Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve 28'nci Dönem Milletvekilliği seçimlerinin ilk mitingini AK Parti'nin 2002'de kuruluşunu da gerçekleştirdiği Afyonkarahisar'dan başlattı.
'BAY BAY KEMAL LONDRA'DAN NE KADAR PARA ALDIN DA GELDİN'
Türkiye'nin son 21 yıldaki demokrasi ve kalkınma atılımlarıyla asırlık hayallerine ancak kavuşabildiğini belirten Erdoğan, “Hanım kardeşlerim şimdi birileri çıkmış, bize tıpkı seccade edebiyatı yaptığı gibi bir de emperyalizm edebiyatı yapıyor. Peki bu edebiyatı yapan kim? Emperyalistlerin tetikçisi terör örgütleriyle kol kola yürüyen kişi. Emperyalizmin finansörü Londra tefecilerinden aldığı sözlerle adeta sevindirik olan kişi. Bay Bay Kemal acaba Londra'dan ne kadar para aldın da geldin? Aldığın bir şey var mı? Laf. Emperyalistlerin truva atı, IMF'den adamlarını otel odalarında gizli saklı buluşturan kim? Bu kişinin kim olduğunu biliyorsunuz değil mi? Evet, Bay Bay Kemal çıkmış şimdi de her zamanki iğrenç üslubuyla bize antiemperyalizm dersi vermeye kalkıyor" diye konuştu.
'YANIMIZDA OLAN KİMDİ; BEBECAN'
Başbakan olduğunda Davos'ta IMF'in başkanıyla görüşme yaptığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Şu anda masanın etrafında olan birisi daha vardı, o zaman ekonomiyle ilgileniyordu. Ona da o görevi vermiştik, kim olduğunu anladınız değil mi? Yanımda ve IMF'in başkanına dedim ki, 'Adamlarınızı gönderiyorsunuz, adamlarınız geliyor, bizden taksitleri alıyor mu? Alıyor. Taksitleri alırsınız ama Türkiye'yi yönetemezsiniz. Türkiye'yi ben yönetirim, ben.' Yanımızda olan kimdi? Bebecan. Şimdi atıyor, tutuyor ve 2013 yılına kadar biz IMF'yle yürüdük. 2013'te bütün ödemeleri bitirdik ve IMF ile yolları ayırdık. İşte AK Parti budur. Bize ne dediler bu Bay Bay Kemal'in, İYİ Parti'nin adamları, bunlar otellerde görüşmeler yaptılar. Dediler ki; 'IMF'den yardım, borç almanız lazım ki Türkiye ekonomisi düzelsin'. Almadık, ne oldu? Biz yola yürüdük mü? Herhangi bir şey oldu mu? 2013'ten sonra bizim IMF ile ilişkimiz yok. Peki o zaman Merkez Bankamızın rezervi neydi 27,5 milyar dolar, şimdi üç haneli rakamlara geçtik."
'EMPERYALİSTLERİ BİZ HÜSRANA UĞRATTIK'
Siyasi hayatlarının tamamının emperyalistler ve onların taşeronlarıyla mücadeleyle geçtiğini söyleyen Erdoğan, “Vesayetin gücünü kırarken, emperyalizme meydan okuduk. Suriye ve Irak harekatlarıyla emperyalistler, onların ülkemize yönelik oyunlarını yine biz bozduk. 15 Temmuz gecesi Bay Bay Kemal tankların arasından kaçıp da belediye başkana giderken biz Yeşilköy Havalimanı'nda halkımızla beraberdik. Emperyalistlerin silahşörlerine milletimizle birlikte göğsümüzü biz siper ettik. Milleti kanını yıllarca sülük gibi emen faiz lobilerine geçit vermeyerek, emperyalistlerin para musluklarını biz kestik. Ülkemizi, bölgemizdeki çatışmalardan uzak tutarak, barış için çalışarak emperyalistlerin felaket senaryolarını biz paçavraya çevirdik. Dış ticarette milli paramızın kullanımını artırarak emperyalistlerin finans düzenine biz çomak soktuk. Savunma sanayiinde yerlilik oranı geldiğimizde yüzde 20'ydi, yüzde 80'e çıkardık. Egemenliğimize göz diken emperyalistleri biz hüsrana uğrattık" ifadelerini kullandı.
