İnce, TBMM'de düzenlediği basın toplantısıyla gündemdeki konuları değerlendirdi.
''Uçağımız düştü mü düşürüldü mü? Düşürüldüyse füze mi Bülent Arınç'ın icat ettiği füze benzeri bir aygıtla mı uçaksavarla mı yoksa sapanla mı düşürüldü? Madem uçağın bütün parçalarına henüz ulaşılamadı neden birbiriyle çelişen açıklamalar yapılıyor? Kim çark ediyor? Genelkurmay Başkanı mı Başbakan mı doğru söylüyor yoksa Düşişleri Bakanı Sayın Davutoğlu mu doğru söylüyor?'' sorularını yönelten İnce, ''Başbakan'ın üslubuyla sesleniyorum: Ey Başbakan, sen delikanlıysa çık bunun hesabını ver, bunları açıkla'' dedi.
İnce, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Hama'da yaşanan olaylarla ilgili açıklama yaparken Irak'ta 1,5 milyon Müslüman katledilirken, camiler bombalanırken, çocuklar ölürken, üzerlerine Amerikan bombaları yağarken ''gıkını çıkaramayan bir Başbakan olduğunu'' savundu. İnce, Erdoğan'a, ''Sen dil nakli mi yaptırdın?'' diye sorarak, Erdoğan'ın Irak'ta susup, Hama'da konuştuğunu ifade etti.
''Emperyalistlerin, Obama'nın diliyle konuşan bir Başbakan bulunduğunu'' iddia eden İnce, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Başbakan, önce Esadcıydı, sonra fesatçı oldu, şimdi de ayakçı oldu. Çünkü bu ülkenin dış politikası ayağa düştü. Bu ülke, dış politika anlamında rezil kepaze oldu. Başbakan, önce Esad dostuydu, Esadcıydı. Sonra Suriye'de fesatçılar var, onların tarafına geçti. Şimdi her ikisi oldu. Biz ne Esadcı ne fesatçıyız.
Teröre karşı sınır ötesi harekatla ilgili Genelkurmay Başkanı, 'ABD'nin ikna edilmesi gerekecek', Başbakan, 'Operasyonlar için kimsenin onayını almayız', sözcüsü Hüseyin Çelik, hem Barzani hem Irak hükümeti hem de ABD'nin ikna edilmesi gerektiğini söylüyor. Hem BOP'un ortağı hem eşbaşkanı hem cihan devleti olacak; İsrail'i, Ortadoğu'yu titretecekti, bunların hiçbiri olmadı. Biz, sözü dinlenen değil, söz dinleyen bir ülkeyiz.''
-''Türkiye batmış, Numan Kurtulmuş''-
İnce, Erdoğan'ın, son günlerde CHP'nin kadınlara şiddet uyguladığından bahsettiğini, CHP'li bir ilçe başkanının yaptığı bir olayı bütün partiye mal ettiğini öne sürdü. İnce, Erdoğan'a, ''Senin de bir ilçe başkanın, 'Örtüsüz kadın, perdesiz eve benzer. Ya kiralık ya satılıktır' demişti. O zaman bu AKP'nin, senin görüşün mü?'' diye sordu.
Son günlerde bir flörtün, parti evliliğinin söz konusu olduğunu ifade eden İnce, HAS Parti Genel Başkanı'nın, AK Parti'ye bir dönem çok sert eleştiriler getirdiğini hatırlattı. İnce, iki ay önce karşılaştıkları havaalanında yarım saatlik sohbette Kurtulmuş'un, AK Parti'ye yönelik söylediklerini anlatsa kıyametin kopacağını öne sürdü. İnce, ''Sayın Kurtulmuş, yarım saatlik sohbette, bunların nasıl zenginleştiklerini, dinden imandan nasıl uzaklaşıklarını anlatmıştı bana. Türkiye batmış, Numan Kurtulmuş. Başbakan'a, başkanlık sarayı yaptırmak için mi bir tuğla da sen koymayı planlıyorsun'' diye konuştu.
İnce, son günlerde Erdoğan'ın stadyumları gezip, kongreler yaptığını belirterek, ''Bu stadyumları, 19 Mayıslarda niye yasaklıyorlar diye düşünüyorduk, meğer arkadaşlara lazımmış. İl kongrelerini oralarda yapıyorlar'' dedi.
-''Malazgirt Zaferi'nden bu yana böyle bir çözüm görmedi''-
AK Parti döneminde, ''polis şiddeti ve biber gazından herkesin nasibini aldığını'' öne süren İnce, artık sıranın milletvekillerin de olduğunu söyledi. İnce, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'a yönelik olaya işaret ederek, artık zabıta copunun geldiğini savundu. İnce, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'i, Meclis'in ve milletvekillerinin onurunu korumaya çağırdı.
Köprü bakımı nedeniyle İstanbul'da yaşanan trafiğe de dikkati çeken İnce, bu soruna yönelik AK Parti'nin çözüm olarak, tuvalet yapmayı ve büfe kurmayı getirdiğini söyledi. İnce, sözlerini, ''Bu kadar gerici, kent yaşamını tanımayan bir anlayış...Böylesi Malazgirt Zaferi'nden bu yana, bu topraklar, bu Anadolu böyle bir çözümü görmedi. Neden ücretsiz geçiş olacağını 3 gün önce açıklıyorsun? Bu süre içinde trafik yok mu? Başbakan'ın, oraya büfe, tuvalet kurma fikrini veren kişiyi de bir an önce bakan yapmasını istiyoruz. AKP'ye, Erdoğan'a yakışır bu büyük mucit, devlet adamı, düşünürü AKP'nin MYK'sında görev almasını diliyoruz'' diye sürdürdü.
-''Yeniden sınav yapmaya parası yok''-
İnce, Başbakan'ın, 2010 KPSS'ye ilişkin MİT'i görevlendirdiğini söylediğini kaydederek, Erdoğan'ın, MİT'in raporunu niye kamuoyuyla paylaşmadığını sordu.
2008'de çıkarılan bir kanunla ÖSYM'nin parasına el konulduğunu ifade eden İnce, ÖSYM'nin de sınavların şaibeli olduğunu bildiğini ancak yeniden sınav yapmaya parasının bulunmadığın iddia etti.
İnce, ''Bizim il başkanlarımızı öldüren, cinayet işleyen katiller AKP'nin 3. Yargı Paketi sayesinde serbest kaldılar. Sayın Ertuğrul Günay, 'Bilmeden katkım oldu, vicdanım sızlıyor' dedi. Vicdan, kırmızı plakalı araba, İstanbul'da bir semt adı değildir. O arabadan vazgeçersen, vicdanın sesini dinlersen olayları daha net görürsün'' diye konuştu.
AA
Kaynak: Diyarbakır Söz
