Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Kızılcahamam'da gerçekleştirilen 28'inci İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın kapanış oturumunda konuştu. Erdoğan, istişare geleneğinin hem inançlarının hem de kültürlerinin en önemli hasletlerinden biri olduğunu söyledi. Ekonominin öncelikler arasında olacağını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"Son 6 yılda neredeyse kesintisiz bir şekilde art arda maruz kaldığımız saldırılar, güvenliğimiz ile birlikte ekonomimizi de hedef aldı. 15 Temmuz darbe girişiminin amacı ülkemizin sadece yönetimini ele geçirmek değildi, aynı zamanda ekonomimizde sabote edilmeye çalışıldı. Son olarak geçtiğimiz ağustos ayında kur ve onunla bağlantılı olarak faiz ve enflasyon üzerinden ekonomimizi çökertmeye yönelik bir saldırıya uğradık. Kısa sürede gereken tedbirleri alıp, normalleşme sürecine geçişi sağladık. Bu saldırı elbette sıkıntılara yol açtı ama aynı zamanda ekonomimizin de direncini artırdı. Ülkemize dayatılan kur, faiz, enflasyon şer üçgenine karşı nasıl davranmamız, nasıl karşılık vermemiz gerektiğini gördük. 2018 yılını her şeye rağmen başarılı bir şekilde geride bıraktık. Son çeyrekteki küçülmeye rağmen yılı yüzde 2,6 gibi önemli bir büyüme oranıyla kapattık. Bu yılın ilk çeyreğinde ekonomide dengelenme devam etti. Tüm verilerin yükselişe işaret ettiğini görüyoruz."
'BOMBALAR NEYSE EKONOMİMİZE YAPILAN SALDIRILAR DA AYNISI'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, önlerinde seçim gerilimi yaşamayacakları 4 yılı aşkın sürenin bulunduğuna dikkat çekti. Yapısal dönüşümleri birer birer hayata geçirmekte kararlı olduklarını vurgulayan Erdoğan, "Geçtiğimiz 17 yıldaki tecrübelerimiz bize önümüzdeki 4 yılda çok büyük başarılara imza atabileceğimizin güvenini veriyor. Ekonomide yeni dönemin ilk yol haritasını seçimden hemen sonra açıkladık. Vergi sistemi, tarım, bankacılık ve finans gibi alanlarda bu yıl içinde hayata geçireceğimiz yapısal değişiklikleri kamuoyu ile paylaştık. Ağustos ayından beri yaşanan sıkıntıları çok iyi biliyoruz. Vatandaşlarımızı rahatlatacak adımları attıkça, başımızdaki kara bulutların dağılacağına inanıyoruz. Esasen ekonomide, son 9,5 ayda yaşananlar, ülkemizin ekonomi gerçeklerinden kaynaklanmış da değildir. Bir dönem sınırlarımıza atılan füzeler, bombalar, sıkılan kurşunlar neyse son aylarda ekonomimize yapılan saldırılar da aynısıdır. Hatta 1 ay öncesinde de benzer girişimler oldu. Hemen tedbirlerimizi alıp, kimse fark etmeden önünü kestik. Silahlı ve diplomatik teröre nasıl teslim olmadıysak ekonomik teröre de teslim olmadık, olmayacağız" dedi.
'BİRLİK İÇİNDE OLURSAK KARŞIMIZDA DURACAK GÜÇ YOK'
Vatandaşa, yatırımcıya ve iş dünyası temsilcilerine ricada bulunmak istediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Onları George, Hans buralara getirmedi; onları bu millet buralara getirdi. Şu anda bu ülkeyi biz yönetiyoruz. Biz bu ülkede yatırımcımızın, girişimcimizin karşısında değiliz ama bu milletin karşısında olanlar da bilsinler ki onlar da bizi karşılarında bulurlar. Her türlü desteği veren biziz. Ülkemizde teşvik bölgelerini onların emrine veren biziz. 6 ayrı bölgede her türlü desteği bugüne kadar verdik, veriyoruz. Bundan sonra da vereceğiz; ama kalkıp da fırsatçılığa girişirlerse orada kusura bakmasınlar. Biz milletimizin yanında yer almaya mecburuz. Gelin, kararlarımızı başkalarının bizimle ilgili niyetlerine göre değil kendi hedeflerimize, kendi ihtiyaçlarımıza, kendi çıkarlarımıza göre verelim. 'Filanca yabancı finans kurumu şöyle diyormuş, filanca devlet ülkemize şaşı bakıyormuş, filanca kesim saçma sapan yollara tevessül ediyormuş'. Bunların hiçbirinin zerre kadar kıymeti yoktur. Asıl olan ülke ve millet olarak bizim ne istediğimiz ne yaptığımız nereye varmak istediğimizdir. Türkiye her alanda olduğu gibi ekonomide de öyle bir ülkedir ki buz dağı gibi görünmeyen kısmı, görünen kısmından çok daha büyüktür. Biz birlik, beraberlik içinde olursak karşımızda duracak hiçbir güç yoktur. Hep birlikte hangi hedefe yönelirsek yönelelim başarmama ihtimalimiz yoktur. Terör belasını ortadan kaldırmaya, bölgemizde oynanan oyunları bozmaya mı ihtiyacımız var; 82 milyon beraber hareket edersek bunu da çözebiliriz. 2023 hedeflerini birileri hayal olarak göstermeye çalışıyor. Biz birlikte çalışırsak bunun ötesine geçmemiz mümkündür."
