>Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın, gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtladı. Son günlerde çözüm sürecine ilişkin şartlar ve varılan mutabakatlara karşı açıklamalarıyla dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "çözüm süreci" karşısında olmadığını savunan Kalın, "Cumhurbaşkanımızın 'çözüm süreci'nin karşısındaymış gibi gösterenlerin çabasının beyhude olduğunu belirtmek isterim. Şu noktada önemli olan silahların tamamen susması, yani tamamen silah bırakılmasıdır. Cumhurbaşkanımız devletin başı olarak sürecin arkasındadır, olmaya da devam edecektir" dedi.
>İzleme Kurulu
>Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'İzleme Kurulu'na karşıt açıklamalarına ilişkin, "Çözümde en önemli husus silahsızlanma aşamasının tamamlanmasıdır. Asıl olan uygulamanın nasıl olacağını görmek. Uygulamada netice alınırsa zaten süreç amacına ulaşmış demektir. Bilgilendirme konusunda gerek Başbakanımız gerek diğer arkadaşlar Cumhurbaşkanını elbette bilgilendirmektedir. Normal görüşme trafiğinin dışında ihtiyaca binaen tekrar bir araya gelebilirler. Cumhurbaşkanını bilgilendirdiğini biliyoruz" diye konuştu.
>'Bakanlar Kurulu belli bir sisteme oturdu'
>Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Bakanlar Kurulu'na başkanlık edeceği bir sonraki toplantıya ilişkin soruya ise, "Bununla ilgili kesinleşmiş tarih yok. Olduğunda kamuoyuyla paylaşacağız. Bu da zaten belli bir sisteme oturdu diyebiliriz" dedi.
>'Kamu düzeninden taviz vermeyeceğiz'
>Genelkurmay'ın siyasete tekrar dahil olarak, süren ruhuna uygun olmayan, barış karşıtı açıklamalarına ilişkin de konuşan Kalın, "Genelkurmay açıklama yaptı. Bunlar kamu düzeninin gerektirdiği operasyonlardır. 'Çözüm süreci' devam ediyor diye kamu düzeninden asla taviz verilmeyecektir. Güvenlikle özgürlükler arasındaki dengeyi azami muhafaza etmek gayretindeyiz" ifadelerini kullandı.
>'Dördüncü kademeye gelene kadar insani durum yok'
>Kalın'ın, dün serbest bırakılan hasta tutsağa ilişkin, "Dün affedilen kişiyle ilgili 4'üncü kademe kanser hastası olan bir mahkumdan bahsediyoruz. Bu noktada belirleyici olan tıbbi, insani durumdur. Cumhurbaşkanımız da bu mülahazalarla affetmeyi uygun görmüştür" şeklindeki sözleri ise, pazarlık konusu yapılmaması gereken hasta tutsakların ölümün kıyısına gelene kadar serbest bırakılmayacağını kanıtlar nitelikteydi.
Kaynak: Diyarbakır Söz