'BAY BAY KEMAL'E SESLENİYORUM'
Şimdi TGC Anadolu'nun İstanbul Sirkeci'de halkın ziyaretine açıldığını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Halk hayran, ama bu CHP lobisi, masanın etrafındaki 7'liler TGC Anadolu'yu gördükçe kuduruyorlar. Biz yaptık. Çünkü onlar yapamazdı. Ve şu anda TGC Anadolu'yu gezenler, 'Allah'ımıza hamdolsun böyle bir uçak gemimiz var' diyor. İHA, SİHA, Akıncı, Kızılelmamız var, hepsi de TGC Anadolu'nun şu anda güvertesinde. Biz yaparız, yaparsa Cumhur İttifakı yapar. Afrika'dan Balkanlar'a, Asya'dan Orta Doğu'ya tüm mazlum ve mağdurların elinden tutarak emperyalist sömürge düzenine biz 'Dur' dedik. BM kürsüsünden bu kardeşiniz, 'Dünya 5'ten büyüktür' diye haykırarak emperyalistlerin kurduğu küresel sisteme biz itiraz ettik. Buradan şimdi Bay Bay Kemal'e sesleniyorum, şayet bizim emperyalizme karşı duruşumuzu öğrenmek istiyorsan, git sırtını sıvazlayan batıdaki ağababalarına sor. Git hamburgercide buluştuğun Pensilvanya'daki alçaklara sor. Git dağdaki kadrolarının başlarını ezdiğimiz bölücü yandaşlarına sor. Git Türkiye deyince gözleri yaşaran mazlumlara sor. Git Karabağ'da işgalden kurtulan yerlerdeki kardeşlerimize sor. Git Doğu Akdeniz'de haklarına sahip çıktığımız Kıbrıs Türk'üne sor. Sor ki bizim kime secde ettiğimizi, kime de duruşumuzla, mücadelemizle, direnişimizle diz çöktürdüğümüzü sana anlatsınlar."
'SEN AYAKKABILARINLA SECCADENİN ÜZERİNDE GEZİNİRSİN'
Ne emperyalistler ne de onların tetikçilerinin önünde secde etmeyeceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz sadece Allah'ın huzurunda rükuda eğilir, ancak onun için secdeye varırız. Bay Bay Kemal unutma, sen ayakkabılarınla seccadenin üzerinde gezinirsin. Biz secdeyi de biliriz, senin ayakkabıyla çiğnediğin seccadeyi de biliriz, kıbleyi de biliriz, Kabe'yi de çok iyi biliriz. Biz 'Bir metrelik bez parçası' dediğin başörtüsünü de biliriz, rengini şehitlerimizin kanından alan ay yıldızlı al bayrağımızı da çok iyi biliriz. Ya bu Bay Bay Kemal başörtüsüne bir metrekarelik bez parçası demiyor muydu? Ama gel gör ki şu anda işte yanına almış üç tane yavrucuk. Onlarla beraber bir 7'li masa oluşturmuşlar ve bu 7'li masada bunlar maalesef bu ülkenin kaderiyle oynuyorlar. Ülkesini emperyalistlerin siyasi ve ekonomik sistemine teslim etmekten başka projesi olmayandan antiemperyalizm dersi almayız. Kısır siyasi hesaplar uğruna PKK'sından FETÖ'süne terör örgütlerinin emrine girenlerden, onurlu duruş dersi de almayız. Bizim ömrümüz bu ülkenin ve milletin hakkını yedi düvele karşı savunmakla geçti. Daha 7 kişiyi aynı masada oturtmaktan, aynı hizada tutmaktan aciz olan birisi Türkiye'nin hakkını yedi düvele karşı nasıl savunur soruyorum sizlere?" dedi.
'TÜRKİYE YÜZYILI’NIN İNŞASININ ÖNÜNE KİMSE GEÇEMEZ'
Türkiye'nin en büyük sıkıntısının, bu ülkenin siyasetini iftira, yalan ve nefret diliyle zehirleyerek, inşa değil, yıkım üzerinden iktidar rüyası görenler olarak gösteren Erdoğan, “Halbuki biz 20 yıldır sadece eser ve hizmet siyasetiyle bu ülkede neler başarılabileceğini cümle aleme gösterdik. Havalimanından buraya gelene kadar her taraf tıklım tıklım doluydu. İnşallah Türkiye yüzyılını eser ve hizmet siyaseti üzerinden yükselteceğiz. Şimdi 26 gün kaldı, ana kademe, kadın kolları, gençler, gece-gündüz çalışmaya var mıyız? Kapıları çalışıyoruz değil mi ve inşallah ben diyorum ki her bir AK Parti’li 100 kişiyi daha sandığa taşımalı, var mıyız?"
Mitingin sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afyonkarahisar milletvekili adaylarıyla sahnede fotoğraf çektirdi. Erdoğan'ın konuşması sırasında başlayan yağmur, mitingin sona ermesinin ardından ise sağanak olarak devam etti.
Kaynak: Diyarbakır Söz