Bakırhan, "Öcalan'la oturulup konuşulmalıdır"

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'dan haftalık meclis toplantısında gündeme ilişkin çarpıcı açıklama geldi.

Bakırhan,

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan iktidar ve muhalefete önemli çağrıda bulundu. 

ÖN YARGILARI BİR KENARA BIRAKALIM

Partisinin mecli oturumunda konuşan Bakırhan,

" bugün hem muhalefete hem iktidara hem de Türkiye halklarına çok önemli çağrılar yapacağız. Umarım herkes kırmızı çizgilerini ve bize dönük önyargılarını bir kenara bırakarak bugün yapacağımız bu grup konuşmasına 30 dakikasını ayırır."

dedi.

"Dünya halklarını tehdit eden bir ırkçılık ve milliyetçilik dalgası giderek dünyada yükseliyor. Bu dalganın altında kalacak milyonlarca insan var. Dünyanın her yerinde yükselen bu ırkçı ve milliyetçi dalganın yaratmış olduğu savaş aynı zamanda milyonlarca insanı yerinden ve yurdundan etti."

diyen Bakırhan devamında,

" Dünyanın üçte biri neredeyse mülteci konumunda yaşıyor. Her gün kendi topraklarını değiştirerek başka diyarlara, daha zor bir yaşama göç etmek durumunda kalıyor. Milyonlarca insan hep kaçış halinde. İzliyorsunuz; sahiller neredeyse her gün 3-5 mültecinin yaşamını yitirdiği soğuk, cansız bedenlerle önümüze geliyor. Sahillere vuran aslında göçmen ve mülteci cenazeleri değil insanlıktır. Mülteciler gittikleri ülkelerde de düşmanca bir muameleye maruz kalıyor. Bunu en yakından siz bilirsiniz. Türkiye’de de mültecilere yaklaşım dünya genelinden çok farklı değil. Bir anda bütün kötülüklerin kaynağı maalesef ülkelerinden göçmek zorunda kalan mülteciler olarak görülüyor."

şeklinde konuştu.

TERÖR DİYORLAR ANCAK ARDINDAN BAŞKA ŞEYLERDE ÇIKIYOR

 Kürtçe'nin bilinmeyen bir dil olarak kalmasının istendiğini belirten Eş Genel Başkan

"Yakın zamanda bir moto-kurye Somali Cumhurbaşkanın oğlu tarafından katledildi. Karşılığında 27 bin lira para cezası verdiler. Bir gram vicdanı olan insana soruyorum: Moto-kurye kardeşimizin öldürülmesinin bedelini 27 bin lira olarak belirleyen bu yargı mı, onun arkasındaki iktidar mı bu ülkeyi seviyor?  Değerli Türkiye halklarının, vicdanına, zihnine bırakıyorum bunu. Sahte yerlilik, çakma millilik yetmiyor, sürekli beka diyorlar. Bir bakıyoruz arkasında bir kadrolaşma çıkıyor. “Terör” diyorlar, perdeyi çekip bakıyoruz arkasından hırsızlık, yoksulluk, çeteler çıkıyor."

dedi. 

HAK YİYEN MİLLİYETÇİLİĞE SARILIYOR!

Devamında Bakırhan,

"Kim çok fazla milliyetçilik yaparsa bilin ki arkasına sakladığı suçlar ve günahlar vardır. Bu ülkede değişmeyen bir kural vardır. Kim alçaklık yapıyorsa, kim vatan hainliği yapıyorsa, kim başkasının hakkını yiyorsa milliyetçiliğe sarılıyor. Bu milliyetçi ve ırkçı dalga ikiyüzlülüktür. Tarihe bakın, hem yakın geçmişe hem de uzak geçmişimize bakın; bu sahte ve ikiyüzlü milliyetçilerin topluma tek bir faydası olmamıştır, bütün ülke çalışmış onlar zimmetine geçirmiştir.  DEM Partinin sömürgecilikk ve emparyalizm rejimine karşı mücadelesi sürecek. Türkiye’nin en temel sorunu Kürt sorunudur ve en çıkar yolu da çözümü dışarıda görmek değildir, Türkiye içerisinde çözmektir. Kaybolan şeyi, kaybolan yerde aramaya devam edeceğiz. "

ifadelerine yer verdi. 

DEVLET AKLI KALAN VARSA ONA SESLENİYORUM

"Yükselen milliyetçi ve ırkçı dalgaya karşı bizi ancak ortak değerlerimiz olan barış ve demokrasi bir arada tutabilir, güçlendirebilir. Bu sebeple herkesi güçlü bir ülke uzlaşısına katkı sunmaya davet ediyoruz. Bizler toplumsal uzlaşıyı güçlendirebilirsek bu milliyetçi ırkçı dalgayı durdurabiliriz. Yine ikinci çağrımız zerre-i miskal kadar bir devlet aklı kalmışsa onadır."

ifadesini kullanan Bakırhan,

" Hem bölgemizde komşu ülkelerde ciddi bir çatışma, gerginlik, savaş ve kaos hali hakimdir. Bundan çıkmanın en iyi yolu Türkiye’de toplumsal barışı sağlamaktır. Asıl güvenlik tehdidi hakkını arayan Kürtler değildir. Asıl güvenlik tehdidinin bu ırkçı ve milliyetçi kesimlerden geldiğini de Türkiye halkları görmelidir. Buna karşı demokratik çözüm ve barış için adım atmak gelecek nesillere olan borcumuzdur. Eğer halen akli selim düşünmeye meyilli bir devlet ve onun kırıntısı kalmışsa şu iyi görülmelidir. İmralı kapıları her aralandığında demokratik çözüm umudu büyümüştür, bu ülke huzura kavuşmuştur. Ülkenin ekonomisi yükseliş trendine geçmiştir. Çözümde yıllarca ısrar eden Sayın Öcalan’a kulak verilmeli ve oturulup konuşulmalıdır. Ülkemizde barışı mayalamak isteyen Sayın Öcalan’ı mı, yoksa kanayan yaramız üzerinde tepinmeye çalışan, tuz döken bu ırkçı milliyetçilerin zihniyetini mi tercih edeceğiz. Tek bir çözüm var, bu da barışı temin edip demokratik adımlar atmaktır."

cümlelerini sarf etti.

AB'YE ALINMADIK AMA AB ÇÖPLÜĞÜNE DÖNÜŞTÜRÜLDÜK

.2024 yılını emekli yılı ilan ediyorlar ama enflasyonkarşısında emekliyi dilim dilim doğruyorlar diyen Başkan Türkiyenin AB'ye alınmadığını ama AB için mülteci çöplüğüne de dönüştürülnmeye çalışıldığının altını çizdi. 


HABER MERKEZİ 

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler