Erzincan'ın işgalden kurtuluşunun 98'inci yıldönümü kutlamalarına katılmak üzere saat 11.25'te Ana uçağıyla kente gelen Başbakan Davutoğlu'nu, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Vali Süleyman Kahraman, Belediye Başkanı Cemalettin Başsoy, milletvekilleri ve partililer karşıladı. Havalimanından konvoy eşliğinde valilik önüne gelen Başbakan Davutoğlu ile beraberindekileri, Erzincan Belediyesi'nin mehter takımı karşıladı. Davutoğlu ve beraberindekiler mehter takımının marşları eşliğinde 'Şehitlere saygı ve Zafer yürüyüşüne' katıldı. Davutoğlu ve beraberindekiler Ordu Caddesi'nde yaklaşık 1 kilometre yürüdü.
Yürüyüşün ardından Başbakan Davutoğlu, Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan yaklaşık 3 bin kişiye hitap etti. Erzincan ziyaretinin üç sebebi olduğuna işaret eden Davutoğlu, kentin işgalinden kurtuluş törenlerine katılmak, terörle mücadelede verilen destek ile 1 Kasım seçimleri için teşekkür etmeye geldiğini bildirdi. Erzincan'ın 1916 Temmuz'unda işgal edildiğini hatırlatan Davutoğlu, “Yaklaşık 1,5 yıl ezan ve bayrağa hasret kalan Erzincanlı 13 Şubat 1918 günü Türkiye karanlık günlere doğru giderken Erzincan istiklal ateşini yaktı. O zaman da işgalcilerle işbirliği yapan Ermeni çetecilerine karşı Erzincanlılar, bu memleket Malazgirt ve Otlukbeli'den beri Müslüman'dır, Türk'tür dedi. O zaman zor şartlarda verilen istiklal mücadelesinde askerimiz nasıl bir yol katetti? İstanbul'dan Konya'ya, Niğde Ulukışla'ya gelen askerler 3 gün 3 gece süren yolculuk sonrası bu vatanı savunmak için Sarıkamış'a, Erzurum'a yürüdüler. Bu toprak bize kolay emanet edilmedi. Şehitlerimiz tren yolculuğuyla bin kilometre yürüyerek mücadele ederek bu toprakları bize emanet etti. Biz hangi şartta olursa olsun, hangi düşmanla olursa olsun, istiklalimizi, onurumuzu, namusumuzu, bayrağımız tehdit altındaysa aşılmaz zannedilen dağları aşar, yenilmez zannedilen orduları yener, bayrağı dik, ezanı gür tutarız" diye konuştu.
ŞEHİTLERE FATİHA OKUDU
Erzincan'a 2 yıl sonra da geleceğini ve kurtuluşun 100'üncü yıl törenlerine katılacağını vurgulayan Davutoğlu, kurtuluş mücadelesinde şehit olanlara rahmet diledi ve miting alanını dolduranları Fatiha okumaya davet etti. Fatiha'nın okunmasının ardından ziyaretin ikinci nedeninin terörle mücadelede verilen desteğe teşekkür olduğunu açıklayan Davutoğlu, şunları söyledi:
"Geçmişte vatanı bölmek isteyen düşmana ve işbirliği yapanlara nasıl dik durduysak, bu günde şu veya bu şekilde istilacıların, onların piyonları olan bölücü terör örgütüne de aynı şekilde dik duracağız. Her hafta sonu Doğu ve Güneydoğu'da bir ilimizi ziyaret edeceğimizi söylemiştik. Geçen hafta Mardin'deydik. Size Mardin'den selam getirdim. Sizlerin ağzından yüreğinden duymak istiyorum. Birlik ve beraberliği korumak gerekirse istiklal uğruna omuz omuza vermeye var mısınız? Eğer bir gün bu ülkeyi bölmek isterlerse aynen vaktinde olduğu gibi gür bir sesle biz bu topraklarda ezanı hiç susturmayacak, bayrağı hiçbir zaman indirmeyeceğiz demeye var mısınız? Ve yine o zaman şehitlerimizin emanetine nasıl sahip çıktıysak, teröre karşı mücadelede kanını, canını ortaya koyan aziz şehitlerin emanetine sahip çıkmaya var mısınız? Doğu Anadolu, ebediyen hür ve yükselen Türkiye Cumhuriyeti devletinin yüreği, bileği olmaya hazır mı? Türk-Kürt, Sünni- Alevi diye bizi bölmeye çalışanlara karşı omuz omuza hep beraber dimdik duracağız. Ne olursa olsun. Kim ne yaparsa yapsın. Biz buradan diyoruz ki; biz bu istiklali bize emanet eden şehitlerimizi emanetini hatırlayarak yürüyoruz. Bizi ayıramaz, bizi bölemez, bizi hiçbir zaman zelil bir duruma düşüremezler."
DEMİRTAŞ'IN RUSYA ZİYARETİNİ ELEŞTİRDİ
İsim vermeden HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Rusya'ya yaptığı ziyareti eleştiren Başbakan Davutoğlu, bu konuda şöyle konuştu:
"1916'da da hainler vardı. Şimdi bakınız Suriye'de biz merhamet, adalet destanı yazarken gelip de orayı bombalayan Rus uçakları karşısında onurlu tavır sergilediğimiz zaman bu vatanın hava sahası, kara sınırı, bizim namusumuz dediğimiz zaman bugünkü işbirlikçiler de terör örgütünün uzantısı partinin eş başkanı soluğu Moskova da aldı. Biliyorsunuz değil mi? Yüz yıl sonra da tarih değişmiyor. Vatanın onurunu, birliğini savunanlarla bölmeye çalışanlarla işbirliği yapanlar yine ortaya çıkıyor. Bütün vatandaşlarıma sesleniyorum gün birlik vaktidir. Bölmek böldürmek isteyenlere karşı gür bir sesle omuz omuza mücadele etme vaktidir. 100 yıl önce Erzincan'da bütün bu Anadolu'da yanan istiklal meşalesini, onur meşalesini, namus ve izzet meşalesini yükseltme vaktidir. Birileri siz 'Kürt Alevisiniz şu busunuz' diyebilirler. Biz diyoruz ki bizim nezdimizde 78 milyon tek bir yürek, tek bir bilektir. 78 milyon aynı istiklalin, istikbalin çocuklarıdır. Türk-Kürt kardeştir, Sünni Alevi kardeştir. Ayrım yapan ise 98 yıl önce de kalleşti, bugün de yarın da kalleştir."
Terör örgütüne karşı duruşları nedeniyle bölge halkına teşekkür eden Başbakan Davutoğlu, "Çok tahrik yaptılar. Çok provokasyon yaptılar. Ama Türk, Kürt, Sünni, Alevi, Arap bütün vatandaşlarımız onların bu provokasyonlarına hiç ayak uydurmadı. Buradan Doğu ve Güneydoğu'nun bütün yiğit evlatlarına sesleniyorum. Biz biriz, biz beraberiz, biz diriyiz. Biz büyük bir istiklalle istikbale yürüyoruz. Nasıl yüzyıl önce Doğu ve Güneydoğu'yu bizden koparmaya çalışan istilacılar ve onların iş birlikçisi çeteler başarısız olmuşsa, bugün de yurt dışından birtakım planlarla bu ülkeyi bölmek isteyenler ve onlarla iş birliği yapan çeteler mutlaka başarısız olacaktır" diye konuştu.
TÜRKMENLERE 13 TIR YARDIM
Davutoğlu, Cumhuriyet Meydanı'ndaki mitingin ardından Erzincan'da bir vakıf tarafından hazırlanan 13 TIR dolusu yardımın Bayırbucak Türkmenleri'ne uğurlanması törenine katıldı. Şemsettin Uçar Cami İmam Hatibi Hamit Atalay'ın duasının ardından konuşan Başbakan Davutoğlu, "Bu yardım TIR'ları aziz milletimizin bütün kardeşlerimize yüreğinin açık olduğunu gösteren bir adım. Suriye büyük bir zulümle karşı karşıya. Suriye'deki kardeşlerimiz hem Rus uçaklarının bombaları ve rejimin saldırıları, hem de açlık ve zorluklu karşı karşıya. 100 yıl önce burada Erzincanlı yiğit insanların karşılaştığı buydu. 100 yıl önce işgale düştüğünde Erzincan yiğitçe, mertçe dayanmıştı. Yiğit ve mertler, 1,5 yıl sonra özgürlüğün gelmesini sağlamışlardı. Yine bu yiğit insanlar, yine yiğit insanlar Bayırbucak Türklerine gönlümüz her zamlan sizinle mesajını iletmek üzere Erzincan'dan 13 TIR'ı gönderiyor. Bunun yola çıkmasını sağlayan vakfa ve Erzincanlılara teşekkürü borç biliyorum. Sadece Erzincanlıların değil, 78 milyonun onlarla beraber olduğunu iletin. Bayırbucak bir gün özgür olacaktır. Aynen Erzincan gibi. Suriye'de bir gün özgür olacaktır. Aynen işgale karşı şahlanan milletimiz gibi. İnşallah bir gün bütün bu kardeşler yeni bir kardeşlik destanı yazacaklar. Ortadoğu halkları omuz omuza yürüyecekler."
Kaynak: DHA