'HADİSEYİ MEŞRULAŞTIRMAYA ÇALIŞTIĞIMIZI İDDİA EDİYORLAR'
"CHP yönetimi başkadır, CHP'ye oy veren vatandaşlarımız başkadır" diyen Erdoğan, "Bunu birbirinden ayıralım. Mesela dün bir CHP yöneticisi çıkıp, bizim şehit cenazelerine katılım konusunda hassasiyet gösterilmesiyle ilgili sözlerimize karşı tam da anlatmaya çalıştığımız, çarpık zihniyetinden bir kez daha ortaya sermiştir. Zihniyet bozuk. Biz, 82 milyon olarak birlik, beraberlik içinde hareket etmemiz gerektiğini söylüyoruz. CHP kafası bunu ayrıştırma, gerginliği ve kutuplaştırmayı artırma çabası, diye anlıyor. Biz, 'Terör örgütünün güdümündeki partiyle birlik olursanız şehitlerimizin kemiklerini sızlatırsınız' diyoruz. Onlar, hadiseyi meşrulaştırmaya çalıştığımızı iddia ediyor" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na Ankara'nın Çubuk ilçesinde katıldığı şehit cenazesinde yapılan saldırıyı kınadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Biz şehit yakınlarının ve koskoca bir ilçe halkının taciz edilmesine, tariz edilmesine, 'terörist' ithamına ve hakarete maruz kalmasına karşı çıkıyoruz. Çubuk'taki o vatandaşlar zaten yaralı. Onları provoke edeceksin, kalkacaksın Ardahan'daki yolculukta teröristlerin saldırısına uğramışsın, onlarla eş duruma getireceksin. Bizim arkadaşlarımıza saldıranları kucaklayan CHP yöneticilerini de unutmadık. Linç kampanyası söz konusu olduğunda kimse CHP’nin eline su dökemez. Biz kimseyi linç etmiyoruz; sadece milletimizin değerlerini, şehitlerimizin aziz hatıralarını savunuyoruz. CHP kafası daha da ileri gidip, 'Biz sırtımızı PKK'ya, YPG'ye dayıyoruz' diyen partiyle seçimlerde ittifak yapan kendileri değilmiş gibi Kuva-yi Milliye'den dem vuruyor. Bunlar sizinle beraber yürümedi mi? Tek bir şehit cenazesinde görmediğimiz ama terörist cenazesinde ön saflarında sırada tutan değil mi? Kimi aldatacaksınız? Gördük, yaşadık. Şimdiden belediye yönetimlerini paylaşma kavgasına düşenler bunlar değil mi? Türkiye'nin ve Türk milletinin bekasına yönelik her saldırıya tek bir parti gibi davranıp, destek verenler bunlar değil mi?"
'VATANDAŞIN SORUNLARI İÇİN ÇÖZÜM BEKLEDİĞİ YER AK PARTİ'
AK Parti'nin, 82 milyon vatandaşın umut kapısı olduğunu kaydeden Erdoğan, "Hangi partiye oy verirse versin, tüm vatandaşlarımızın sorunları için çözüm beklediği yer AK Parti'dir. Bunu beraber halledeceğiz. AK Parti'ye oy veren her bir vatandaşımızın bizden çok büyük beklentileri olduğunu gösteriyor. Hiçbir AK Parti'linin lakayt davranma, görevden kaçma lüksü yoktur. Bizimle yol yürüyen her arkadaşımızın vatandaşlarına karşı sorumlulukları olduğunu unutmaması gerekiyor. Kendini ülkesinden ve partisinden büyük görerek bu yolda yürümeye kalkanlar baştan kaybetmiştir. Bunun için tüm arkadaşlarımdan oturmalarından, kalkmalarından, işlerine, güçlerine dikkat etmelerini istiyorum. Kimlerle oturuyorsunuz, kimlerle kalkıyorsunuz; buna da çok dikkat etmemiz gerekiyor. Eğer bizler hakikaten bu tür insanlarla oturup, kalkarsak bedelini halk ağır ödetir. Vatandaşa karşı etrafımızda bir etten duvar örülmesine izin vermeyeceğiz. İnsanların iş yapma, kazanma hakkı olduğunu bileceğiz" diye konuştu.
'HİZMET ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 5 yıllık zaman olduğunu belirterek, "Bu uzun dönemi icraata odaklanmış olarak yürütmeliyiz. Ramazandan sonra başarı sırasına göre tüm illerimizi dolaşma azmindeyim. Biz başkalarını konuşmayacağız. Milletimiz bizden bunu bekliyor. Her seçimde oyların azaldığı, çoğaldığı yerler olabilir. Toplamda milletimizin bize ne dediğidir. Bazıları kendisi aday yapılmadığı için istifa edip, bağımsız ya da başka partiden aday olmuştur. Seçimi de kazanmış olabilir. Bizi üzmesin. Şimdi onlar kendi dertlerine baksınlar. Bu tür safralardan kurtulduğumuz için rahat olalım. Uzun ince yolda, hizmet etmeye devam edeceğiz" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz