Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Cibuti Cumhurbaşkanı İsmail Omar Guelleh, baş başa ve heyetler arası gerçekleştirdikleri görüşmelerin ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ortak basın toplantısı düzenledi.
Guelleh ve beraberindeki heyet üyelerini Türkiye'de misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, 1977'de bağımsızlığını kazanan Cibuti'nin, bu sene bağımsızlığının 40. yıl dönümünü kutladığını anımsattı. Erdoğan, "Sayın Cumhurbaşkanının nezdinde tüm Cibutili kardeşlerimi tebrik ediyorum." dedi.
Cumhurbaşkanı Guelleh'in her zaman yanlarında olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kendileri, 15 Temmuz hain darbe girişiminden hemen sonra ülkemize desteğini, milletimizle dayanışmasını açıkça ortaya koymuştur. Cibuti Feto terör örgütüne karşı gerekli tedbirleri ilk önce alan dostlarımızdandır. Başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere tüm Cibuti makamlarına tekrar şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum." diye konuştu.
İslam dünyasının birliğine, beraberliğine ve dayanışmasına en fazla ihtiyacın hissedildiği günlerden geçildiğine işaret eden Erdoğan, "Bu dönemde İslam ülkelerinin aralarındaki yapay sorunları bir tarafa bırakarak yek vücut olmaları, birbirlerine kenetlenmeleri gerekiyor. Cumhurbaşkanı Sayın Guelleh'in bu ziyaretini İslam ülkeleri arasındaki dayanışmanın güçlendirilmesi açısından önemsiyorum." vurgusu yaptı.
İstanbul'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü Liderler Zirvesi'ne Cibuti'nin de başbakan düzeyinde katıldığını anımsatan Erdoğan, "Kudüs'e sahip çıktıkları için kendilerine ayrıca teşekkür ediyorum." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'da her açıdan çok başarılı bir zirve gerçekleştirdiklerinin altını çizerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kudüs'ün kutsiyetinin ve tarihi statüsünün korunması noktasında kritik kararlar aldık. Bildiğiniz gibi mesele dün itibarıyla Birleşmiş Milletler zeminine taşındı. Kudüs'ün tarihi statüsünü değiştirecek bu tehlikeli hamleyi önleme amacıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine sunulan karar tasarısı, maalesef Amerika Birleşik Devletleri'nin vetosuna takıldı. Karar tasarısının, diğer 14 ülkenin tamamı tarafından desteklenmiş olması, önemli ve manidardır. Şimdi inşallah bu tasarıyı Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna taşıyacağız. Uluslararası toplumun Genel Kurulda adalet, hakkaniyet ve barıştan yana güçlü bir tavır sergileyeceğine inanıyorum. Genel Kurulda üçte ikilik bir destek aslında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyindeki vetonun adeta reddi anlamına gelecektir. Buradan bir kez daha Birleşmiş Milletler üyesi tüm ülkeleri Kudüs'ün tarihi statüsüne sahip çıkmaya davet ediyorum. Türkiye olarak bu meselenin sonuna kadar takipçisi olmayı sürdüreceğiz."
Cibuti'yi 2015'te ziyaret ettiğini anımsatan Erdoğan, Guelleh'i Türkiye'de ağırlamalarının ülkeler arasındaki güçlü dostluğun nişanesi olduğunu söyledi.
Jeopolitik konumu itibarıyla Doğu Afrika'ya giriş kapısı olan Cibuti'nin, Afrika kıtasını ilgilendiren önemli meselelerde kayda değer bir rol oynadığını belirten Erdoğan, "Özellikle Somali bağlamında Cibuti, bu ülkenin istikrarına ciddi katkılar sağlıyor. Ayrıca nasıl ki ülkemiz milyonlarca mülteciye kucak açıp ev sahipliği yapıyorsa benzer şekilde Cibuti de imkanlarının çok ötesinde sorumluluk üsleniyor." diye konuştu.
Erdoğan, görüşmelerinde ikili ve bölgesel konularda kapsamlı görüş alışverişinde bulunduklarını dile getirerek, muhtelif alanlarda çeşitli anlaşmalara imza atıldığını anımsattı.
