayalım. Cumhurbaşkanı ile Başbakan kavga ettiği için yaşadığımız 2001 krizini hatırlayalım. Merhum Ecevit ile Sezer aynı ekoldendi. Birbiriyle kavga ettiler. Faturasını kim ödedi? Millet ödedi. 28 Şubat başta olmak üzere demokrasi, hak ve özgürlükler alanındaki kayıplarımızı gözlerimizin önüne getirelim. Koalisyonun açtığı yaraları hatırlayalım. Kurucusu olduğum AK Parti'nin iktidarıyla istikrar ve güven ortamının meyvelerini toplamaya başladıktan sonra o günlerin farkında daha iyi vardık. Hamdolsun Türkiye'yi üç kat büyüttük. Biz kasamıza, kesemize sahip çıktık."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ak Parti iktidarları döneminde yapılan hizmetleri de anlatarak, "Benim insanım, vatandaşım, buradaki Kürt, Arap, Süryani kardeşlerim buna layıktır. Biz kalkınmamızın mücadelesini verirken karşımıza sürekli engeller çıkardılar. 2007 yılındaki 367 garabetini hatırlıyorsunuz değil mi? Anayasa'nın, hukukun çiğnendiğini nasıl unutabiliriz? Cumhurbaşkanını halk seçsin dediğimizde, yönetim sistemimizdeki değişimin ilk adımını zaten atmış olduk. Bu sıkıntıyı geride bıraktık ama sabotajlar bitmedi" diye konuştu.
'BEN 80 MİLYONUN TEMSİLCİSİYİM'
Önce Gezi olayları ile fitne atılmanın denendiğini, ardından 17- 25 Aralık FETÖ yargı darbe girişimini başlatıldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"7 Haziran 2015 seçiminde hiçbir parti tek başına kuracak çoğunluğu elde edemeyince bir anda gözleri parladı. Yıllardır arayıp da bulamadıkları fırsatı yakaladıklarını düşündüler. Demokrasi içinde yapılan her mücadeleye saygım var. 7 Haziran seçimlerinden sonra ülkemizin birliğine yapılan saldırıları hep beraber gördük. Diyarbakır'da 53 Kürt kardeşimizi öldürdüler. Ölen Kürt, öldüren de onlardan. Bu reva mıdır? Benim Kürt kardeşlerimden ne istiyorsunuz? Onlar size ne yaptılar? Utanmadan 'Biz Kürtlerin temsilcisiyiz' diyorlar. Yalan. Kız demeden, erkek demeden çocukları dağa kaçırdınız. O anneleri orada ağlattınız. Ben Türk, Kürt, Laz, Boşnak, Arap'ın, 80 milyonun temsilcisiyim. Bizde bölücülük yok. Bizim derdimiz Türkiye, bunların derdi çukur. Çukurla işi olanların derdi olur mu? Derdi millet olanın bombalarla, patlayıcılarla, silahlarla ne işi olabilir? Bölgedeki kardeşlerimizin kimin kendileri için çalıştığını, kimin kendilerini yok etmek için çalıştığını artık görmüştür. Türkiye Cumhuriyeti 80 milyonun tamamının devletidir. Türkiye Cumhuriyeti çukur açanları açtığı çukurlara gömmüştür. Şimdi mağdur olan hepsinin evini tek tek yapıyoruz. En kısa zamanda teslim etmeye başlıyoruz."
'BİZ ÇÖZÜM SÜRECİNİ BAŞLATTIK, ONLAR MAALESEF BOMBALARI PATLATTILAR'
Artık bu ülkede hiçbir teröriste rahat olmadığını da söyleyen Erdoğan, "Ya girdikleri yanlıştan geri dönüp teslim olacaklar ya da bu toprakları terk edip gidecekler" dedi. İstanbul'da 'Hayır' çadırına yaptığı ziyareti de hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Hayır çadırına girdim. 'Niye hayır diyorsunuz' dedim. 'Daha çağdaş bir Türkiye'de yaşamak için' dediler. Oradan da Yavuz Sultan Selim Köprüsü gözüküyor. 'Adını neden Yavuz Selim koydunuz, neden Recep Tayyip Erdoğan koymadınız?' dedi. Alçak gönüllük yaptık işte fena mı? Osmanlı'da 18 milyon kilometre kareye hükmeden Yavuz'un ismi o köprüye konulmaz mı? Biz 'Hayır'a saygı duyuyoruz, siz de 'Evet'e saygı duyun' dedim. Bundan sonra muhatabımız sadece ve sadece millettir, sizsiniz. Biz çözüm süreci başlattık mı? Başlattık. Ama onlar maalesef bombaları patlattılar. Çukurları açtılar. 16 Nisan'daki Türkiye'deki terör örgütü, Avrupa'daki terör örgütüyle 'Hayır' çıkarması yaptı mı? İsviçre Parlamentosu'nun önünde bir pankart, benim resmim ve benim şakağıma silah dayamışlar. 'Öldürün' diyor. Ben buradan AK Parti, MHP, CHP, Saadet Partisi'ne gönül veren tüm kardeşlerime sesleniyorum; Senin Cumhurbaşkanı için öldürme talimatı veren bunlara sessiz mi kalacaksınız? İşledikleri suç üzerlerine gideceğiz, onları orada bırakmayacağız. Niçin 'Evet' dediğimizi merak edenler dönüp, kimlerin hayır dediğine bakın. Kim hayır diyor? Kandil, İmralı, Pensilvanya, DEAŞ 'Hayır' diyor."
Erdoğan'ın konuşmasının ardından, toplu açılış töreninde canlı yayın ile Nusaybin İlçesi'ne bağlanılarak orada bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ile birlikte, yapılacak konutların temel atma töreni gerçekleştirildi. Toplu açılış töreni kurdelesinin kesilmesinden sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mardin Valiliğini ziyaret etti.
Kaynak: Diyarbakır Söz