İkili ilişkiler ele alınırken ticari ve ekonomik ilişkilerin daha da geliştirilmesi hususunda mutabık kaldıklarını ifade eden Erdoğan, "Bu bakımdan Türk Özel Ekonomik Bölgesi'ne önem atfettiğimizi belirtmek isterim. Türk Özel Ekonomik Bölgesi'nin sadece Cibuti ile değil aynı zamanda bölge ülkeleriyle de ekonomik ilişkilerimizi farklı bir boyuta taşıyacağına inanıyorum. Orada 5 bin dönümlük bir arazinin böyle bir tahsisinin yapılıyor olması inanıyorum ki bizim müteşebbislerimizin de orada yatırımcı rolünü üstlenmek suretiyle aramızda güçlü bağların kurulmasına vesile olacaktır." dedi.
Cumhurbaşkanı Guelleh'in yarınki temasları kapsamında iş adamlarıyla bir araya geleceğini söyleyen Erdoğan, Türk işadamlarını Cibuti'ye yatırım yapmaları için teşvik ettiklerini ifade etti. Erdoğan, "Biz bugüne kadar Cibutili kardeşlerimizin yanında olduk bundan sonra da kendilerine her türlü desteği sunmaya gayret edeceğiz." şeklinde konuştu.
TİKA tarafından tamamlanan Burhan Bey Caddesi Yenileme Projesi ile Tacura'daki restorasyon projelerinin gurur kaynakları olduğunu aktaran Erdoğan, 2015'teki ziyaretinde kararlaştırılan ve yapımı TİKA tarafından üstlenilen çocuk hastanesi projesi üzerindeki çalışmaların da devam ettiğini bildirdi. Hastanenin yapımına en kısa sürede başlayacaklarını belirten Erdoğan, sağlık alanındaki ilişkilerinin sadece hastane inşasıyla sınırlı olmadığını, ambulans hibesi, sağlık haftaları düzenlenmesi gibi etkinliklerle sürdüğünü kaydetti.
Türkiye Diyanet Vakfı tarafından Cibuti'de yaptırılan 5 bin kişilik Sultan Abdülhamit Han Cami ve külliyesinin inşaatını ramazan ayına kadar tamamlamayı planladıklarını dile getiren Erdoğan, Maarif Vakfı tarafından çok yakın zamanda açılması planlanan okulun da iki ülke ilişkilerine olumlu yönde katkısının olacağına inandığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl 19 Cibutili öğrenciye Türk üniversitelerinde eğitim imkanı sunduklarını, Türkiye burslarıyla Cibutili gençlerin nitelikli ve donanımlı yetişmeleri için gereken desteği vermeyi sürdüreceklerini bildirdi. Erdoğan, "Şu ana kadar 200'e yakın Cibutili öğrenci burada eğitim öğretim gördü ve onlar da bizim inanıyorum ki Cibuti'de adeta birer misyon şefimiz olacaktır, aramızda köprümüz olacaktır." dedi.
Erdoğan, ziyaretin hayırlara vesile olmasını temenni etti.
- Anlaşmaların imza töreni
Basın toplantısı öncesinde Erdoğan ve Guelleh'in huzurunda iki ülke arasındaki anlaşmaların imza töreni gerçekleştirildi.
Buna göre, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Cibuti Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sağlık Alanında Hibe Yapılmasına Dair Anlaşma" Sağlık Bakanı Ahmet Demircan ile Cibuti Sağlık Bakanı Djama Elmi Okieh tarafından imza altına alındı.
"Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Cibuti Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Nakdi Yardım Uygulama Anlaşması" ise Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli ile Cibuti Milli Savunma Bakanı Ali Hassan Bahdon tarafından imzalandı.
"Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Cibuti Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kolluk Personelinin Güvenlik Alanında Eğitim ve Öğretimine İlişkin İşbirliği Anlaşması" da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Cibuti Milli Savunma Bakanı Ali Hassan Bahdon tarafından imza altına alındı.
"Türkiye Cumhuriyeti Yükseköğretim Kurulu ile Cibuti Cumhuriyeti Hükümeti Sağlık Bakanlığı arasında Cibuti Uyruklu Tıp Öğrencilerinin Desteklenmesine Yönelik Mutabakat Anlaşması" YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç ile Cibuti Sağlık Bakanı Djama Elmi Okieh tarafından imzalandı.
Kaynak: Diyarbakır Söz
